Uzmanlar uyarıyor: Fazla pişen yemek yaşam süresini azaltıyor!

Uzmanlar yemeklerin daha kolay sindirilmesi ve daha lezzetli olması için çok pişmiş olarak tercih edilmesinin vücuttaki AGE miktarını arttırdığını ve fizyolojik sisteme kalıcı hasarlar verebildiğine işaret ediyor.

SAĞLIK 12.07.2021, 12:31 13.07.2021, 09:51
Uzmanlar uyarıyor: Fazla pişen yemek yaşam süresini azaltıyor!

İnsan ömrünün normal yaşının 120 sene olduğunu ifade eden Dr. Mehmet Hekimoğlu buna karşın kalıtsal ve çevresel faktörlerin yanında yemekleri uzun süre pişirmenin de ömrü kısalttığını ifade etti.

Bilimin gelişmesiyle beraber insan ömrünün hastalıkların karşısında önceki nesillere göre ne kadar uzun olduğu söylense de yaşamımızı kısaltan birçok faktör bulunuyor.

Fizyolojik olarak karşılaşılan sayısız hastalıklara sebep olanların başında ise yeme alışkanlıkları geliyor. Normalde insan ömrünün 120 sene olduğunu söyleyen Esenyurt Üniversitesi İç Hastalıkları Uzmanı ve Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Hekimoğlu, kalıtsal faktörlerin ve yaşam tarzının yanında beslenme şeklinin de kaç sene bir ömür yaşanacağını etkilediğini kaydetti.

Esenyurt Üniversitesi İç Hastalıkları Uzmanı ve Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Hekimoğlu

“Çiğ besinleri ne kadar tüketirsek o kadar sağlıklı oluruz”

Gıdaların içinde bulunan protein ve şekerin ısıya maruz kalmasıyla birlikte glikotoksin miktarı olan AGE’leri arttırdığını ve bundan dolayı böbreklerimiz tarafından sindirilemeyecek boyuta geldiğinde önce hücrelerin ardından ise bütün fizyolojik sistemin bozulduğuna vurgu yapan Dr. Mehmet Hekimoğlu, “Yemekleri çiğ tükettiğimizde vücuda daha az AGE giriyor ve oluşabilecek olan hastalıkların önüne geçmekte daha başarılı oluyoruz.” şeklinde konuştu.

Karbonhidratlı besinler, hayvansal gıdalar ve hazır ürünlerin AGE miktarının AGE oranının en çok olduğu ürünler olduğunu söyleyen Hekimoğlu, anne sütünün AGE oranının 0 olduğunu ve bu manada en sağlıklı ve en ideal besin olduğunu söyleyerek sözlerin şöyle sürdürdü:

“Yemekleri pişirdiğinizde, ne kadar çok pişerse AGE’si de o kadar çok artıyor ve hücrelerimiz bozulmaya başlıyor. Kanserden tutun da birçok rahatsızlığa kadar davetiye çıkartan sistem bu sayede meydana çıkıyor. Mesela çiğ olarak alarak tüketeceğiniz etin glikotoksin miktarı 100 gramda 500 mg diyelim. Etin içinde bulunan protein ve şekeri belirli bir ısıya maruz bıraktığımızda hem renk olarak pembe et kahverengiye dönüşüyor hem de renk olarak değişiyor. Rengi değişen ürün ve tadının artması ise AGE’lerinin artmasına sebep oluyor. Yani bu da insan sağlığı açısından oldukça. AGE’nin artmış olması insan ömrünü azaltıyor. İşin içerisine diyabet ve şeker hastalığı girince, bu kez de bu sağlıksız durum katlanarak artıyor.

“Yumurtalı bir kahvaltı aynı şekilde size göre çok sağlıklı gelebilir. Ancak haftalık olarak yumurtayı ne kadar yediğiniz ve ne kadar pişirdiğiniz de çok büyük önem taşımaktadır. Yani birinci derecede önemli faktör pişirmedir.

Yemeklere limon sıkmak içerisindeki AGE’sini düşürüyor

Yemeklerin AGE miktarını azaltmak için pişirme miktarını en az düzeyde tutarak ateşe uzun süre maruz bırakmamak gerektiğine vurgu yapan Hekimoğlu, “Taze besinleri genellikle zamanında tüketmeliyiz. Gıdaların biraz da çiğ olması sağlıklıdır. Besinler hazırlanırken muhakkak sirke ve limondan faydalanmalıyız. Yemeklerin üzerine özellikle, limon sıkmak AGE’sini düşürmeye yardımcı olur.

“Diyabet hastalığıyla AGE artıyor ve çok daha hızlı yaşlanıyoruz”

AGE yani glikotoksinlerin vücudumuzda artış göstermesiyle nasıl sağlık sorunları yaşanabileceğini söyleyen Hekimoğlu, diyabet hastalarında eğer dikkat edilmezse yaşlanmanın çok daha hızlı olabileceğini ifade etti. Hekimoğlu, “Normalde AGE’lerin yüzde 90’lık kısmı böbrekler vasıtasıyla atılıyor. Kalan yüzde 10’luk kısmının üçte biri ise vücutta birikiyor. Ancak vücuda iyi bakmayıp AGE’yi fazlaca arttıran beslenme alışkanlığı sürdüğü zaman vücut da yorulmaya başlıyor. Öncesinde böbreklerin fonksiyonu bozuluyor, ardından ise diyabet olunduğunda bütün sistemler zarar görüyor. Hatta böbrek de bir zaman geçtikten sonra o AGE’leri bırakın dışarı atmayı kendisi üretmeye başlıyor. Bu yüzden bütün sağlığımız gitmeden önce kesinlikle beslenme şekillerini değiştirmeliyiz.” dedi.

Senede 2 kilogram yerine 72 kilogram şeker tüketiyoruz

AGE miktarının artışındaki önemli unsurlardan bir diğerinin toplum olarak fazla tüketmiş olduğumuz şeker olduğunu söyleyen Hekimoğlu, “Yapılan araştırmalara göre bir insanın yıllık olarak tüketmesi gerekli olan şeker miktarı 2 kilo ancak Türkiye’de bu şeker miktarı kişi başına 72 kilo. Rafine şekerden bağımsız yediğimiz hemen her şeyde şeker bulunuyor ve bizler çok fazla şeker tüketen bir toplumuz. AGE’yi arttıran sağlıklı hücrelere engel olan şekeri de aynı şekilde minimum seviyeye indirmeliyiz.” dedi.

Yorumlar (0)