Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslendi: Seçim kararı al

Açıklamalarına Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya ile vardığı mutabakata değinerek başlayan Akşener, “Finlandiya ve İsveç henüz hiçbir somut eylemde bulunmamışken atılan bu imza, ne yazık ki Türkiye’nin çıkarlarından çok uzak bir taviz niteliği taşımaktadır. Mutabakat kapsamında Finlandiya ve İsveç NATO’ya dâhil olduktan sonra üçlü mekanizmanın çalışacağı belirtiliyor. Kendileri için aldatılmak normal bir durum olsa da milletimiz için bu kabul edilebilir bir şey değildir” ifadelerini kullandı. 

“Yüksek sesle atılan nutuklar, anlaşma masasındaki tavizlerle son buldu”

Mutabakat kapsamında PYD/YPG’ye yönelik mali desteklerin anlaşma dışında tutulduğunu vurgulayan Akşener, “Yüksek sesle atılan nutuklar, bir kez daha anlaşma masasında verilen tavizlerle son buldu. İYİ Parti olarak bu gelişmeleri yakından izlemeyi sürdüreceğiz. Sayın Erdoğan ve Sayın Biden arasındaki görüşmeyi de dikkatli şekilde takip ediyoruz” şeklinde konuştu. 

Ekonomik sorunlara vurgu yaptı

Türkiye’nin güncel ekonomik koşullarının içler acısı olduğunu vurgulayan Akşener, “Sayın Erdoğan, ısrarla bildiğini okumaya ve Türkiye’deki ekonomik krizi daha da içinden çıkılmaz bir hale getirmeye devam ediyor. Bugün TÜİK verilerine baktığımızda enflasyon yüzde 73,5 seviyesinde. Dolar kuru neredeyse 17 liraya geldi. Dünyanın hiçbir yerinde enflasyonu 70 puan sapan bir ülke göremezsiniz. Kur oranı yüzde 100 sapan kaç ülke vardır? Ortada büyük bir rezalet var. Bu da ‘Bay Kriz’e nasip oldu” ifadelerini kullandı. 

“İktidar, kendisi hariç her şeyi değiştirmeye çalışıyor”

“Sayın Erdoğan’ın hatalarının bedeli bir kez daha milletimize kesilecek” diyerek sözlerine devam eden Akşener, “İnsanlarımız artık yalnızca hayatta kalabilmek için yaşar hale geldi. Türk milleti, bugün enflasyonla boğuşmaktadır. Ekonomik kriz o kadar ağır bir hal aldı ki, hükümet için artık vatandaşların cebine el uzatmak da yeterli olmuyor. BDDK’nın ticari kredilere yönelik kısıtlamasını hepimiz takip ettik. İktidar, kendisi hariç her şeyi değiştirmeye çalışıyor. Bakanları, yetkilileri değiştirdiler olmadı, şimdi de piyasa koşulları ile oynuyorlar” şeklinde konuştu. 

“Sermaye kontrolüne doğru hızlı bir şekilde gidiyoruz”

Bu kararın büyük bir ambargo niteliği taşıdığını kaydeden Akşener, “Bu karar tam anlamıyla bir sermaye kontrolüdür. 1989 yılından beri var olan sermayenin serbest dolaşımı büyük oranda kısıtlanmıştır. Büyük bir ambargo ile karşı karşıyayız. Ne yazık ki bu karar iktidardan çıktı. Herkes ibret almalı. Sermaye kontrolüne doğru hızlı bir şekilde gidiyoruz. Halkına kumpas kuran, yatırımcısının güvenini kaybeden bu ekonomik sistemin ülkemize verebileceği hiçbir şeyi yoktur” dedi. 

“Sarayın şatafatlı hayatı belli ki seni kör etmiş”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik eleştirilerini sürdüren Akşener, “Sarayın şatafatlı hayatı belli ki seni kör etmiş. Bu halk seni oraya getirdi. Bunu unutuyorsun. Senin vatandaşlarımıza, ‘Dövizlerini bozdurmayana kredi vermem’ deme hakkın yok. Merkez Bankası kimsenin babasının çiftliği değildir. O kurum da milletin kurumudur. Kimse Türk milletine parmak sallayamaz. Döviz ihtiyacın varsa o 500 milyon dolar değerindeki lüks uçağını sat. Bir kerelik bu millet değil, sen tasarruf et. Bu halka dövizini satması yönünde baskı yapılıyor. O satılan dövizler kimin cebine gidiyor? Tabi ki yandaşların” ifadelerini kullandı. 

“Ekonomiyi işin uzmanlarına bırak”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenerek seçim çağrısı yapan Meral Akşener, “Eğer döviz ihtiyacın varsa Bakan Nebati ile birlikte adeta Edi ve Büdü gibi yönettiğiniz ekonomiyi işin uzmanlarına bırak. Merkez Bankası’nın bağımsızlığına izin ver. Ekonomiye karışma. Ama sen hiçbirini yapmazsın. O yüzden hemen seçim kararı al. Biz sana faizin nasıl düşeceğini, kurun nasıl ineceğini, enflasyonun nasıl rayına oturtulacağını gösterelim. Sana 1 yılda bunları ispatlarız” şeklinde konuştu. 

Şekere uygulanan yüzde 67’lik zamma tepki

Şekere gelen yüzde 67’lik zamma da tepki gösteren Akşener, “Geçen ay da bildiğiniz gibi çaya yüzde 47 oranında zam yapılmıştı. Şimdi de şekere yüzde 67’lik zam geldi. Şekerli çay içmek bu ülkede lüks oldu. Sarayda beyaz çay içiyorlar gerçi. Biz artık siyah çaya da hasret kaldık. Kısa süre önce ‘Şekerde pahalı bir fiyat uygulaması yok’ diyenler vardı. Dedikleri 3 gün tutmuyor, değişiyor. Şeker fabrikalarını satarsanız, işte sonucu budur. Biz 4 sene önce, ‘Şeker vatandır, bu fabrikaları satmayın’ diye çok dil dökmüştük. Bugün ülkemizin geldiği durum ortadadır” ifadelerini kullandı. 

“Bu düzen, haram düzenidir”

Erzincan’da yaşanan siyanür faciasına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Akşener, “Sayın Erdoğan ve onun hükümetinin beceriksiz yönetimi sebebiyle bir facia ile daha karşılaştık. Erzincan’da ortaya çıkan siyanür sızıntısı hepimizde şok etkisi yarattı. Bağımsız kurumlar tarafından bu konu üzerine yapılan araştırmaları dikkatle takip ediyoruz. Geçen sene bizim bir ekibimiz de burayı incelemişti. Hatta milletvekilimiz bir soru önergesi verdi ancak bizim uyarılarımızı ciddiye bile almadılar. Nasıl olur da Fırat Nehri’nin hemen yanında siyanürle altın faaliyetlerine izin verilir? Rant iktidarının bir faciasına daha şahit olduk. Bu iktidar, bir sömürge valiliği iktidarıdır. Bu düzen, haram düzenidir” şeklinde konuştu.