Iğdır gezi rehberi: Tarihi, kültürel ve doğal güzellikleriyle Iğdır...

Dünyanın üç ülkeye sınırı bulunan tek kenti olan Iğdır, yüzlerce senede birçok medeniyetin tarihi izleriyle yoğrulmuş değerli şehirlerimizden bir tanesi. Bu yazımızda Iğdır’ın ilçelerinden başlayıp bu şehri tanıyoruz ve gezi rehberini sizlerle buluşturuyoruz.

SEYAHAT 04.10.2022, 00:24 05.10.2022, 08:28
Iğdır gezi rehberi: Tarihi, kültürel ve doğal güzellikleriyle Iğdır...

Türkiye’nin en doğusunda yer alan Doğu Anadolu’nun ufak ve tatlı şehri Iğdır’ın toplamda 4 tane ilçesi bulunur. Ermenistan ile sınırda yer alması sebebiyle de her sene burası yurt içi ve yurt dışından birçok ziyaretçi almaktadır. İlçe sayısının az olması ve küçük bir şehir olmasından dolayı gezmek de bir hayli kolaydır. Şehir olarak küçük olmasına karşın Iğdır’ın her ilçesinde birbirinden farklı güzellikler yer almaktadır ve buralar doğal ve tarihi yapıları açısından gezip görmeye değerdir.

Iğdır'da oluşan sis tabakası görsel şölen oluşturuyor

Iğdır’ın ilçeleri

Aralık ilçesi

Iğdır’ın merkezine 45 kilometre mesafede yer alan Aralık ilçesine kolay bir şekilde ulaşım sağlamak mümkündür ve burada yer alan köyleri gezip şehrin yöresel yemeklerini tatmak da bir hayli güzeldir. Aralık ilçesi kültür-sanatın tiyatro ve sinema gibi etkinlikleri açısından çok zengin olmasa da kutlamalar ve törenler burada sıklıkla gerçekleştirilmektedir.

Iğdır’ın Aralık ilçesine toplu taşıma veya şahsi araçlarınızla kolayca ulaşabilmeniz mümkündür. Aralık daha çok yeşillik ve dağlık alanlardan oluşmaktadır ve ülkemizin Ermenistan’a açılan sınır kapısı da bu ilçede yer alır. Bu yüzden ticari olarak da önemi yüksek bir şehirdir.

Güncel nüfusu 2021 yılı verilerine göre 21 binin üzerindedir. İlçe zamanla farklı kentlere bağlanmıştır ve son olarak ise Iğdır’da kalmıştır. Aralık ilçesi tarihi açıdan da zengin bir geçmişe sahiptir.

Tuzluca ilçesine bağlı 2 bin rakıma sahip Yaylacık köyü yakınlarında kışın karla kaplanan menderesler, ilkbahar mevsiminde eriyerek doğanın canlılığını ve mevsim dönümünün güzelliğini gözler önüne seriyor

Merkez ilçesi

Iğdır’ın Merkez ilçesi, kentin ortasında yer alır ve buraya ulaşım oldukça rahattır. Nüfus açısından bakılacak olursa en yoğun nüfusa sahip yerdir burası aynı zamanda. Bununla beraber birçok işletme, konaklama ve eğlence mekanı da merkez ilçede yer alır. Merkez ilçenin en büyük turistik özelliğiyse Ağrı Dağı’na sahip olmasıdır. Burada Ağrı Dağı’nın adı Ağrı şehriyle ilişkilendirilse de aslında Ağrı Dağı büyük oranda Iğdır sınırları içerisinde yer alır. Bunun da ötesinde birçok orman ve yaylaya sahiptir ve bu yönüyle turistik bir ilçedir. Tarihi olarak da yararlanılabilecek birçok anıt mezarlık ve müze burada yer alır. Iğdır’a geldiğiniz zaman muhakkak Merkez ilçeyi gezmeyi ihmal etmeyin.

Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesinde yer alan Doğubayazıt Sazlığı, toplamda 141 yerli ve göçmen kuş türüne ev sahipliği yapıyor

Karakoyunlu

Yaylalarıyla ünlü Iğdır’ın Karakoyunlu ilçesinde birçok dağ ve yayla yer alır. Iğdır ziyaretinizde Merkez ilçesinin ardından muhakkak görmeniz gereken ilk yer Karakoyunlu ilçesidir. Adını Karakoyunlular Devleti’nden alan ve günümüze dek bu devletten kalan kalıntıların iyi bir şekilde korunduğu Iğdır Karakoyunlu, tarihi turizm açısından önemli bir ilçedir.

Karakoyunlu tarihi ve kültürel açıdan büyük bir öneme sahip olmasının yanında Ermenistan ile de sınır kapısı olan bir ilçedir. Şehir merkezine 15 km uzaklıkta yer alır. Merkeze yakın bir konumda olduğundan hem doğayla iç içe olmak isteyen kişiler için hem de şehrin içinde olmak isteyenler için ideal bir konumdadır.

Tuzluca

Meşhur tuz mağaralarının bulunduğu Tuzluca solunum yolu rahatsızlığı olan kişiler için şifa kaynağı olarak değerlendirilebilecek birçok lokasyon yer alır. Doğal oluşumları ve mağaralarıyla dikkatleri üzerine çeken Tuzluca, Iğdır’da mutlaka görülmesi gereken ender alanlardan biridir. Tuzluca’da turistik ve tarihi birçok bölge yer alır. Buradaki yaylalar yazın özellikle dikkat çekmektedir ve burada çeşitli şenlikler düzenlenmektedir. Tuzluca Ermeni saldırıları ve Rus işgali gibi tarihi dönemlere şahitlik yaptığı için de burada birçok tarihi yapı yer alır.

Iğdır'ın Tuzluca ilçesinde bulunan Iğdır Aras Kuş Araştırma Merkezi'nde dünyanın farklı yerlerinden gönüllü akademisyenler ağırlandı ve 16 yıl içinde toplamda 160 binin üzerinde kuş halkalandı.

Iğdır’da gezilecek yerler

Tuzluca Tuz Mağaraları

Tuz mağaraları Iğdır’ın Tuzluca ilçesinde yer almaktadır ve 55 dönümlük arazi üzerindedir. Ülkemizin yaklaşık 1 asırlık tuz ihtiyacını karşılayacak kapasitede olan bu tünellerdeki havanın birçok solunum yolu hastalığını iyileştirdiği düşünülmektedir.

Mağarada odalara benzeyen birçok galeri yer alır. Bu galerilerin görünümleri ürkütücü olsa dahi göz kamaştırıcı bir güzelliği vardır. Tuzluca Tuz Mağaralar’'nda yer alan kaya tuzundan tabakaların yaklaşık olarak 24-37 milyon yıl önce oluşan çökel tabakalardan meydana geldiği bilinmektedir. Hititler döneminden günümüze dek kullanılan bu mağaralarda günlük 60 ton tuz üretimi yapılmaktadır.

Tuzluca ilçesinde yer alan Tuz Terapi Merkezi ziyaretçiler tarafından büyük bir ilgi çekiyor. Merkezi 1 yıl içinde 100 bini aşkın kişi ziyaret etti.

Tarihi Babek Mağarası

Iğdır merkezine 10 kilometre uzaklıkta bulunan Tarihi Babek Mağarası, iki odalı olup turizm açısından bakıldığında önemli bir potansiyel barındırmaktadır. Mağaranın hikayesi ise şöyledir: Odlar Yurdu adıyla tanınan bu alanda ilk defa kültür savaşlarını başlatan Babek 9. Yüzyılda İslam dini altında Arap kültürünü Türklere empoze etmeye çalışan kişilere karşı bir savaş başlatmıştır. Tam 22 yıl boyunca pek çok kez başarı elde eden ve ardından Abbasilere yenik düşen Babek, bir dönem sonra ise Aras Nehri’ni geçmesinin ardından Ağrı Dağı’nın eteklerindeki bir mağarada yaşamını sürdürmeye devam etmiştir.

Şahmeran Tepesi ve Mağarası

Iğdır merkezine 5 kilometre uzaklıkta bulunan Melekli ilçesindeki Şahmeran Tepesi ve Mağarası, anlatılara göre farklı masallar ve hikayelerle bilinmektedir. Halk tarafından anlatılan en dikkat çekici öyküye göreyse, sonu olmayan devasa mağarada yılanların en ihtişamlısı olan Kral Şahmeran, yöredeki bir insana aşık olmuştur. Aşkına karşılık alan Şahmeran, aşık olduğu kişiyle mağarada yaşamını sürdürmüştür. Hikayenin sonunda ne olduğu tam olarak bilinmese de uzunca bir zaman sonra burada yontma taş devrinden kalma birçok eşya bulunmuştur. Öyle ki burada yaşamını sürdüren insanların evlerinde bile bu kalıntıların izleri yer almaktadır.

Tuzluca Mesire Yerleri

Görüldüğünde Doğu Karadeniz’in yaylalarından eksiği olmayan Tuzluca Mesire Yerleri’yle içinde yer alan doğal güzellikleri, yabani hayvan türleri, su kaynakları, farklı bitki türleri, tarihi kalıntıları ve işlenmiş taş parçalarıyla farklı bir gezi deneyimi vermektedir. Burası hem kamp kurmak için hem de piknik yapmak için ideal yerlerden biridir.

Iğdır'ın Tuzluca ilçesinin yükseklerinde yer alan Üçkaya Vadisi, bitki örtüsü ile Karadeniz'i anımsatıyor.

Bulakbaşı Karasu Mesire Alanları

Şehirde yaşayan vatandaşlar tarafından Ahur Mazda veya Karasu Çayı olarak bahşettiği ve kutsal su manasına gelen isimlerle adlandırılan Bulakbaşı, Iğdır’ın Taşburun Köyü sınırlarında yer almaktadır. Çayın etrafında çok güzel bir manzara bulunmaktadır ve burada ABD dışında ilk defa burada görülen zengin kuş ve balık çeşitlerinin yanında su kaplumbağaları ve su maymunu ziyaretçileri kendisine hayran bırakmaktadır. Bununla beraber tatlı su balığı avlama olanağı da burada söz konusudur.

Iğdır, nadir görülen türleri de coğrafyasında barındıran bir şehir. Son olarak soyu tehlike altında olan saz kedisi, Iğdır'daki Karasu ve Bulakbaşı sazlıklarında görüntülendi

Aras Nehri

Iğdır’a yakın ve bir kısmı da Erzurum il s ınırları içinde yer alan Aras Nehri, şehre gidenler için güzel bir gezi yeridir. Nehrin Erzurum Kars platosunun güneyinde yer alan çöküntü alanlarından akan Ermenistan sınırına dek ulaştığı bilinir. Aras, Kafkasların en büyük nehirlerinden biridir ve 1072 km uzunluğunda olup, 548 kilometrelik alanı ülkemiz sınırları içinde yer almaktadır. Buraya hafta sonlarında gelebilir ve gezi ile konaklama imkanı elde edebilirsiniz.

Balık Gölü

Ağrı’nın Tuzluca ve Doğabeyazıt sınırlarının kavuştuğğu yerde bulunan ülkemizin doğal güzelliklerinden olan Balık Gölü, ülkemizin en yüksek gölüdür. Burada Ağrı Dağı’nın etkileyici manzarası altında renkli çiçeklerle muhteşem bir gün geçirebilir ve seyrine doyumsuz bir günbatımına şahitlik edebilirsiniz.

Ağrı Dağı

Ülkemizin en yüksek dağı Ağrı Dağı’nın bir kısmı Iğdır il sınırları içerisinde yer alır. Volkanik bir oluşum olan dağ, özellikle sporcular ve spor tutkunları tarafından sıklıkla ziyaret edilmektedir. Kış sporlarına elverişli yapısıyla doğa yürüyüş alanlarıyla, yamaç paraşütü, doğa sporları, motorkros, dağ bisikleti, kuş gözetleme, dağ rallisi, foto safari ve botanik olmak üzere birçok yönden insanı kendine çeker. Gerek Avrupa’nın gerekse ülkemizin en yüksek dağı olan Ağrı Dağı, insanlık tarihindeki yeri ve doğal güzellikleriyle çok önemli bir turizm potansiyelini bünyesinde barındırır.

Ağrı dağı 40 kilometre çapında ve 5137 metre yüksekliğindedir. 4 bin metre üzerindeki yükseklikler ise yılın büyük bir bölümünde karla kaplıdır. Ağrı Dağı, bakanlık tarafından 2004 yılında Milli Park olarak ilan edilmiştir. Marco Polo’nun yazılarında burası için hiçbir zaman çıkılamayacak bir dağ nitelemesi yapılmıştır. Buraya ilk tırmanış ise 9 Ekim 1829 tarihinde gerçekleştirilmiştir.

Ağrı Dağı'nın kuzey yamacında yer alan Cehennem Vadisi'nden bir görünüş...

Pamuk Dağı

Ağrı Dağı’nın ardından kentteki en popüler doğal oluşum olan Pamuk Dağı, kışın karla kaplı geçidiyle büyüleyici bir güzelliğe sahiptir. Mevsim şartları el verdikçe Pamuk Dağı Geçidi, şehirdeki ulaşımın yüksek olduğu lokasyonlardan bir tanesidir. Burada dağ yürüyüşü, tırmanış, foto safari gibi aktiviteler için elverişli bir ortam da vardır.

Gökçeli Şehit Ağacı

Iğdır’ın Karakoyunlu ilçesinde yer alan Gökçeli Köyü’ndeki tarihi ağaç, bir Azerbaycan vatandaşı kardeşimizin (Türk subayı için kendisini feda etmiştir) hatırası adına Türk subayı tarafından diktirilmiştir. Öyle ki ağaç halk tarafından kutsal görüldüğünden bu ağaç çok büyük bir özenle korunmaktadır.

Meteor Çukuru

1892 yılında düşen göktaşı neticesinde oluşan Meteor Çukuru, Korhan Yaylası’nda yer almaktadır ve çok büyük bir boyuttadır. 60 metre derinlikte ve 35 metre genişlikte olan bu çukurun çevresine işlenmiş olan taşlar, farklı bir görünüm elde etmesine imkan vermiştir. Bu çukur öylesine büyüktür ki, Arizona’da yer alan Barringer Krateri’nin ardından ikinci sırada yer alır.


Iğdır ve Ağrı sınırında yer alan dağlarda mevsim dönümünde karların erimesi güzel görüntüler oluşturuyor

İrem Bağları

Ağrı Dağı’nın eteklerinde ihtişamlı görüntüsüyle dikkatleri üzerine çeken İrem Bağları, muhteşem bir doğal cazibeyi bünyesinde barındırır. Iğdır’ın en yeşil alanlarından olan bu bölgede yeşil ve mavinin tadını doyasıya çıkartabilirsiniz. Buradaki üzüm bağlarının dünyanın hiçbir yerinde bulunamayacak kalitede olduğu düşünülmektedir ve İrem Bağları şehre gelen ziyaretçiler tarafından yoğun bir ilgi görmektedir.

Gökkuşağı Tepeleri

Iğdır’daki doğal güzelliklerden biri olan ve seyahat dergilerinin de kapağına koyduğu Gökkuşağı Tepeleri, Iğdır seyahatiniz esnasında muhakkak gezip görmeniz gereken yerler arasında bulunmaktadır. Bu tepeler rengarenk görüntüsüyle hem doğa sporu yapanlar için hem de fotoğrafçılık tutkunları için önemli bir yerdir. 20 kilometrelik alanı içine alan Gökkuşağı Tepeleri, Tuzluca Köyü’nde yer almaktadır ve burada her mevsim farklı renkler görebilmek mümkündür.

Gökkuşağı tepeleri, fotoğraf tutkunları, sporcular ve doğaseverler tarafından yoğun bir ilgi görüyor.

Karakale Harabesi

Azerbaycan ve Ermenistan sınırına yakın bir yerde bulunan Karakale Harabesi, şehrin en dikkat çeken tarihi yapılarından. Burası bir savunma kalesi ve mimari dokusuyla da dikkat çeken Orta Çağ mirası. Bölgedeki en eski yerleşim kalesi olmasının yanında yapıldığı zamanın mimarisinin de canlı bir örneği. Kalenin yeri ise stratejik olarak onu önemli kılıyor. Kale Aras Nehri kıyısında Iğdır Ovası’na hakim bir konumda yer alıyor.

Tuzluca’da bulunan kalenin 1100’lerde Selçuklular tarafından yapıldığı düşünülüyor. 17. Ve 19. Yüzyıllarda doğal afetler neticesinde tahrip olan kalenin büyük bir kısmı ise günümüzde ayakta. Bunun yanında surların bir kısmı da günümüze kadar gelebilmiş. Surların genişliği 1,5 metreyi, yüksekliği ise 4 metreyi bulurken, kuzey kısmındaki kulenin yüksekliği ise 7 metre civarında.

Ahura Harabeleri

Ağrı Dağı’nın kuzeyinde Aralık ilçesinde bulunan Ahura Harabeleri’nin inşası Milattan Önce 2. Yüzyılda Artaksiyalı Krallığı dönemine dek uzanıyor. 1750 metre uzunluğunda Yakup Vadisi’nde bulunan bu harabelerde yapılan kazı çalışmaları neticesinde birçok kalıntıya da rastlanmış.

Selçuklu Harmandöven Kervansarayı

Selçuk zamanından kalma mimari bir yapı olan Harmandöven Kervansarayı, Selçukluların mimarisinin belirgin özelliklerini yansıtan tarihi bir yapı. Burası aynı zamanda “Zor Kervansarayı” ismiyle de bilinmektedir. Asma Köyü yolunun üstünde yer alan bu yapı, 1200’lerden bugüne dek sağlam bir şekilde ulaşmış.

Kervansaray, Selçuklu taş işlemeciliğinin en güzel örneklerinden birini yansıtıyor ve 1986 senesinde burası koruma altına alınmış. Iğdır’ın şehir merkezinden 15 kilometre mesafede Harmandöven Köyü’nün yakınlarında bulunan kervansaray, Anadolu Selçuklu Devleti Sürmeli Emiri Şerafeddin Ejder tarafından yaptırılmış. Eser, duvarları yontu taşlı kaplı olarak inşa edilmiş.

Iğdır'da Uğruca Şelalesi ilkbaharda eriyen kar sularıyla güzel görüntülere sahne oluyor

Iğdır Soykırım Anıt ve Müzesi

Ermeniler Tarafından Katledilen Şehit Türkler Anıt ve Müzesi ya da eski ismiyle Iğdır Soykırım Anıt ve Müzesi, 1999 yılında açıldı. Bu anıt, 1915-1920 seneleri arasında bölgedeki Ermenilerin Türklere yönelik katliam ve saldırılarını hatırlatmak maksadıyla inşa edildi. Anıt ve müzeyi her ay 5 bine yakın ziyaretçi ziyaret ediyor.

Ermenistan’dan da görülebilen bu anıtın yüksekliği 43,5 metre ve toplamda 14 bin metrekarelik alanda bulunuyor. Anıt bu özelliğiyle ülkemizin en uzun anıtı olma özelliğini de taşıyor. Ülkemizin birçok yerinden getirilen mermerler ile inşa edilmiş olan bu anıt, zamanla yıprandığından 2005 yılında restore edilmiş.

Müze’de katliama ilişkin yüzlerce kitap ve fotoğrafla birlikte birçok önemli belge ziyaretçilere sunuluyor. Iğdır ziyaretinizde bu müzeyi muhakkak ziyaret edin.

Koçbaşlı Mezar Taşları

Iğdır’da Karakoyunlular döneminden kalan bir eser olan koç başlı mezarlar, kent merkezinden 20 kilometre uzaklıkta yer almakta ve Karakoyunlu ilçesinde bulunmaktadır. Eski mezarların başına simgesel maksatlarla eklenen bir sembol olan bu koçbaşları bir Orta Asya Türk Kültürü’nden esinlenmiş olan Karakoyunlular’da görülmektedir. Karakoyunlular yaşamını yitiren yiğitler için bu mezar taşlarını yaparlarmış. Mezar taşlarının bugün olduğu yer açık hava müzesi olarak ziyaret edilebiliyor. Bölgede özellikle Yaycı, Küllük, Çakırtaş, Bayraktutan, Aşağıerhacı köylerinde bu mezar taşlarına rastlanmıştır ve bu mezar taşları 1991 yılında koruma altına alınıp gelecek kuşaklara aktarılması da garanti altına alınmıştır.

Tuzluca ilçesi Göktaş köyünde "testere" ismi verilen yüzlerce dik kaya dikkat çeken görüntüler oluşturuyor

Gödekli Kümbeti

Gödekli Kümbeti, Iğdır’ın Aralık ilçesine 15 kilometre mesafede yer almaktadır. Bu yapı, Akkoyunlu İbrahim Gödekli’nin ismine yaptırılmıştır. Gödek Ahmet’in (Akkoyunlu hükümdarlarından) 14. nesilden torunu. Kümbeti yaptıran eşi ise Şerife Gülsüm Hanım olmuştur.

Kapısındaki kitabede 1907 senesinde yaptırıldığına ilişkin bir kitabe yer almaktadır. Kümbetin inşası esnasında bazalt taşı malzemesi kullanılmıştır ve burası kare planlı bir şekilde inşa edilmiştir. Kurban Ağa, Şerife Gülsüm ve İbrahim Gödekli adına üç tane mezar kümbet içeride yer almaktadır.

Yorumlar (0)