Bahçeli’den ABD’ye “Ülkü Ocakları soruşturması" tepkisi!
Amerika Birleşik Devletleri Temsilciler Meclisi, Ülkü Ocakları’nın “yabancı bir terör örgütü olup olmadığının araştırılmasına” onay verdi. Tasarının yasalaşmasından sonra altı ay içerisinde, Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığı’nın araştırmaya dair raporunu Amerika Birleşik Devletleri Kongresi’ne götürmesi isteniyor. Kararın ardından MHP lideri Bahçeli, konuya ilişkin sert açıklamalarda bulundu.
Milliyetçi Hareket Partisi Devlet Bahçeli, tepki çeken karara ilişkin yaptığı açıklamada, “Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri’nin 51’inci eyaleti ve sömürgesi değildir, iradesi çalınmış ve uydulaşmış bir ülke olarak da görülmesi söz konusu dahi olmayacaktır.” dedi.
MHP liderinden karara sert tepki
Bahçeli’nin açıklamaları şöyle:
“Amerika Birleşik Devletleri-Türkiye ilişkilerinin geçmişi 75 uzun seneye dayanırken, NATO’nun bünyesindeki müttefiklik hukuku da 69 senelik bir geçmişe sahiptir. Fakat iki ülkenin arasındaki köklü münasebetlerin istikrarlı ve dengeli gelişiminden bahsetmek, ilave olarak samimiyet ve tutarlılık içeren yapısını ağza anmak neredeyse imkansızdır. İnişli ve çıkışlı bir görüntü çizen, engebelerle ve engellerle çivilenen Türkiye-ABD diyalogları şimdiye dek dostluğun ruhuna muarız, ittifak ahlakına mugayir, karşılıklı çıkarlarla ve haklarla muhataralı bir sürecin içine sıkışmıştır. Burada ve bundaki başlıca kusur hiç kuşku yoktur ki Amerika Birleşik Devletleri’nin sancılı diplomatik adımlarından ve sakat politik uygulamalarından dolayı olmuştur.
“Ülkemiz, Amerika Birleşik Devletleri’nin 51’inci eyaleti değildir”
Türkiye, stratejik ortaklık aklına ve müttefiklik ahlakına uygun bir şekilde hareket etmesine karşın, Amerika Birleşik Devletleri’nin tutumu ve tavrıyla her zaman problem çıkartan, baskı ve şantaja bel bağlayan, kriz üreten küstah bir anlayışın etrafına yığılmıştır. Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri’nin 51’inci sömürgesi veya eyaleti değildir, iradesi çalınmış ve uydulaşmış bir ülke olarak görülmesi de mümkün olmayacaktır. İttifak ve dostluktan bahsedeceksek, iki devletin egemenlik haklarına, eşitlik temelinde, karşılıklı ve aynı anda saygı gösterilmesi de kaçınılmaz bir zorunluluk halini almıştır. Türkiye müttefikliği güven veren ve dostluğu aranan bir ülkedir.
“Amerika, terör örgütleriyle canciğer kuzu sarması”
Aynı durumu Amerika Birleşik Devletleri için söylemek geldiğimiz bu aşamada mümkün görülmemektedir. ABD’nin politikalarına serpiştirmiş olduğu husumet tortularıyla her seferinde ülkemizi köşeye sıkıştırmaya, siyasi ve ekonomik ablukalarla bezdirmeye çalıştığı ve sabrını zorlamaya çalıştığı görülmektedir. Türkiye Cumhuriyeti tam bağımsız bir ülkedir. Dünyadaki hiçbir güç merkezi bu gerçeği değiştiremeyecektir. Türkiye-Amerika Birleşik Devletleri arasında kurulmuş olan diyaloğun gerilim hattına sevk edilmesi ciddi bir problem olarak karşımızda durmaktadır. Bu açmazın sorumlusu da Joe Biden yönetimidir. Biden yönetimi terör örgütleriyle kanlı ve kahredici bir ittifak çemberi oluşturmuştur. Suriye’nin kuzeyindeki zincirleme rezaletler ve terör örgütlerine verdikleri destek de bunun en açık ispatıdır.”
“Tasarının kabulü ülkemize karşı yapılan düşmanca politikaların bir parçasıdır”
“Terör örgütleriyle düşüp kalkan ABD’nin bu mesnetsiz ve köksüz iftira yığınına tevessül etmesi korkak bir saptırmadır. “Ülkü Ocaklarının terörist bir organizasyon olup olmadığının” araştırılmasına dair tasarının kabulü sadece bir skolastik karar ve skandal değil, aynı şekilde Türkiye’ye karşı takip edilen düşmanca politikaların da parçası niteliğindedir.
MHP’yi asla yıldıramayacaklar ve diz çöktüremeyecekler. ABD ne yaparsa yapsın, Türk milletinin teslim olmayacak kalesi ve çelikten yumruğu, ülkücü hareketi sindiremeyecek ve boyun eğdiremeyecektir.
