Alaçatı: Rüzgarıyla dans edebileceğiniz kasaba

Alaçatı'ya yaklaşırken ziyaretçilerin dikkatini çeken şey göz alıcı ve gökyüzünü beyaz yelkenleriyle kucaklayan yel değirmenleri oluyor.  Yüzyıldan fazla bir süredir burada olan yel değirmenleri, Alaçatı ile rüzgar arasındaki ilişkiyi işaret ediyor. 

Alaçatı, ziyaretçilerine bir görsel şölen sunuyor

Denize doğru baktığınızda su üzerinde dans eden birçok renkli rüzgar sörfü tahtasını farkedeceksiniz. Ziyaretiniz Uçurtma Festivali'ne rastlarsa, gökyüzüne hükmeden uçurtmaların görsel bir şölenine şahit olabilirsiniz.

Rüzgarıyla özdeşleşmiş bir kasabada popüler etkinliklerden biri, hiç şüphesiz uçan uçurtmalardır. Alaçatı'nın göğü, özellikle Uçurtma Festivali'nde, yüzlerce iyi tasarlanmış ve emek verilmiş uçurtmalar ile renklendirilir.

Rüzgar sörfünün aranan adresi

Alaçatı ve rüzgar, tarih boyunca hep bir arada olmuştur. Bu durum, Alaçatı’nın Ege Bölgesi'ndeki diğer koylardan ayırıcı özelliğidir ve bu yüzden yel değirmenleri, buraya yapıldı. Hiç bitmeyen rüzgar, Alaçatı'yı rüzgar sörfü cenneti yapıyor. Rüzgar sörfü meraklıları için bir diğer büyüleyici şey ise denizin asla dalgalanmamasıdır. Tanınmış Türk kaptan ve denizci Piri Reis’in de dediği gibi, Alaçatı’nın denizi bir hamur tabakası gibidir. Dahası, deniz derinliğinin kıyıdan uzakta bile bir buçuk metreden daha fazla olmaması oldukça avantajlıdır. Tüm bu nedenler, Alaçatı'yı dünyanın en popüler yedi rüzgar sörfü merkezinden biri yapıyor.

Alaçatı, Mayıs ve Eylül ayları arasında dünyanın her yerinden gelen rüzgar sörfçülerini ağırlıyor. Bu dönemde Alaçatı, ulusal ve uluslararası yarışlara ve turnuvalara ev sahipliği yapar. Bu güzel sporu denemek isteyenler için rüzgar sörfü okulları da mevcuttur. Sakin denizi ve su derinliği, Alaçatı'yı rüzgar sörfünü öğrenmek için mükemmel bir yer yapıyor.

Kültürlerin harmanlanmasıyla oluşan Alaçatı mutfağı

Doğası gereği, dünyaca ünlü Ege Mutfağı çok zengindir ve özellikle usta ellerle hazırlandığında kendine has lezzetler sunan yeşillikler ve otlar mutfak kültüründe önemli bir yere sahiptir. Alaçatı’nın mutfağını şekillendirmede rol oynayan diğer bir gerçek, nüfusunun çoğunun nüfus mübadelesinin ardından buraya yerleşmiş olmasıdır. Yeşillikler, farklı kültürlerin ve geleneksel mutfağın ortak noktası olmuştur. 

Kültürel değerleri ve geleneksel yemekleri canlı tutmak için Alaçatı Ot Festivali, her yıl nisan ayının başlarında baharın habercisi olarak düzenleniyor. Konuşmaların yanı sıra yemek pişirme atölyeleri, video gösterileri, fotoğraf sergileri ve konserler, ziyaretçiler için festivalin bir diğer keyifli kısmıdır. 

Huzurun tadını çıkarmak için birebir

Çeşme’nin güneyinde bulunan Alaçatı, tarihi taş evleri, yel değirmenleri, sakin denizi ve rüzgar sörfü için mükemmel rüzgarlı havasıyla Türkiye'nin en popüler turistik yerlerinden biri haline geldi. Rüzgarlı hava sayesinde gün boyu güneşlenmenin tadını çıkarmak da mümkündür. Yüzmek için en uygun yer ise tropik görünümlü Çark plajıdır.

Alaçatı'nın artan popülaritesi, çok sayıda otel ve pansiyonun açılmasıyla sonuçlandı. Tarihi taş evlerden restore edilmiş butik oteller, konuklara evlerinin sıcaklığıyla birlikte konfor sunuyor. Şehrin sembolü olan yel değirmenlerinin bazıları günümüzde kafe ve restoran olarak kullanılmaktadır.