Duygusal bağlar zihinsel ve fiziksel sağlığımızı iyileştiriyor!

Yapılan araştırmalar insanlarla duygusal bağ kurmanın zihinsel ve fiziksel sağlığımıza iyi geldiğini gösteriyor. Yalnız ve sosyal olarak izole edilmiş hissetmek vücudumuzu obez olmak ve hava kirliliğine maruz kalmak gibi önemli sağlık riskleri kadar etkileyebilirken sevdiklerimiz ve yakınlarımız ile kurduğumuz duygusal bağlar ise duygusal güvenlik düzeyine erişmemizi sağlayıp zihinsel sağlığımıza katkıda bulunuyor. Uzmanlar başkaları ile duygusal bağ kurmamızı sağlayan etkenleri 4 maddede özetledi. İşte duygusal bağın temelini oluşturan 4 etken.

SAĞLIK 31.07.2022, 00:00 31.07.2022, 10:16
Duygusal bağlar zihinsel ve fiziksel sağlığımızı iyileştiriyor!

İki arkadaş, uzun bir günün ardından video oyunları oynarken birlikte şakalaşıyor ve gülüyorlar. Bir adam işten sonra eve dönerken komşusunun sözlü tacize uğradığını görüp olaya müdahale ediyor ve komşusu bu hamlesini minnettarlıkla karşılıyor. Bir adam randevusunu onaylamak için bir telefon alır ve hattın diğer ucundaki yabancıyla hayat hakkında derin ve kişisel bir sohbete dalar.

Bu senaryoların hepsi, bir araştırma grubu tarafından anlamlı duygusal bağ anları olarak nitelendirildi. Kişinin aile, arkadaşlar ve topluluklarla olan aidiyet duygusu ve duygusal güvenliği gerçek etkileşimler ve samimi iletişimler yoluyla inşa edilir. Bu örneklerin gösterdiği gibi, bu bağlantılar çeşitli şekil ve boyutlarda olabilir. Sevdikleriniz ve yabancılarla, yüz yüze veya çevrimiçi olarak küçük, kısa ancak güçlü bağlantılar kurabiliriz. İnsanlarla bu bağlantıları kurmanın gerçek anlamda oldukça faydaları var.

Bağlı hissetmek hem zihinsel hem de fiziksel sağlığımıza yararlı

Başkalarına karşı bağlı hissetmek, zihinsel sağlığımıza, yaşamı anlamlı görmemize ve hatta fiziksel sağlığa katkıda bulunuyor. Yalnızlık veya izolasyon kronik hale geldiğinde, insan beyni ve bedeni acı çekmeye başlar ve kişinin uzun vadeli refahını en az obezite ve hava kirliliği gibi önemli sağlık riskleri kadar önemli ölçüde etkiler. Araştırmacılar, ne tür davranışların sosyal bağlantı duygularını geliştirdiğini dört maddede özetlediler.

1-) Kalpten kalbe bağlar

Birçok insan için anlamlı bağlantılar sorulduğunda akla gelen ilk şey kalpten kalbe yapılan konuşmalardır. Bunlar duygusal yakınlığın kilit anahtarıdır. Bir kişi genellikle kişisel, duygusal ve savunmasız bir şey hakkında konuşma yaptığında ve bunun karşılığında onu dinleyen kişi bu durumu anlayış, kabul ve özen ile karşılaştığında araştırmacıların duygusal bağa yanıt verme dediği şey gerçekleşir. Örneğin, bir kişi baba olma konusundaki deneyimini size açabilir ve kimseye ifşa etmeyeceği karmaşık ve değerli duygularını sizinle paylaşabilir. O anda, size açıkladığı şeyi gerçekten anladığınızı ve sizin için önemli olduğunu algılarsa, size karşı bir yakınlık ve güven hisseder. Duygusal olarak samimi anlarda, bu tür kişisel paylaşımlar genellikle karşılıklıdır, ancak açılan veya yanıt veren siz olsanız da bir bağlantı duygusu ortaya çıkabilir.

2-) Yardım alma ve verme

İnsanların bağ kurmasının bir diğer kilit yolu ise destek almak ya da vermektir. Genellikle bağlantı anlarında görülen iki tür sosyal destek vardır. Somut destek, bir çözümün pratikliğine somut bir şekilde yardımcı olur. Örneğin, havalar kapalıyken herhangi birine yiyecek götürürseniz, somut destekle bağ kurarsınız. Duygusal destek ise bir başkasının duygularını anlayıp ona ihtiyaç duyduğu duygusal desteği vermektir. Stresli olduğunuzda size sarılmak için uğrarsan biri size duygusal olarak destek vermiş olur. Her iki durumda da eylemlerinizin anlamı oldukça açıktır: kişi durumu anlar ve harekete geçerek umursadığını gösterir.

İnsanların neye ihtiyacı olduğunu bilmek oldukça kritik

Birisi size samimi bir şekilde destek verdiğinde bağlı hissetmeniz şaşırtıcı olmasa da, bu durum tam tersi şekilde de yaşanabilir. Başkalarını desteklemek, özellikle içtenlikle yardım etmek istiyorsanız ve yardımınızın yararlı olduğunu düşünüyorsanız, bu bağlantı hissini geliştirir. Yine de bu desteğin etkili olabilmesi için, insanların ihtiyaç duyduğunu düşündüğünüz şeyi değil gerçekten ihtiyaç duydukları şey konusunda destek vermelisiniz. Örneğin bazı durumlarda bir sorunla karşılaşan birinin ihtiyaç duyduğu şey o sorunun çözülmesi değil o sorunu çözecek psikolojik duruma gelmek olabilir. Bu şekilde vereceğiniz bir destekle sorunu ortadan kaldırmasanız bile duygusal destek verdiğiniz kişi o sorunla kendisi mücadele edebilecek bir duruma gelebilir.

3-) Olumlu hisler

Değerli hissetmek ve destek almak oldukça önemli meselelerdir ancak bu durumların her zaman kasvetli olması gerekmez. Araştırmalar, insanların birlikte olumlu duygular yaşayarak da bağlantı duygusu kazanabileceğini gösteriyor ve bu bağlantı duygusu sadece zihninizde yaşanmıyor. Örneğin iki insan güzel vakit geçirdiklerinde vücutları da koordine olur. Eşzamanlı jestler ve yüz ifadeleriyle ve hatta kalp atış hızı ve hormonlar gibi biyolojik belirteçlerle senkronize olurlar. İnsanlar bebeklik döneminde başlayan temel bir bağlantı gücü olarak bu pozitif, eşzamanlı anlara karşı güven besleyip yaşamları boyunca eşzamanlı etkileşimler aramaya devam ederler. Birlikte şarkı söylemek ve dans etmek gibi eğlenceli aktiviteler düşünün. Bunlar, bağlı hissetmenize yardımcı olan endorfin hormonlarının salgılanmasını sağlayan serbest somutlaşmış bağlantı biçimleridir.

Birlikte gülmek

Aynı şey birlikte gülmek için de geçerlidir. Birlikte gülmek ayrıca paylaşılan bir mizah anlayışının olduğunu yani iki kişinin benzer bir yorumlama ve değerlendirme sürecine sahip olduğunu gösterir. Bu da iki kişi arasındaki bağlantıya pozitif katkı sağlar. Biri size hayatındaki olumlu bir olaydan bahsettiğinde, bağları güçlendirmenin güvenilir bir yolu, onların iyi haberlerine içtenlikle ve coşkuyla yanıt vermektir: kutlamak, tebrik etmek, “Senin adına çok mutluyum” demek bu yanıtlar arasında gösterilebilir.

4-) Onaylayıcı ifadeler

İnsanlara onları ne kadar takdir ettiğinizi veya sevdiğinizi söylediğiniz anlar kısa ama güçlü olabilir. Araştırmaların gösterdiğine göre sevgi ve minnettarlığı ifade etmek ya da buna yönelik ifadeler almak en iyi bağ kurma yöntemlerinden biri. Sevgi, “Seni seviyorum” demek gibi doğrudan sözlü beyanlar veya el ele tutuşmak gibi fiziksel ifadeler şeklinde tezahür edebilir.

Belirsizlikler

Bağlantı kurma girişimleri, iki kişinin bireysel algıları ve tercihleriyle karmaşıklaşır. İnsanlar zihin okuyucu değildir. Başkalarının ne düşündüğüne ve ne hissettiğine dair hislerimiz her zaman doğru olmayabilir. Bağlı hissetmek için, örneğin, birinin sizi gerçekten anlaması veya sizinle ilgilenmesi yeterli değildir. Sizinle iletişim kuran kişiyi etkileşim halindeyken anlayışlı veya umursayan biri olarak görmüyorsanız, muhtemelen kendinizi bağlı hissetmezsiniz. Bu durum özellikle yalnız olduğunuzda bir sorun oluşturabilir, çünkü yalnızlık etkileşimlerinizi daha olumsuz bir şekilde görmenize neden olabilir. Öte yandan her insanın, kendini bağlı hissetme konusunda farklı tercihleri ​​vardır. Örneğin bazı insanlar duyguları hakkında konuşmayı severler ve duygusal yakınlığa yönelebilirler. Diğerleri ise yalnızca derinden güvendikleri kişilere açılabilir, ancak mizah yoluyla daha geniş çapta bağlantı kurmayı tercih edebilirler.

Farkındalık aradaki bağı güçlendirebilir

Bununla birlikte elbette, tüm etkileşimlerin anlamlı bağlantı anları ile oluşması bir şart değildir. Bebekler ve bakıcılar arasında kurulan ve o hayati öneme sahip güçlü bağ türlerinde bile bağlantı zamanın sadece %30'unda gözlemlenebilir bir durumda oluyor. Bağlantı anlarının da abartılı veya olağanüstü olması gerekmez. Bağlanmak istediklerinde dikkatinizi o kişiye çevirmek, ilişkide büyük faydalar sağlayabilir. Çeşitli bağlantı yolları hakkında bilgi edinmek, başkalarıyla etkileşim kurmanın yeni yollarını uygulamanıza izin verebilir. Öte yandan, günlük yaşamda bu anların halihazırda nerede olduğuna dikkat etmenize de yardımcı olabilir. Zira başkalarına yakın hissettiğiniz anların tadını çıkarmak veya bu tür olayları hatırlamak bile kurduğunuz bağlantının hissini güçlendirebilir.

Yorumlar (0)