Dedeler ve nineler beslenme konusunda da haklı çıktı

Beslenme konusunda geleneksel yöntemlerin, mevcut beslenme şekillerine göre çok daha büyük yarar sağladığını ifade eden Trakya Üniversitesi’nden Prof. Dr. Sedat Üstündağ, işlenmiş gıdalar -özellikle trans yağ içerenler- başta olmak üzere birçok hastalık için risk unsurlarına dikkat çekti.

SAĞLIK 01.11.2021, 10:52
Dedeler ve nineler beslenme konusunda da haklı çıktı

Trakya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi’nden Dekan Prof. Dr. Sedat Üstündağ trans yağ içeriği olan işlenmiş gıdaların başta obezite olmak üzere birçok hastalık için risk oluşturduğuna vurgu yaptı.

İşlenmiş gıdalardan uzak durmak gerekiyor

Üstündağ, trans yağların insan vücudu için birçok zararı olduğunu hatırlatarak, bunların çok fazla sağlıksız olduğunu kaydetti ve “Trans yağlar genel olarak gıdalar işlenirken görülen yağlarla maalesef bunların şeker ve obezite hastalığının gelişmesine katkı sağlayan ajanlar durumunda. Bundan dolayı esasında çözüm işlenmiş gıdalardan uzak durup mümkün mertebe doğal gıdalarla beslenmeye çalışmak.” dedi.

Üstündağ, kaliteli ve sağlıklı bir yaşam için trans yağ içerikli gıdalardan uzak durulmasına ilişkin tavsiye verdi.

Trans yağ en büyük düşman

Doymuş yağ kategorisinde bulunan trans yağların işlenmiş gıdalarda olduğunu ifade eden ve bu gıdaların dikkatli bir şekilde tüketilmesinde yarar olduğunun altını çizen Üstündağ, “Kimi zaman insan elbette ki paketli gıdalar tüketecektir, o zaman ise bilinçli bir şekilde tüketmek önem taşıyor. O gıdaların muhakkak etiketlerini okuyup anlamlarını bilerek tüketmek lazım. Tuzun aşırı bir şekilde tüketimi, sigara ve alkolün yanında işlenmiş gıdaların içeriğinde yer alan katkı maddeleri gerçekten insan sağlığını en fazla etkileyen faktörlerden.” dedi.

Prof. Dr. Üstündağ, gün boyunca insanın sağlığını olumsuz bir şekilde etkileyen birçok faktörle karşı karşıya kalındığını ve buna karşın yaşam ve doğal beslenme anlayışının ön plana alınması gerektiğine vurgu yaptı.

Beslenme tavsiyeleri...

Hazır ve hızlı gıdaların tercih edildiği beslenme zamanları yerine geleneksel olan beslenme biçimlerinin tercih edilmesinin sağlık için önemine vurgu yapan Üstündağ şu ifadeleri kullandı:

“Sabah kalktığınızda doğal üretilmiş peynir, bir bardak süt, yeşillik ve domatesten oluşan kahvaltı yerine herkesin bildiği artık sağlık için olumsuz şartlar taşıyan gıdalar tüketildiği zaman vücut olumsuz bir şekilde etkileniyor. Bilhassa gençlere öneri vermek istiyorum, çünkü onların önünde uzun seneler var. Bizlerin geleneksel beslenme biçimimizden vazgeçmememiz için önem içerisinde tavsiye ediyorum. Bir poğaça veya simit yerine bir kase yoğurt veya çorbayla yumurta yenebilir. Yumurtanın içerisinde bulunan aminoasit bizlerin günlük ihtiyacının yarısını karşılayabilecek demir ve C vitamininden oluşuyor. Yani işlenmemiş doğal gıdalarla babaanne ve anneanne gıdalarıyla beslenmek büyük bir önem taşıyor. Tuzuna dikkat edip bir kase tarhana çorbasını tüketmek sağlık için çok yararlı olur.”

Yorumlar (0)