Belirtilere dikkat: Mevsim geçişlerinde sıkça görülüyor, hayatı zindan ediyor

Acıbadem Kayseri Hastanesi Psiyaktri Uzmanı Dr. Behiye Büyükgöncü, eski ismiyle manik depresif, günümüzdeki kullanımıyla bipolar bozukluk ismiyle bilinen hastalığın mevsimsel olarak değişiklikler gösterebildiğini ve bahardan yaza geçişle beraber mani ismiyle adlandırılan taşkınlık döneminin başladığını ifade etti.

SAĞLIK 05.05.2022, 13:41
Belirtilere dikkat: Mevsim geçişlerinde sıkça görülüyor, hayatı zindan ediyor

Psikiyatri Uzmanı Dr. Behiye Büyükgöncü, iki uçlu bipolar bozukluk olarak da bilinin manik-depresif hastalığına ilişkin bilgiler paylaştı. Hastalığın mani olarak isimlendirilen ve çökkünlük ve taşkınlık olarak iki ayrı döneminin olduğuna işaret eden Dr. Büyükgöncü, “Birbirine zıt gibi görünen bu iki hastalık döneminde yatışma ve alevlenmeler seyreder. Hastalık dönemlerinin dışındaysa kimi hastalarda günlük yaşamı kısmi olarak etkileyen kalıntı belirtiler görülmekle beraber, hastaların birçoğu bütünüyle normale dönmektedir.” şeklinde konuştu.

Dr. Büyükgöncü, hastalık dönemlerinden taşkınlık veya mani döneminin duygu durumunun çok fazla yükseldiğini, hastanın aşırı düzeyde coşkulu olduğu bir dönem olduğunu kaydederek, “Bu dönem içerisinde hastada kendisini normalde olduğundan çok daha yukarıda hissetme, büyüklüğe ilişkin düşünceler, uyku gereksiniminin azalması, aşırı düzeyde kendisini enerjik hissetme ve hatta uyku ihtiyacını inkar etme, yapılması güç projeer ortaya koyma, sonuçlarını düşünmeksizin tehlikeli davranışlarda bulunma, fazlaca para harcama, konuşma ve dini düşünce ve uğraşılarda artış libido artışı görülen belirtilere örnektir.” dedi.

Dr. Büyükgöncü, çökkünlük ve depresyon dönemine ilişkin ise, “Hastada eskiden yaptığı şeylerden zevk alamama, iştahsız ve uykusuz olma, ölüm ve intihar düşünceleri, mutsuzluk, karamsarlık gibi belirtiler olmaktadır.” dedi.

“Genetik nedenler büyük bir önem taşıyor”

Hastalıkta erkek kadın oranın eşit olduğunu ve ortalama olarak başlangıç yaşının 20-25 yaş arasında olduğunu ifade eden Büyükgöncü, hastalığın ortalama olarak 3 kişiden birinde meydana geldiğini ve çıkış nedeninden ise genetik nedenlerin sorumlu tutulduğu bilgisini paylaştı. Dr. Büyükgöncü, diğer nedenlere ilişkin ise şunları söyledi:

“Nedenlerden başka biri de beyinde hücrelerin arasındaki iletiyi sağlayan kimyasal maddelerin taşınması veyahut düzeylerinde ortaya çıkan değişikliklerdir ve beyinde iletiyi bozup, bellek, düşünce, duygu durumunun düzenlenmesiyle öğrenmeyi etkiler. Stresli veyahut travmatik olaylarda iki uçlu bozukluğun ilk hastalık zamanının ortaya çıkmasına sebep olabilir ve ilerleyen nedenleri de tetikleyebilir.” şeklinde konuştu.

“İlkbahardan yaza doğru geç işte coşkunluk ve taşkınlık”

Dr. Büyükgöncü, iki uçlu bozukluğun seyrinin en mühim özelliklerinden. bir tanesinin de mevsimsellik olduğunu söyleyerek, “Hastalarımız ilkbahar ve yaz aylarında coşkunluk ve taşkınlık yaşarken, sonbahar ve kışın ise durgunluk ve taşkınlık içerisine girerler. Özellikle ilkbahardan yaza geçişlerde hastaların alevlenmesi için büyük risk görülmektedir. Hastalarımızın yaklaşık olarak yüzde 25’i bu mevsimsellik nedeniyle ilkbahar mevsimi ve yazın ilk günlerinde kötüleşirler. Kötüleşme yaşanan günlerde hastalarda, tepkisel ve dürtüsel davranışlar, öfke patlamaları, saldırganlık eğilimleri hususunda artma, aşırı para harcama, taşkınlaşma azımsanmayacak düzeydedir. Bunların da yanında kimi zaman intihar eğilimi, daha doğrusu kendine zarar verme davranışı görülebilir. Bu dönem için intihar çok yüksek oranlarda olmasa dahi artmış risk açısından dikkatli olmakta fayda vardır. Bu mevsimde hatta hastaların dikkatleri de daha bozuk olur. Sonuç olarak bu mevsim hastaların hastalanma eşikleri göreceli düzeyde düşmektedir ve bununla beraber hem çevresindeki kişilere hem de kendisine zarar verme riski taşıyan davranışlar göstermeye ilişkin risk taşırlar.” dedi.

Dr. Behiye Büyükgöncü

“Mani dönemi içerisinde uyku düzenini korumak büyük bir önem taşıyor”

Hastalık döneminden önce uyarıcı belirtileri fark etmenin erken müdahale için büyük bir öneminin olduğunu ifade eden Büyükgöncü, hastanın arkadaşlarıyla aile bireylerine uyarıcı belirtileri aktararak, onların da fark etmelerini sağlamak gerektiğini söyledi. Hastaya mevsim geçişlerinde mümkün olduğu kadar yakın olmanın yararlarına değinen Büyükgöncü, “Muhakkak uyku düzenini korumak ve gece uykusuna özen göstermek gerekli. Hastanın manik belirtileri başladığında doktoruna hızlı bir şekilde ulaşmalıdır. Hastalığın ilerlemesini beklemek hastalığın kontrol edilmesi sürecini zorlaştırır. Erkenden müdahalede bulunmak tedaviye verilecek yanıtı artırır. Yine bu mevsimlerde taşkınlaşma riskinden dolayı kredi kartlarını hastadan uzak tutmak ve iletişimde olduğu arkadaşlarını takip etmek olası zarararın önüne geçer.” şeklinde konuştu.

Büyükgöncü, mani dönemindeki uyarıcı belirtilere ilişkin ise, “Az uyumak veya uyumamak yönündeki istek, etrafı rahatsız edecek davranışlarda bulunmak, çok fazla düşüncenin aynı anda zihinde olması, kolayca heyecanlanmak, huzursuz hissetmek, kilo ve iştah değişiklikleri.” dedi.

“İlaç tedavisi kadar düzenli yaşam da önem taşıyor”

İki uçlu bozukluğun tedavi edilmesinde ilaç tedavilerinin büyük bir öneminin olduğuna vurgu yapan Büyükgöncü, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Her hastaya doktoru ile ortaklaşa bir tedavi programı hazırlanmaktadır. Hazırlanan tedavi programında önce ilaç tedavisi ardından ise hayatının düzene sokulması, kötü beslenmeyle alkol gibi alışkanlıkları varsa bunlardan uzaklaştırma gibi çabalarda bulunulmaktadır. İlaç tedavisi olarak tercih edilen ilaçlarla tedavi uygulanabilmektedir.”

“Günlük yaşamınızda bunlara dikkat edin”

Dr. Büyükgöncü, iki uçlu bozukluğun tedavisi için hastalık dönemlerinin tedavi edilmesi kadar, hastanın tekrar hastalanmasını engellemek için koruyucu tedavinin de planladığını ifade ederek, “Aile bireyleri, arkadaşlarınız veya eşinizle rahatsızlığınızı paylaşın. Mümkün olduğu kadar düzenli uyumaya özen gösterin. Az alkol tüketin veyahut hiç tüketmeyin. İş yerinde veya evde stresinizi azaltmaya özen gösterin. Düzenli beslenin ve egzersiz yapın. Depresyon ve öfke gibi duygularla teker teker başa çıkmayı öğrenin.” şeklinde konuştu.

Yorumlar (0)