Bahçeli: “Vız gelip tırıs gidecek olan, İmamoğlu’dur”

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin haftalık olağan grup toplantısında konuştu. Gündemi değerlendiren Bahçeli’nin sözlerinden öne çıkan satırbaşları şu şekildeydi: “Bayram demek barış, kardeşlik ve kader ortaklığı demektir. Bizleri ayırmaya çalışan, aramıza fitne tohumları saçmaya çalışanlara vereceğimiz en güçlü cevap bayramımızı sevinçle beraber kutlamaktır. Dayanışma ve birlik ruhunu hayatımızın her seviyesine taşıyabildiğimiz vakit hiçbir hain, hedefimize doğru ilerlediğimiz yolda yolumuza taş koyamayacaktır. Milli yüreklerimiz Hakkari’den uzatılan eli Edirne’de tuttukça; Kars’tan verilen selam İzmir’den karşılandıkça hiçbir fitne tohumu yeşeremeyecektir. Milletimiz, tarihi boyunca mazlumlara ses olmuştur. Maneviyatın yerini maddiyat, özgürlüğün yerini esirlik, dürüstlüğün yerini yalan aldığında nasıl toplumun huzuru bozuluyorsa siyasetin olağan akışı da tıkanarak bozulmaktadır.”

“Bizim ilham kaynağımız zübükzadeler değildir”

“Olaylara bin bir türlü hesapla yaklaşanların sözü söz değildir, gözü göz değildir. Yeri geldiğinde alın terini, emeğini ve canını milleti için feda eden nice insan bu milletin geleceğine ışık tutmuştur. Bizim ilham kaynağımız, nefislerini terbiye etmiş yüce gönüllü insanlardır. Zübükzadeler ve kaynakları değildir. Siyasette geleceğini dış mihrakların kararlarına bırakan işbirlikçiler, her şeyi fırsata çevirmeye çalışmaktadır. Bu kafa yapısı, ülkemizin asıl sorunuzdur. Türkiye’nin demokratik ve siyasi varlığına düşman olan yabancı başkentlerden emir alanlar, düştükleri rezaleti fark edemeyecek kadar kör olmuşlardır.”

“Zillet ittifakı birbirine çalım atmayı iyi bilir”

“CHP tarihi birikimiyle, geçmişiyle aziz Atatürk’ün tam bağımsızlık yoluyla tenakuzdadır. Ormanda tilki, dağda çakal kalmadı. Artık hepsi siyasetin sağ ve sol kanadında. CHP’de bunu sık sık görüyoruz. Zilletin diğer paydaşlarında da bu durum var. Daha cumhurbaşkanı adayının kim olacağına bile karar veremediler. Zillet ittifakı partilerinin en iyi bildiği şey ülkeyi yönetmek değil birbirlerine çalım atmaktır. Onlar birbirlerini zorda bırakmayı, minder dışına atmayı meslek edinmişlerdir. CHP’den gelecek de hayır da umut da gelmeyecektir.”



Ekrem İmamoğlu’nun Karadeniz turu hakkında

“İBB Başkanı bayramda Trabzon ve Rize turuna çıktı. Belediyenin bütçesiyle mitingler düzenledi. Bizim anlayamadığımız şey ise bu belediye başkanının hangi şehrimizde siyasi sorumluluk üstlendiğidir. Kendisi nereye gitmekte, hangi gizli gündemlerin peşinde sürüklenmektedir? İmamoğlu, İstanbul’u yüzüstü bırakarak diğer şehirlere gitmiştir. Bu, hangi ahlaka sığar? Kendisine sorulan cumhurbaşkanlığı adaylığı sorusuna karşılık topu millete atmış ve Kılıçdaroğlu ile çatışmaya girmekte sakınca görmemiştir. Şayet İBB Başkanı cumhurbaşkanı adayı olmak istiyorsa herkesin önünde bunu itiraf etsin ki biz de ona göre konuşalım. İstanbul, İstanbul olalı böyle hezimet ve zillet görmedi de yaşamadı da. Asıl vız gelip tırıs gidecek olan İmamoğlu’dur, hala haberi yok. İstanbul adeta kaderiyle baş başa bırakılmış ve ziyan edilmiştir.”

“Seni sıkıntıya düşürenin kim olduğunu biliyoruz”

“Bir diğer yandan Kılıçdaroğlu da bayramı sıkıntılı geçirdiği yönünde mesaj yayınlamış. Sayın Kılıçdaroğlu’nun canını sıkan durumun İBB Başkanı ve Karadeniz turu olduğunu çocuklar bile biliyor. Zillet ittifakı kimi cumhurbaşkanı adayı olarak çıkartırsa çıkartsın o sandıktan volkan gibi fışkıracak olan yine Cumhur İttifakı olacaktır. Sayın Erdoğan bu seçimi de açık ara farkla kazanacaktır. Şunu da tekrar hatırlatmakta fayda vardır: Milletvekili ve cumhurbaşkanı seçimleri Haziran 2023’te yapılacaktır. Bu seçimler hiçbir şekilde erkene alınmayacaktır. Milletimiz, maceraya heves edenlerden değildir. Bu sebeple 2023’te de cumhuriyetimizin 100’üncü yılında da Cumhur İttifakı’nın başarısını kutlayacağız.”

“Huzurumuzu bozmak için bayramda su üstüne çıktılar”

“İç barış ortamımızı bozmak, huzurumuzu kaçırmak için bazı odaklar bayramda su üstüne çıktılar. Ülkemizdeki yabancılar hakkında baskın tepki gösteren, gerçek dışı iddialar ortaya atan, kirli bilgilendirmelerde bulunan her şey özellikle sosyal medya üzerinden servis edildi. Sığınmacı konusu ülkemizin yumuşak karnıdır. Bu konunun önü arkası hesaplanmadan atıldığında her toplumun sinir uçlarını tahrip edecektir. Bu yapılanlar toplumları uçuruma yuvarlayacaktır. Elbette ki ülkemiz yolgeçen hanı da göçmen kampı da değildir. Sosyal dokumuz da demografik özelliklerimiz de korunmalıdır. Bunlara titizlik gösterilmesi şarttır ancak yabancı düşmanlığını teşvik edenlerin tuzakları karşısında uyanık olmak da şarttır. Bizler, şehir sayısı 100’e ulaşmış; nüfusu da 100 milyonu aşmış bir Türkiye hedefliyoruz. Sığınmacı sorunu, ülkemizin uzun seneler boyunca taşıyabileceği bir sorun olmaktan artık çıkmıştır. Ancak bu gerçek, hala misafir halinde olan sığınmacılara savaş açmak anlamına da gelmemektedir.” 



“Suriyeliler bugün misafirse yarın komşumuzdur”

“Suriyeli sığınmacılar bugün ülkemizde misafirse yarın da komşularımız olacaklardır. Ülkemizin düzensiz göçe ve sığınmacı akımına karşı aldığı ve alacağı önlemler milli siyaset planlarıyla gerçekçi boyut kazanmalıdır. Toplumumuzun tansiyonunu yükseltmek, münferit asayişsizlikleri tahkim etmek için pusuda bekleyen zihniyetler de son dönemlerde hızla yaygınlaşmıştır. Bu karanlık olayların içinde Türkiye aleyhine çalışan ajanlar cirit atmaktadır. Bazıları, sığınmacı sayısını 10 milyon olarak dile getiriyor. Hayır, bunlar hep palavra. Devletimizin tuttuğu tüm kayıtlar ortada. Ülkemizde geçici koruma statüsüyle bulunan Suriyelilerin ülkelerine gönderilmesi, şu anda gündemimizin en önemli konusudur. Düzensiz göçe hiçbir şekilde izin verilmemelidir. Suriyeli insanların kendi ülkelerinden kopup buralara gelmelerine sebep olan iç savaş biter bitmez onlar da ülkelerine döneceklerdir.”

Suriye’de ilan edilen genel af hakkında

“Suriye Devlet Başkanı Esad, 30 Nisan günü yaptığı konuşmasında genel af ilan edildiğini duyurdu. Bu, hepimiz için önemli bir gelişmedir. Hükümetin uygulayacağı her politikayı desteklemeye hazırız. Toplamda 490 bin Suriyeli, yerine yerleştirildi. Terörden arındırılan bölgelerde insani yaşam alanları kuruldu ve Suriyelilerin güven içinde yurtlarına kavuşmalarına imkan tanındı. Ülkemizin gelecek günlerinde hiçbir şekilde sığınmacı sorunu olmayacaktır. Yabancı düşmanlığını diline dolayarak siyaset yaptığını zannedenler de Türk milletinin katı duruşundan bihaber olan gafillerdir. Göç hakkında proje hazırlayıp sığınmacılara ve mültecilere karşı takibi yapılacak olan politikaları analiz edebilen tek parti biziz. Düşmanlığa yatırım yapıp gerginlik çıkaranlar da art niyetlidir. Onlar, ülkemizin imajını karalamaya çalışan ve ‘Gitsinler’ demekten başka sözü olmayan acizlerdir.”

“Evimizin önüne gecekondu dikmelerine izin vermeyiz”

“MHP, evinin önüne gecekondu dikmek isteyen siyaset simsarlarına izin vermeyecektir. Türk milliyetçiliği ahlak meziyeti, gönül hareketi, şahadet kervanıdır. Yolumuza çıkan, kervanımızı taşlayan olursa –buradan hepsini uyarıyorum- kara kaplı defterlerin kapandığını düşünmesinler. Her ağır bedel elbet bir gün ödenir.”



Rusya-Ukrayna savaşı hakkında

“Ukrayna ile Rusya arasındaki savaşın 76’ncı günündeyiz. Barışçıl hamlelerin hiçbir şekilde sonuç vermemesi, bekleyişlerin endişe haline bürünmesine sebep olmaktadır. Cepheleşme kavramı batı bloku ile Rusya arasında sertleşmektedir. Karşılıklı alınan yaptırım kararlarının seriye bağlanması, füze ve silahların dilden düşürülmemesi barışı sekteye uğratır. Bizim temennimiz elbette Ukrayna ile Rusya arasındaki krizin derhal son bulması ve barışçıl ortamın hazırlanmasıdır. Türkiye’nin bu süreçte aktif rol oynayacağına ve barışın yeniden tesis edilmesine destek vereceğine inanıyorum. Savaş sebebiyle gıda ve enerji konusu da zorlu sınavlardan geçmektedir. Ülkemizin terörle mücadelesi konusunda kararlılığı sürdürülmektedir. Komuta heyetimiz daima sınır hattındadır. Sınırdaki sıcak gelişmeler anbean takip edilmektedir. Milli güvenliğimizi ve bekamızı korumak sorumluluğumuz, kahraman ordumuz ve personellerimiz tarafından yerine getirilmektedir.”

“Bakanımıza ismiyle hitap etmek, devleti çiğnemektir”

“Terörle mücadele etmek konusunda en önemli mevkilerden biri de İçişleri Bakanlığıdır. Bakanlık önünde bugüne kadar eylem yapmak da olay çıkarmak da yalnızca teröristlerin amacı olmuştur. Geçtiğimiz günlerde de marjinalleşmiş bazı siyasetçiler öfkesine hakim olamayarak Süleyman Soylu’yu hedef alarak bakanlığın önüne gitmiş ve milletimizin tepkisini çekmiştir. Bakanımızı da hükümetimizi de tehdit etmek, alçalma ve utanç halidir. İçişleri Bakanlığı’nın önüne gelen herkes ülkemizin yolunu kesmeye çalışmaktadır. Bu kişiler zavallıdır. TSK’nın şerefli asker ve komutanlarına, Milli Savunma Bakanımıza ve İçişleri Bakanımıza karşı saldırıya geçenler karşısında MHP’yi bulacaktır. İçişleri Bakanımıza saldırmak su katılmamış dengesizlik ve edepsizliktir. Sayın Bakan’a ismiyle hitap etmek de devletimizi ayaklar altına almak demektir. Terörle mücadeleyi kendilerine ödev edinmiş devlet adamlarımıza dil uzatanları şiddetle kınıyorum. Bu meydan boş değildir. Kuru gürültüye hiçbir şekilde pabuç bırakılmayacaktır.”