Taklitçi beyin hücreleri: Ayna nöronlar!

Beyninizdeki bir hücrenin, başka bir canlının beynindeki hücrelerle etkileşime geçebileceğini düşündünüz mü? İşte birçok bilim insanına göre "DNA'nın keşfinden daha önemli" olduğu söylenen ayna nöronlar...

SAĞLIK 19.09.2019, 09:16 19.09.2019, 09:42
Taklitçi beyin hücreleri: Ayna nöronlar!

Nörolojinin çalışma yöntemi beyne çeşitli elektrotlar takarak herhangi bir harekette beynin hangi bölgesinin sinyal verdiğini bulmaktır. Böylece beynin hangi bölgelerinin hangi işlevleri yerine getirdiği saptanır. 

Eski nörolojik görüşe göre beyinde belli görevleri yerine getirecek bölümler birbirinden tamamen ayrıydı. Beyin doğum aşamasında tüm özelliklerini kazanıyor ve daha sonra başka bağlantılar meydana gelmiyordu. Bu beyin birimlerinin görevlerini izole bir şekilde yerine getirdiğini söyleyen statik beyin görüşü yerini artık daha dinamik bir tabloya bırakmıştır. Beynin farklı alanları arasında zannedilenden çok daha fazla etkileşim bulunur ve bütün birimler görevlerini izole bir şekilde yerin getirmez. Bir birimde tecrübelerden dolayı meydana gelen değişim ilişkili olduğu başka bir alanı etkileyebilir, değişimlere yol açabilir. 

Beynimiz neden cevize benzer?

İnsan beyni yaklaşık 100 milyar nöron veya sinir hücresinden meydana gelir. Nöronlar birbirleriyle ipliksi dokular diyebileceğimiz "aksonlar" aracılığıyla bağlantı kurar. Her nöronun diğer nöronlarla 1-10 bin arası bağlantı kurduğunu düşünürsek nöronlar arası etkileşimin boyutlarının ne derece fazla olduğunu anlarız. Beynin dış yüzeyi olan korteks (ileri düşünce ve üst düzey zihin işlevlerinin yuvası) bizde o kadar büyümüştür ki içeri bükülmek durumunda kalmıştır. Beynimizin cevize benzer yapısının nedeni budur. Diğer memelilerin korteksi pürüzsüz, bazılarınınkilerde yok denecek kadar az pürüzlüdür. 

Ayna nöronlar

Yaklaşık 300 bin yıl önce primat beyninin bugünkü büyüklüğüne ulaştığı düşünülüyor. 100 bin ila 75 bin yıl önce ise bizi diğer primatlardan ayıran bazı özellikler neredeyse patlama derecesinde artış gösterdi. Ateşin kullanımı, dilin gelişmesi, barınak kullanımı gibi kimi özellikler gelişmeye başladı. Peki ne oldu da hemen hemen bugünkü boyutuna ulaşan beynin bu özellikleri insana kazandırması bu kadar uzun sürdü?

Başka beyinlerle etkileşime giriyorlar

Birçok motor becerinin ve diğer işlevlerin yerine getirilmesini sağlayan nöronlar beynin en küçük birimidir. Bir hareketimizde, bir şeye uzanırken bu nöronlardan bazıları harekete geçer. Başka bir hareketimizde, bir şeyi görürken veya duyarken de farklı nöronlar etkinleşir. Bu motor komut nöronları uzun yıllardır biliniyordu fakat 1990’lı yılların sonuna doğru bu nöronları araştıran Giacomo Rizzolatti ve Parma Üniversitesindeki arkadaşları tuhaf bir şey fark ettiler. Bazı motor komuta nöronları maymun sadece bir hareketi gerçekleştirirken değil, başka bir maymunun aynı hareketi yapışını izlerken de etkinleşiyordu! 

Ayna nöronlardan kültürel evrime

Yani neredeyse bunlar yalnızca motor komuta nöronları değildi, başka bir canlının bakış açısını da benimsiyorlardı! Bu özellik primatların sosyalleşmesi için oldukça önemlidir. Maymunlarda bu ayna nöronlar diğer maymunların basit, hedefe yönelik eylemlerine dair öngörüyü sağlar. İnsanlarda ise çok daha karmaşık niyetleri yorumlayabilecek ölçüde gelişmişlerdir. 

Kültürel aktarımı mümkün kılan taklit özelliği!

Ayna nöronların insanlarda, diğer akrabalarından farklı olarak bu gelişmiş özellikleri göstermesi başkalarının hareketlerini taklit etmesine de yarar. Dolayısıyla başkaları tarafından geliştirilen yeteneklerin "kültürel kalıtım"ına imkan verir. Taklit özelliği tarım, kültürel aktarım, yeteneklerin aktarılması olarak katkı sağlarken sözel ifadelerin evrimsel temeline de hızlandırıcı etki yapmış olabilir. 

Ayna nöron, taklit mekanizmasını geliştiriyor!

Ayna nöronların bazı işlevlerini saymak gerekir. Birisi az önce bahsedilen başkalarının eğilimlerini çözmeye yarayacak taklit mekanizmasını geliştirmesidir. İkinci özelliği ise daha da evrimleşerek bir diğer kişinin kavramsal görüş noktasını benimsemesine fırsat vermesidir. Bu özelliklerin özellikle taklidin insanın bu aykırı evrimindeki rolünü göz önünde bulundurmak gerekir. 

Ayna nöronların hızlandırıcı etkisi

Biyolojik evrim sayesinde canlılar yüz binlerce, milyonlarca yıl içinde belli yetenekler geliştirir ve özellikler kazanır. Örneğin; kuplarda yaşayan bir boz ayı kamufle olmasını sağlayan ve daha kolay avlanabileceği beyaz kürküne tam anlamıyla on binlerce yılda kavuşur. Fakat ayna nöronların hızlandırıcı etkisi sayesinde taklit yeteneğini geliştiren insan binlerce, on binlerce, milyonlarca yıl beklemeye gerek duymadan yetenekleri bir nesi içinde öğrenilir. Başkasının ateş yaktığını gören insan ateş yakabilir, bir kesici aleti düşmanlarından korunmak için kullanabilir ve doğada üstünlük sağlayan herhangi bir yeteneği hemen öğrenebilir.

Ayna nöron-dil bağlantısı

Ayna nöronların dilin gelişimini nasıl etkilediğini bir sonraki yazımızda ele alacağız.

Yorumlar (0)