Yaşam kalitesini arttırmak için vücudu doğru ve dengeli kullanmak önemli!

Vücudu doğru ve dengeli kullanmak, gün içinde otururken, yürürken, uyurken ve çalışırken duruş alışkanlıklarına dikkat etmek yaşam kalitesini arttırıyor. Doğru duruş; kaslarımızın, bağlarımızın, organlarımızın ve dolaşım sistemimizin uyumu için hayati önem taşıyor. Yakın Doğu Üniversitesi Hastanesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Şeniz Kulle, ‘Postür’ olarak isimlendirilen ‘Doğru Duruş’un nasıl olması gerektiği hakkında önemli ipuçları söyledi. İşte detaylar;

Dr. Şeniz Kulle, yanlış postürdeki denge bozukluğunun yorgunluğa, nosiseptif uyarılarla ağrılara ve omurgada asimetriye neden olacağını söyledi. Dr. Kulle, anormal postürü koruyabilmek için kasların aşırı gerileceğini bu yüzdende zamanla spazm ile ağrıların ortaya çıkabileceğini dile getirdi.

‘En çok rastlanan duruş bozukluklarının skolyoz, kifoz, artmış lordoz, düşük omuz, düzleşmiş bel ve başın önde olduğu duruş şekilleridir.’ diye belirten Dr. Kulle, ‘Yanlış postürün nedenleri arasında alışkanlıkların, kalıtımsal bozuklukların ve eğitim eksikliğinin olduğunu söyleyebiliriz. Bu nedenlerin dışında duruş bozukluğuna obezite, gergin kaslar, kas zayıflığı, kötü çalışma koşulları, yanlış ayakkabı seçimi, esneklik kaybı, ruhsal durum ve uyku bozuklukları da sebep olabilir.’ dedi.   

Dengeli ve doğru duruşun (postürün), ayakta durma, yatma, oturma ve hareket sırasında farklı özellikler barındırdığına dikkat çeken Dr. Şeniz Kulle, doğru duruşun nasıl olması gerektiğini şu sözlerle anlattı: “Ayakta dururken baş dik, karın içeri çekik, göğüs ileride olmalıdır. Bu duruş, estetik görünüşten daha çok vücut kısımlarının birbirleriyle ilişkilerini sağlayan, organ, kol ve bacakların en az enerji harcayarak işlevlerini yerine getirmesini sağlayan duruştur.” dedi.

Günün uzun bir vaktini oturarak geçirenler ve masa başı işte çalışanlarınsa dikkat etmesi gereken doğru duruş hakkında Dr. Şulle, otururken sırtımızın ve omuzlarımızın geride olması gerektiğini söyledi. Kalçaların sandalyenin arkasına değmesi gerektiğini ve bel çukurluğunun yastık ile desteklenmesi gerektiğini söyleyen Dr. Kulle, vücut ağırlığının kalçalara eşit dağıtılması gerektiğini ve dizlerin kalçadan hafif yüksekte olması gerektiğini söyledi. Bu duruş şeklini sağlamak için ayak yükselticisi kullanabileceğini sözlerine ekleyen Kulle, bacak bacak üstüne atılmamasını ve 30 dakikadan fazla oturulmamasını önerdi. Oturma pozisyonundan ayağa kalmak için de önce sandalyenin önüne doğru gelinmesi gerektiğini sonra bacaklar düz hale getirilerek ayağa kalkılması gerektiğini söyleyen Kulle, ‘Belden öne doğru eğilmekten kaçınılmalıdır!’ diye uyarıda bulundu.

Uyku pozisyonunun da çok önemli olduğuna vurgu yapan Dr. Kulle, bu durumun uyku kalitemiz ve fiziksel yorgunluğumuzun seviyesi açısından önemine dikkat çekti ve şunları söyledi: “Uyurken başın altında mutlaka yastık olmalı fakat yastık çok yüksek olmamalıdır. Omuzlar yastığın altında kalmamalı, sırtüstü uyurken dizlerin altına, yan şekilde uyurken de bacakların arasına yastık konulmalıdır. Uzun süre yüzüstü yatılmamaya dikkat etmeli ve yüzüstü yatarken karın altına yastık konulmalıdır.”