Uzun yaşamın sırrı kefirde saklı

Uzman diyetisyen Prof. Dr. Murat Baş, kefirin sağlık açısından pek çok faydasının bulunduğunu belirterek, kefir mayasının 60'ın üzerinde maya ve bakteri içerdiğini söyledi.

SAĞLIK 06.05.2021, 11:19 06.05.2021, 17:39
Uzun yaşamın sırrı kefirde saklı

Kefirin fermente bir içeçek olduğunu dile getiren Murat Baş, aynı zamanda 5 bin yıllık geçmişiyle de kefirin insan sağlığı üzerindeki etkisinin tartışılamaz konumda olduğunu anlattı.

“Peygamber Danesi'de deniyor”

Kefirin sütü mayalayarak elde edildiğini belirten Uzman diyetisyen Prof. Dr. Murat Baş, daha önceleri 120 yıla kadar ömür süren insanların sürekli kefir tükettiklerini söyledi.

Bş, “Kefir mayasına aynı zamanda 'Peygamber Danesi' de deniyor. Kefirin içinde probiyotik bakteri bulunuyor. Mayalama tekniği de yoğurttaki gibi diyebiliriz. Yaklaşık 40 derece civarındaki bir sütün içine mayayı koyup, karanlıkta kalacak şekilde etrafını kapatıyoruz. 12 saate yakın bir süre bekledikten sonrada kefir meydana geliyor. Hastalıklara çok iyi geldiği bilinen kefir konusunda yapılmış onlarca bilimsel çalışma var. O sebeple de son dönemlerde daha fazla tüketilen bir ürün haline geldi. Ayrıca damak zevkine göre tatlı ve ekşi de yapılabiliyor” dedi.

"Normal yoğurda kıyasla daha sağlıklı"

Kefirin normal yoğurda kıyasla daha sağlıklı olduğunu aktaran Baş, “20 yıl önce kefir mayasını bulmak çok zordu. Özellikle kanser hastaları arayıp bulurlardır. Karnabahara benzeyen kefir mayası kendi kendine büyüyen bir maya türü. Ancak ev yapımı ile endüstriyel arasında farklar var. Çünkü ev yapımında dışarıdan mayaya mikroorganizmaların girmesi daha muhtemel ancak endüstriyel üretimde böyle bir durum söz konusu olamaz. Zaten standart olması bakımından da endüstriyel ortamda mayalanması gerekiyor” diye konuştu.

“Ev yapımı ya da market ürünü yoğurtlar probiyotik değil”

Evde yapılan veya market ürünü yoğurtların kefir gibi probiyotik olmadığını kaydeden Prof. Dr. Baş,  yoğurt içinde bulunan bakteri ve mikroorganizmaların sindirim sisteminden geçtiği esnada mide asitleri tarafından parçalandığını ve bu sebeple de kalın bağırsağa ulaşamadığını söyledi.

Baş, "Ancak biz bu probiyotok denilen bakterilerin bir şekilde sağlığımız için kalın bağırsağa geçmesini istiyoruz. Çünkü ancak oraya ulaştıklarında faydalı olurlar. İşte bu yüzden kefirli yoğurtların özelliklerinden dolayı kalın bağırsağa ulaşmaları daha mümkün oluyor. Kefirli yoğurtların en güzel özelliği bu. Normal yoğurda oranla kefirli yoğurt daha sağlıklı. Diğer taraftan kefir B12 vitamini bakımından da çok faydalı besin” dedi.

"Koronavirüs riskini azaltıyor"

Probiyotikli ürünlerin koronavirüs riskini azalttığına dikkat çeken Baş, "Kefirli yoğurt içerdiği kalsiyum sebebiyle kemik sağlığına da destek sağlıyor. Salgın döneminde olduğumuzdan bağışıklık çok önemli bir konu. Bağışıklığı kuvvetlendirmek için probiyotik bakteriler çok önemli. İngiltere'de yapılan çalışmada, probiyitok bakterilerinin koronavirüse karşı yüzde 15 risk azaltıcı etkisi olduğu belirtiliyor. O sebeple de probiyotikler sağlıklı bir yaşam için değerli mikroorganizmalardır” diye konuştu.

Yorumlar (0)