Bahçeli'den Kılıçdaroğlu'na "sözde" tepkisi!

"Sözde Cumhurbaşkanı" diyerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ve millî iradeye hakaret eden CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na, MHP lideri Devlet Bahçeli'den çok sert tepki geldi. 

SİYASET 11.01.2021, 15:33 12.01.2021, 09:22
Bahçeli'den Kılıçdaroğlu'na "sözde" tepkisi!

Yazılı açıklama yapan Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ibretlik olayları, ihanet içindeki kesim ya da kişileri görmezden gelmenin mümkün olmadığını belirterek, artık mızrağın çuvala sığmadığının altını çizdi.

Türkiye'ye, terörün alçak eylemleri karşısında boyun eğmeyi dayatan, esas manasından koparılan özgürlük ve demokrasi ezberleri karşısında Türkiye'nin ödün vermesini isteyen habis çevrelerin seneledir faal olduğunu kaydeden MHP lideri Devlet Bahçeli, soysuzlaşmış ve yozlaşmış demokrasi arzusu içinde olanların, 6 Ocak 2021 tarihinde ABD Kongresi'ne yönelik boynuzlu baskından esinlendiklerini ifade etti.

Orta Doğu'da sıradanlaşan vahşet ve dehşet ortamının Türkiye'ye sıçraması amacıyla kesintisiz provokasyon düzenleyenlerin hüviyetlerinin belli olduğunu, bellerinin kırılmasının ise an meselesi olduğunu dile getiren Devlet Bahçeli, Aralık 2010'da Tunus’tan çıkan Arap Baharı'nın nihai geleceği ve neticeye bağlanacağı esas hedefin Türkiye olduğunu, nitekim son 10 senede Türkiye ve Türk milletinin sistemli, planlı ve sonuç odaklı çok sayıda darbe ve işgal girişimine, kalkışmaya, hain teşebbüslere açıkça maruz kaldığını, Haziran 2013'teki Gezi Parkı şiddetinin, 2014 senesindeki 6-8 Ekim olaylarının, 2015'in ikinci yarısında başlatılan hendek terörünün, 15 Temmuz 2016 tarihinde yaşanan FETÖ işgal denemesinin Türkiye'nin mahvı amacıyla kurgulanan dış ve iç düşman saldırıları olduğunu kaydetti.

6-8 Ekim (Kobani) olayları

Terör örgütlerinin, sahiplerinden aldıkları emirlerle Türkiye Cumhuriyeti devletinin yıkımı koalisyonunda buluştuklarının altını çizen MHP lideri Bahçeli, FETÖ, PKK, DEAŞ, DHKP-C, THKP-C ve MLKP'nin aynı emelleri taşıyan ve aynı kaynaktan beslenen, aynı yöntemlerle oluşumu sağlanmış kanlı terör örgütleri olduğunu ve Türkiye'ye ve Türk milletine musallat edildiklerine dikkat çekerek şunları söyledi:

"Bu terör örgütlerinin siyasi ayakları zillet ittifakı çatısı altına yuvalanmıştır. 6-8 Ekim (Kobani) olaylarının hukuki içeriği dikkatlice incelendiğinde, Türkiye'ye nasıl şiddetli ve feci bir tuzağın kurulduğu net görülecektir. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili hazırladığı ve Ankara 22. ACM (Ağır Ceza Mahkemesi) tarafından kabul edilen kapsamlı iddianame, terörizmle ve bölücülükle hesaplaşmak için tarihî bir fırsattır.

14 Nisan 2009 tarihinde gerçekleştirilen KCK operasyonları sonucu tutuklananların 30 Mart 2014 tarihindeki Mahalli İdareler Seçimi'nde kuşkulu biçimde tahliye edilmeleri ve bunları tahliye edilenlerin 6-8 Ekim (Kobani) olaylarının sevk ve idare merkezinde konuşlanmaları tesadüf değil, FETÖ-PKK iş birliği üretimi bir ortaklaşa kumpastır."

"Gülen neyse Demirtaş odur"

Silahlı terör örgütü PKK/KCK'nın önce özerklik-özyönetim, daha sonra sözde Kürdistan'ı kurma amacıyla 37 insanın katledilmesine neden olan ve 32 şehirde yaşanan terör ve şiddet eylemlerinin kesinlikle şerefsiz bir başkaldırı olduğunun altını çizen Devlet Bahçeli, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının Kobani (6-8 Ekim) olayları ile ilgili 108 kişi hakkında 30 ayrı suçtan dava açtığını, bu kişilerden en azılısının ise CHP ve İYİ Parti'nin desteklediği ve büyük sempati duyduğu terörist Selahattin Demirtaş olduğunu, Selahattin Demirtaş'ın teröristbaşı Fetullah Gülen neyse o olduğunu, Kobani olayları ile 15 Temmuz işgal girişiminin, Gezi Parkı olaylarıyla hendek terörünün istikametinin aynı olduğunu vurguladı.

"Sözde Cumhurbaşkanı"

Joe Biden'a ve ABD seçim sonuçlarına büyük saygı gösteren ama Türkiye Cumhuriyeti devletinin seçilmiş Cumhurbaşkanı'na "sözde Cumhurbaşkanı" diyen Kemal Kılıçdaroğlu'nun millî iradeye ve hukuka savaş açmasının Kılıçdaroğlu'nu bekleyen makus sondan kurtaramayacağını kaydeden Bahçeli, sözlerini şu şekilde tamamladı:

"Sayın Cumhurbaşkanı'na 'sözde cumhurbaşkanı' demek, aziz Türk milletine, millî egemenlik ilkelerine, demokrasi kültürüne hakarettir, hürmetsizliktir, hıyanettir. Türkiye düşmanlarının ve zalimlerin yeminli sözcülüğünü yapan Kemal Kılıçdaroğlu, PKK'ya, FETÖ'ye, DHKP-C'ye ve MLKP'ye tutunmaktan, bu alçak terör örgütleriyle yol yürümekten bir an önce vazgeçmeli, teröristlerle derhal bağını kesmelidir. Aksi takdirde terör ve suç örgütleriyle iltisak ve irtibatı, kendisinin siyasi sonunu hızlıca hazırlayacak, Türk milleti bu namertliği kesinlikle affetmeyecektir.

İYİ Parti Başkanı (Meral Akşener) da heyecanla rezerve ettiği 'terörist Demirtaş'la kahvaltı programını' sonlandırıp masa edebiyatına son vermeli ve eve dönüş yolunda kendini rahatlatmalıdır.

Ne idüğü belirsiz olan güçlendirilmiş iyileştirilmiş parlamenter sisteme geçmek için 'masa kurulsun' diyen bu kişi bilmelidir ki, ikiyüzlü olan ve çift taraflı davranan bizatihi kendisidir. Çok şükür şafak sökmüş, bölücü terör örgütünün sonu da görünmüştür."

Yorumlar (0)