Uzmanından 'ikiz mantar' uyarısı: "Bu mantarları toplamayın"

Son bir ayda Türkiye'de mantardan zehirlenen 5 kişi yaşamını yitirdi. 

Uzmanlar doğadaki mantarların yüzde 98'inin tehlikeli olduğunu ifade ediyor. Yenilebilecek mantarların da yalnızca uzman kişilerce bulunabileceği belirtiliyor.

Kültür mantarına benzerliği ile dikkat çeken zehirli mantarlar ise en tehlikelisi olarak öne çıkıyor. Konuya ilişkin bilgi veren Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölüm Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ilgaz Akata, "Dünyanın en zehirli mantarı olarak bilinen köygöçürenin, pigmentleri gelişmeyen beyaz türü var. Şekli de kültür mantarına benziyor. Doğada yan yana çıkan bu mantarlar bazen ikizi kadar birbirine benziyor" sözlerini kullandı.

Akata, bilmeyenlerin karıştırdığı bu mantarların ölümlere sebep olduğunu bildirdi.

“Uzman birileri yoksa mantarları toplamayın”

Doğada mantar toplamanın oldukça tehlikeli olduğunu belirten Akata, şunları söyledi:

"İnsanlar yaşadıkları yerlerdeki acı tecrübeler yüzünden oradaki mantarları biliyor fakat başka bir yere gittiklerinde dikkatsizlik veya bilgisizlik sebebiyle mantarları karıştırınca zehirlenmeler ortaya çıkıyor. Yenilebilir mantarlar ile dünyanın en zehirli mantarları zaman zaman çok benzeyebiliyor. Bu sebeple dikkatsiz bir göz karıştırabiliyor. Bunun neticesi olarak bir ya da birkaç zehirli mantarın tüketilmesi tehlikeye sebep oluyor. İnsanlar, yanlarında bir uzman yok mantar toplamaya gitmesin."

Ölümcül mantar zehirlenmelerinin bir ilacı olmadığını söyleyen Akata, Ankara Üniversitesi olarak buna karşı zehirli mantarların tespiti için bir buluşa sahip oldukları detayını aktardı.

“Denetim olmadan pazara kadar geliyor”

Mantar zehirlenmelerine karşı gerekli önlemleri yetkili kurumlar tarafından alınması gerektiğini söyleyen Akata, "Avrupa'da halk pazarlarından alınmış olan mantarlardan kaynaklı zehirlenmeler 1950'lerden bu yana görülmüyor fakat ülkemizdeki mantar zehirlenmelerinin büyük bir bölümü halk pazarlarından alınan mantarlar yüzünden oluyor. Ülkemizde pazarda hiçbir denetim yapılmadan mantarlar geliyor. Bu açıdan tedbir alınmalı. Bu pazarları denetleyecek olan kişileri eğitirsek, Avrupa'daki denetleme sistemini Türkiye’ye entegre edersek zehirlenmeler sıfırlanacaktır." açıklamasını yaptı.

Protein miktarı düşük

Prof. Dr. Akata, toplumun büyük bir bölümünün mantarların besin değerinin kırmızı etle aynı seviyede olduğu biçiminde yanlış bir bilgiye sahip olduğunu söyleyerek, şunları aktardı:

"Mantarın protein miktarını yalnızca bitkilerle karşılaştırabiliriz. Örneğin bir kültür mantarının yüzde 90'ı sudur, yüzde 4,5 karbonhidrat, yüzde 3,5 protein, yüzde 2'si diğer elementlerdir. Baktığımız zaman protein miktarı düşüktür. İhtiva ettiği protein, vücudumuza çok da uygun bir protein değildir. O yüzden mantarları protein kaynağı olarak değerlendirmek yanlış olur."