Çocuk ölümlerinin yüzde 12’sinin sorumlusu: rotavirüs

Son dönemlerde çocuklar arasında yaygın olarak görülen rotavirüs hakkında bilgilendirmelerde bulunan Dr. Öğr. Üyesi Almacıoğlu, çocukların ishal ve ateş şikayetiyle hastaneye yatışlarında artış yaşandığını dile getiriyor. Rotavirüslerin her yaş çocuktan ishalle başladığını ifade eden Almacıoğlu, Türkiye’de 0-14 yaş arası çocukların ölümlerinin yüzde 8,4’ünden rotavirüsün sorumlu olduğunu da aktarıyor.

SAĞLIK 19.04.2022, 12:22 19.04.2022, 17:55
Çocuk ölümlerinin yüzde 12’sinin sorumlusu: rotavirüs

Gaziantep’te görev yapan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Almacıoğlu, rotavirüsün Türkiye’deki serüveni hakkında önemli bilgilendirmelerde bulundu. İshal ve ateşle kendisini gösteren virüsün yüzlerce çocuğun ölümüne sebep olabildiğini de kaydeden Almacıoğlu’nun açıklamalarından öne çıkan detaylar şu şekilde: “Gelişmiş ülkelerin verilerini gözlemlediğimizde çocuk olarak isimlendirdiğimiz 0-14 yaş arasında senede 100 milyondan fazla ishal atağı görüyoruz. Senede 25 milyon poliklinik başvurusunu beraberinde getiren bu atakların sebebi ise rotavirüs. Ebeveyn iş gücü kaybı ile hastaneye yatış oranları hesaplandığında bu virüsün dünyaya maliyeti senede 1 milyar dolar oluyor. Gelişmekte olan ülkelerin rotavirüs grafiklerine baktığımızda senede 215 bin ölümün; aşılama yapılan ülkelerde ise senede bin adedin altında ölüm görüyoruz. Ülkemizde 0-14 yaş arasındaki çocuk ölümlerinin yüzde 8,4’ü ile 0-5 yaş arası çocukların ölümlerinin yüzde 12,2’sinden rotavirüs sorumlu. 5 yaş altında olup da hastaneye yatan çocukların hastalığı ise rotavirüs kaynaklı ishaller.”

Korunmak için hijyen kurallarına dikkat etmek yeterli

“Rotavirüsün bulaşıcılık oranı oldukça yüksek. Fekal-oral yol ismini verdiğimiz yani hastanın gaitasının başka kişilere ağız ya da el yoluyla ya da nesneler aracılığıyla bulaşması ishal başlangıcı için yeterli. Örneğin havlular, kapı kolları, bebek alt bezleri, oyuncaklar bulaşım sağlayan nesnelere örnek olarak verilebilir. Çocuk, hastalığı tam olarak göstermeden 1-2 gün öncesinde birileriyle temas halinde bulunduysa onlara da rotavirüs bulaştırabilir. Yani şikayetler ortaya çıkmadan önceki kuluçka dönemi çocuğun çevresindekiler için tehlikeli olabilir. Bu sebeple insanlar, belirli bir hastalık bulunmasa bile nesne ve çevre temizliğine, kişisel temizliğe ve özellikle el hijyenine önem vermelidir. Virüsün bulaştırıcılığı, ishal kusma gibi şikayetler geçtikten sonraki 4-5 gün boyunca devam eder. Rotavirüs özellikle eşyalar üzerinde 2-3 gün yaşayabilir.”



Hastalığın belirtileri, ebeveynlere sinyal yolluyor

“Rotavirüs, her yaş grubunu etkileyen virüs türüdür. Ancak özellikle 0-14 yaş arasındaki çocuklar arasında etkili oluyor. Öte yandan 2 yaş ve altındaki çocukların hastaneye yatış oranlarını artıran sebep ise bu virüs. Klinik olarak belirtilere baktığımızda kusmanın, ishalin ve ateşin çok olduğunu görüyoruz. Bol bol ishal ve kusma sonucunda vücudu su kaybeden çocuk, ateşlenmeye başlıyor. Sonraki belirtiler ise kilo verme, dudak kuruluğu, ağız içinde kuruluk, cildin buruşması, göz küresinde çöküklük gibi belirtiler görülüyor ki bu belirtiler artık hastalığın ciddi boyut kazandığının göstergesi. Ebeveynler çoğunlukla ishal ve ateş olduğunda hastaneye başvuruyor ve bu şekilde tedavi daha kolay oluyor. Ancak rotavirüsün yalnız kendisini barındırmadığı, başka mikrobiyolojik etkenlerle birleşip ağır kan enfeksiyonlarına sebep olabildiği de unutulmamalıdır. Hastalık düzeldikten sonra aniden ortaya çıkan ateş, kan enfeksiyonunun göstergesidir.”

“Hastalığın seyrinin değişmesi, aşılama oranına bağlı”

“Kalıcı bağışıklığın kazanılması için iki yol var. Bunlardan biri, 2 kez rotavirüs ishal atağını geçirmek. Bir diğeri de tek doz aşı yaptırmak. Ancak bunların olması demek virüse karşı kesin koruma oluşacağı anlamına gelmiyor. Hastalık çoğunlukla 5-9 gün arasında iyileşme gösterir. Fakat nadiren de olsa hastalık süreci 10-12 güne kadar uzar. Hastaneye yatan çocuklardaki incelemelerimize göre ilk 3-4 gün boyunca ishal, kusma ve ateş görülüyor. 3-4 gün sonrasında ishal 1-2 gün kesiliyor. Ardından 2-3 gün boyunca yeniden ishal gözlemlenebiliyor. Bunun sebebi ise rotavirüsün farklı türlerinin bulunması. Tüm ishal vakalarının sorumlusu, virüsün 6 çeşididir. İshalden korunmak için en etkili yöntem aşılamadır. Piyasadaki her iki aşı da bu 6 tür virüse karşı yüzde 95 oranında koruma sağlayabilir. Düzenli bağışıklık kazanımı olan ülkelerde ise hastalığa bağlı olarak hastaneye başvuru sayıları yüzde 92 oranında azalmıştır. Aşının ana amacı, hastaneye yatışı ve hastalığın ağır seyretmesini önlemektir.”



“Bağışıklığı oluşmayan çocuklarda hastalık sık görülebilir”

“Bağışıklık kazanmamış olan çocuklarda hastalık 3 defaya kadar görülebilir. Buna sebebiyet vermemek için ağızdan yapılan aşılar uygulanmalıdır. Piyasadaki her iki aşının da ilk dozları en erken 6 haftalık bebeklerde; en geç de 32 haftalık çocuklarda uygulanabilir. İki doz aşı arasında 4 ila 14 haftalık süre bulunmalıdır. Yapılan araştırmalara göre rotavirüs ishali, çölyak hastalığını da tetikliyor. Aşılama sonrasında Tip-1 diyabet vakaları ile iyi huylu ve ateşsiz havale geçiren çocukların sayısında da azalma görülüyor. Bildiğimiz bazı virüslerin astım hastalığını da tetiklediğini düşünürsek otoimmün hastalıkların rotavirüs sayesinde ortaya çıktığını görebiliriz. Hastalıktan korunmak için etkili olan bir diğer ve en önemli yöntem ise anne sütü. Anne sütündeki antikorlar hem hastalığın hafif geçirilmesinde hem de geç bulaşmasında etkili oluyor. Yine aynı süreçte çocukların temas etme ihtimali bulunan yüzeylerin ve ellerin sık sık dezenfekte edilmesi de hastalığın bulaşmamasında etkili olur. Bazı doktorlar, prebiotik ile probiyotiklerin bu hastalığa karşı korunmada etkili olduğunu da dile getirmektedir. Ancak bu konuyla ilgili kesin araştırma sonuçları bulunmamaktadır.”

“Aşıya bağlı yan etkilerden korkulmamalıdır”

“İnsanların, aşının yan etki oluşturacağını düşündükleri ve bu sebeple çocuklarını aşılatmadıklarını görüyoruz. Ancak bu etkiler, rotavirüsün çocuğun vücudunda yaratacağı etkilerden daha azdır. Başlıca yan etkiler arasında iştahsızlık, öksürük, huzursuzluk, ateş, karın ağrısı, burun akıntısı, kusma ve ishal görülür ancak bunlar 2 gün içinde kendi kendine geçer. Fakat eğer şikayetler 2 günden uzun sürüyorsa ve kusma ile karın ağrısı şiddetliyse o zaman çocuk hastalıkları uzmanına başvurmak gerekir. Aşılama konusunda göz önünde bulundurulması gereken nokta, çocuğun daha önceki hastalıklarıdır. Eğer invajinasyon hikayesi, süregelen bağırsak hastalığı, ağır immün yetmezliği ya da latekse karşı ciddi alerjisi varsa aşı uygulanmamalıdır. Aile içinde immün yetmezliğinin bulunması ancak çocukta böyle bir şeye rastlanmaması durumunda aşı vurulabilir. Bebeklerin ağızdan verilen aşıyı kusmasını engellemek için aç halde verilmesi gerekir çünkü bebeğin aşıyı kusması halinde o aşı tekrarlanamaz. Prematüre bebeklerin taburcu olmasının ardından aşı takvimine uygun şekilde aşılaması yapılabilir. Rotavirüs aşıları aynı zamanda poliovirüs aşıları ile birlikte yapılır. Aşılama iki doz şeklinde olduğu için iki dönemde de aynı markanın aşısı tercih edilmelidir. Ancak aynı markanın aşısına ulaşılamaması halinde başka bir markaya geçiş yapılır ve toplam üç doz aşı uygulanır.”

Yorumlar (0)