Adnan Menderes ve arkadaşları, 60’ıncı ölüm yıl dönümlerinde anılıyor 

Türk demokrasi tarihinin kapanmayacak yarası 1961 idamlarında vefat eden Başbakan Adnan Menderes ve arkadaşları, hüzün içinde yad ediliyor. 

SİYASET 17.09.2021, 11:50 17.09.2021, 12:15
Adnan Menderes ve arkadaşları, 60’ıncı ölüm yıl dönümlerinde anılıyor 

Cumhuriyet tarihinin ilk askeri darbesi olan 27 Mayıs darbesinin ardından uzun süren yargılamalar sonrasında 17 Eylül 1961 tarihinde Başbakan Adnan Menderes, Maliye Bakanı Hasan Polatkan ve Dışişleri Bakanı Fatih Rüştü Zorlu’nun idamı, tarih sayfalarına asla silinmeyecek bir kara leke olarak kazındı. 

1950 seçimlerinde yüzde 52,7 oy alarak iktidara gelen ve 10 sene boyunca başbakanlık yapan Menderes’in ve çalışma arkadaşlarının idamı, 60’ıncı yıl dönümünde acıyla yad edildi. 



“Büyük değişimlerin altına imzasını attı” 

Aydın’da, varlıklı bir çiftçinin oğlu olarak 1899 senesinde dünyaya gelen Adnan Menderes, İzmir İttihat ve Terakki Mektebi’ni bitirmiş, ardından da İzmir Amerikan Koleji’ne devam etmişti. Menderes, 1931’de CHP Aydın milletvekili seçildikten sonra Ankara Hukuk Fakültesi’ne girmiş ve 1935 senesinde buradan mezun olmuştu.  

Menderes, “Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu” ile ilgili görüşmeler sırasında İsmet İnönü ile görüş ayrılığına düştüğü için parti içi muhalefete sebep olması bahanesi ile 1945 senesinde partiden ihraç edildi. Beraber ihraç edilen arkadaşları Refik Koraltan, Fuad Köprülü ve Celal Bayar’ı da yanına alan Menderes, 7 Aralık 1945 tarihinde Demokrat Parti’yi (DP) kurdu. DP, 14 Mayıs 1950 seçimlerinde büyük bir başarıya imza atarak yüzde 52,7 oy aldı ve 420 milletvekili ile hükümet koltuğuna oturdu. 



Türkçe okunan ezanı Arapçaya çevirtti 

10 senelik başbakanlık döneminde Menderes, pek çok yeniliğe imzasını attı. Türk iç ve dış politikasında büyük değişimlere ön ayak olan Başbakan döneminde Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve İlk Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk’ün fotoğrafları kağıt paralar üzerine tekrar basıldı. Bir süredir Türkçe olarak okunan ezan, tekrar Arapça okunmaya başlandı. 1951 senesinde Kore’ye asker gönderildi ve 1952 senesinde de Türkiye, NATO’ya tam üyelik ile girdi. 

Serbest piyasa ekonomisine geçişi hızlandıran DP, yabancılara, ülkede petrol arama ve çıkarma izni verdi. Yabancı sermayeyi teşvik yasası çıkartıldı ve alınan krediler özellikle tarımda kullanıldı. 

ABD Dışişleri Bakanı Marshall tarafından 1947 senesinde hayata geçirilen ve II. Dünya Savaşı’ndan çıkan Avrupa ekonomilerinin tarım ve sanayi ile tekrar canlandırılmasını amaçlayan Marshall Planı ile ülkedeki yeni sanayi tesisleri kuruldu ve gayri safi milli hasıla, senede ortalama yüzde 9 büyüdü. 



İkinci seçimlerden de galip ayrıldı 

Menderes’in başkanlığını hiçbir zaman bırakmadığı DP, 2 Mayıs 1954 tarihinde yapılan seçimlerde de oyların yüzde 57,6’sını alarak büyük bir zafer elde etti ve hükümet koltuğunda oturmaya devam etti. 

Adnan Menderes başkanlığındaki Türkiye Cumhuriyeti, faaliyetlerine ve gelişmeye devam ederken Türkiye demokrasisine ilk darbe, 27 Mayıs 1960 tarihinde sabaha karşı 04.00 sularında vuruldu. Kurmay Albay Alparslan Türkeş, radyoda 04.00-04.30 arasında yayın yaptırarak Türk Silahlı Kuvvetleri olarak ülkenin yönetimine el koyduklarını ilan etti ve gerçekleştirilen askeri darbenin sebeplerini de bir radyo bildirisi ile halka duyurdu. 



Menderes ve DP üyeleri Yassıada’da hapsedildi 

O sırada Kütahya’da bulunan Adnan Menderes, 27 Mayıs 1960 sabahında Albay Muhsin Batur tarafından gözaltına alınarak önce Ankara’ya götürüldü. Ardından, burada tutuklanan diğer DP üyeleri ile birlikte Yassıada’ya sevk edildi ve burada hapsedildi. 

Darbeci subaylar, Cemal Gürsel başkanlığında kurulan Milli Birlik Komitesi ve Kurucu Meclis ile beraber ülke yönetimine el koydu. Menderes ve tutuklu DP üyelerinin aylarca süren yargılama davaları Yassıada’da kurulan Yüksek Adalet Divanı tarafından görülmeye başlandı. 



İdamına karar verilen 14 kişiden 11’i affedildi 

27 Mayıs darbesini yapan cuntacıların özel olarak kurdukları Yüksek Adalet Divanı isimli mahkemede Menderes, 13 dosyadan yargılandı. “Bebek Davası” isimli dava dışında hepsinde suçlu bulunan Menderes ve beraberindeki 13 DP üyesinin, 9 ay 27 gün süren yargılama süreci sonunda idamına karar verildi. Yargılanan 31 kişinin de ömür boyu hapsi kararlaştırıldı. Geride kalan 418 sanık hakkında da 6 ay ile 20 sene arasında hapis cezaları veya beraat kararları verildi.  

Cemal Gürsel başkanlığındaki Milli Birlik Komitesi, Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu, Celal Bayar ve Hasan Polatkan dışındaki herkesin idam cezasını affetti. Celal Bayar’ın idam cezası ise, yaş haddi sebebiyle ömür boyu hapse çevrildi. Hasan Polatkan ve Fatih Rüştü Zorlu, 16 Eylül 1961 tarihinde, sabaha karşı idam edildi. 



“Devletim ve milletime ebedi saadetler dilerim” 

Adnan Menderes ise 16 Eylül 1961 günü doktor heyeti tarafından muayene edildi. “Sağlam” raporunun alınmasının ardından ise İmralı Adası’na sevki başladı. Komutan odasına alınan Menderes’in idam kararı, yüzüne karşı okundu. O dönemde tarihe tanıklık eden kişiler, Menderes’in, idam kararının okunmasının ardından yalnızca “Allah, milletimize zeval vermesin.” dediğini belirtir. 

17 Eylül 1961 günü öğleden sonra idamı yapılması kararlaştırılan Menderes, idam sehpasına gitmeden önce birkaç dakika boyunca din görevlisi ile görüştü. Ardından beyaz önlüğünü giyerek sehpaya çıktı. Menderes'in buradaki son sözleri ise, “Hayata veda etmek üzere olduğum şu anda devletim ve milletime ebedi saadetler dilerim. Bu anda karımı ve çocuklarımı şefkatle anıyorum.” demekle yetindi. 

Menderes, 17 Eylül 1961’de saat 13.21’de İmralı Adası’nda idam edildi. Türkiye Büyük Millet Meclisi ise 1990 senesinde çıkardığı bir yasa ile Hasan Polatkan, Fatih Rüştü Zorlu ve Adnan Menderes’e itibarlarını iade etti. 











Yorumlar (0)