Türkiye'nin ilk başarısız darbe girişimi!

Türkiye Cumhuriyeti tarihinin ilk başarısız darbe girişimine imza atan Kara Harp Okulu Komutanı Albay Talat Aydemir'in idama mahkûm edilmesinin üzerinden 56 yıl geçti. İşte Talat Aydemir'in 5 Eylül 1963'te idam cezasına çarptırılmasıyla sonuçlanan darbe girişimi hakkında her şey...

ÖZEL HABER 05.09.2019, 12:40 05.09.2019, 13:03
Türkiye'nin ilk başarısız darbe girişimi!

Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk başarısız darbe girişimini anlayabilmek için 27 Mayıs 1960 darbesini kısaca hatırlayalım.

Çok partili hayata geçişle beraber iktidardaki Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) değişimi uzun sürmedi. 14 Mayıs 1950 günü yapılan seçimlerde Demokrat Parti (DP), yüzde 52,7'lik oy oranına sahip olarak hükümeti kurdu. Daha sonra yapılan 1954 ve 1957 seçimlerinde de ipi göğüsleyen DP iktidarı, Adnan Menderes'in hiç de aklına getirmediği bir şekilde sona erdi. 

Ordu, 27 Mayıs 1960'da Kurmay Albay Alparslan Türkeş'in okuduğu bildiriyle yönetime el koydu. Cuntanın başında emekli Orgeneral Cemal Gürsel vardı. Cumhurbaşkanı Celal Bayar ve hükümet üyeleri tutuklandı. Yüzlerce akademisyen, subay ve astsubay, öğretim üyesi, hakim ve savcı emekliye sevk edildi. Ülke, Milli Birlik Komitesi (MBK) tarafından yönetiliyordu. Daha sonra bu komite içinde de tasfiye yaşandı.

Hükümet üyeleri, Yassıada Mahkemesi'nde yargılanmaya başladı. En ağır iddialar Başbakan Adnan Menderes, Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Maliye Bakanı Hasan Polatkan ve Dışişleri bakanı Fatin Rüştü Zorlu üzerinde yoğunlaştı.

Mahkemeden 15 idam, onlarca ömür boyu hapis cezası ve yüzlerce kişi için de 1 yıldan az süreli hapis cezaları çıktı. İdam cezasına çarptırılan Celal Bayar'ın cezası, 65 yaşın üstünde olması nedeniyle MBK oylamasıyla ömür boyu hapse çevrildi. Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan 16 Eylül 1961'de, Adnan Menderes ise 17 Eylül 1961'de idam edildi.

İsmet İnönü başkanlığında yeni hükümet

1961 yılında yapılan seçimlerin ardından İsmet İnönü başkanlığında 26. T.C. Hükümeti kuruldu. 9 Şubat 1962'de Silahlı Kuvvetler birliğine bağlı bir grup subay, kendi aralarında hazırladıkları bir protokolle, henüz 27 Mayıs 1960 darbesinin amacına ulaşmadığını ve askeri yönetimin devam etmesini kararlaştırdılar. Bu grubun başında Kara Harp Okulu Komutanı Kurmay Albay Talat Aydemir yer alıyordu. 

Talat Aydemir, 27 Mayıs'ı hazırlayan subaylardan biriydi. Fakat o tarihte Kore görevinde bulunduğu için müdahaleye katılamamıştı. Müdahalenin ardından ülkeye dönen Aydemir, Harp Okulu komutanlığına getirilmişti. 

Başbakan İsmet İnönü, darbe hazırlığında olan gruptaki çoğu subay ve astsubayı doğuda görevlendiren kararnameyi imzaladı. Aynı zamanda hükümet, Talat Aydemir'in Harp Okulu komutanlığı görevinden alınmasına karar verdi. Tayin kararları, 22 Şubat 1962'de askerlere bildirildi ve ne olduysa o gün oldu. 

Genelkurmay Başkanı Org. Cevdet Sunay, tebliğ için Talat Aydemir, Selçuk Atakan ve Turgut Alpagut'u karargaha çağırttı. Aydemir, bu emri yerine getirmedi. Karargaha giden diğer iki subay ise hemen tutuklandı.

Harp Okulu'nda alarm verildi, namlu TBMM'ye çevrildi

Talat Aydemir, başta Harp Okulu olmak üzere birçok askeri birliği hükümete karşı harekete geçirdi. Hareketin parolası Halaskar, işareti Fedailer idi. 

Harbiyeliler silah kuşanıp avluda toplandı. Harekete geçen Tank Taburu'nun namlusu Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) binasına çevrildi.

TBMM ve Genelkurmay'ı koruması için Ankara çevresinden çağrılan birliklerin çoğunun Aydemir'in safına geçmesiyle ikinci şok dalgası başladı. Bunun üzerine  Başbakan İsmet İnönü, eğer isyancı askerler silah bırakıp kışlasına dönerse ertesi gün kimseye zarar gelmeden hepsini emekliye sevk edeceğinin garantisini verdi.

Cuntanın talepleri...

Cunta, Meclis'in feshedilmesi, yeni seçimler yapılıncaya dek hükümetin Ankara dışında çalışması ve ordudaki tayinlerin durdurulmasını istiyordu.

Görüşmeler devam ederken Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı da Talat Aydemir'in safına geçti ve Çankaya Köşkü'nün etrafını kuşattı. Aydemir’le birlikte darbe girişiminin önde gelen bir diğer ismi Fethi Gürcan, hükümet üyelerinin ve üst düzey komutanların toplantı halinde bulunduğu Çankaya Köşkü'nü kuşatmasına rağmen köşktekilere müdahale edemeyince üstünlük, hükümete bağlı birliklerin eline geçti. 

Jetlerden alçak uçuş

Bunun üzerine hükümet üyeleri, Çankaya Köşkü'nden rahatça çıktılar. Bu, darbe girişiminin kırılma noktası oldu. Akşam olduğunda Hava Kuvvetlerine bağlı jetler, Harp Okulu üstünde alçak uçuş yapmaya başladılar.

Gecenin ilerleyen saatlerinde pazarlıklarda son noktaya gelindi. Talat Aydemir, kendisinin Harp Okulu'nun başında kalması ve diğer katılan subayların da istediklere yerlere tayin edilmesi karşılığında harekatı durduracağını bildirdi. Fakat İsmet İnönü, bu teklifin asla kabul edilemeyeceğini söyledi. 

İhtilal girişimi kan dökülmeden bitti

Köşeye sıkışan Talat Aydemir, sadece emekliye sevk edilecekleri ve yargılanmayacakları konusunda yazılı taahhüt istedi. İsmet İnönü, bu isteği kabul etti ve yazılı beyanını Aydemir'e aracılar vasıtasıyla ulaştırdı. 

Böylece ihtilal girişimi, kan dökülmeden sona erdirildi ve askerler kışlalarına gitti.

Aydemir’in darbe girişimi, Cumhuriyet tarihinin ilk başarısız darbe girişimi olarak kayıtlara geçti.

Bir başka darbe girişimi daha...

22 Şubat 1962'deki darbe girişimi engellendi ancak Talat Aydemir pes etmedi.

Aydemir, 20 Mayıs 1963 tarihinde yeniden düğmeye bastı ve çıkardığı eski üniformasını giyerek beklemeye başladı. İkinci darbe girişimi, bir grup Harp Okulu öğrencisinin Ankara Radyoevi’ni işgal etmesiyle başladı.

Radyo’da okunan ve Aydemir’in imzasını taşıyan bir bildiriyle, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) yönetime el koyduğu ve meclis, siyasi partiler ve derneklerin feshedildiği ilan edildi. Ancak darbecilerin gücünün sınırlı olması ve hükümetin darbeden önceden haberdar olması nedeniyle Talat Aydemir’in bu girişimi kısa sürede bastırıldı.

Hükümet güçleri ile Harbiyeliler çatışmaya başladı

20 Mayıs gecesi hükümet güçleri ve Harbiyeliler çatışmaya başladı. Birbirlerini hedef olarak belirlemeden karşılıklı olarak taciz ateşi açtılar. Harp Okulu kuşatılırken, havadan da jetler ateş açmaya başladı. Jetlerin ateşi altında hayatını kaybedenler oldu. Talat Aydemir, bu yoğun ateş altında karargahı olan okuldan kaçmayı başardı. 

Yaşanan silahlı çatışmaların ardından, 21 Mayıs günü sabaha karşı Hava Kuvvetlerinin katılımıyla girişilen karşı harekâtla, başta Harp Okulu öğrencileri olmak üzere darbecilerin tamamı etkisiz hale getirildi. Darbecilerin İstanbul kanadı ise daha harekâta başlayamadan etkisiz hale getirilmişti.

Darbe girişimi sırasında 6 kişi hayatını kaybederken, 30 kişi yaralandı. Ölenler arasında bir albay ve bir binbaşı bulunuyordu.

Talat Aydemir idam edildi!

Aynı gün öğlen saatlerinde Talat Aydemir'in yakalanmasıyla darbe girişimi engellendi. 

Hükümet, İstanbul, Ankara ve İzmir’de derhal sıkıyönetim ilan etti. Talat Aydemir, Fethi Gürcan, Dündar Seyhan gibi doğrudan darbe girişimine katılmış olan isimlerin yanı sıra 27 Mayıs Askeri müdahalesinin önde gelen isimlerinden olan Alparslan Türkeş, Muzaffer Özdağ, Rıfat Baykal gibi 151 subay ve emekli subay ile bin 500'e yakın Harp Okulu öğrencisi tutuklandı.

Tutuklananların yargılamaları Ankara 1 ve 2 Nolu Sıkıyönetim Mahkemelerinde yapıldı. Yargı kararları 5 Eylül 1963’te açıklandı. Buna göre, Talat Aydemir, Fethi Gürcan, İlhan Baş, Erol Dinçer, Ahmet Güçal ve Cevat Kırca ölüm cezasına çarptırıldı. 29 Sanık ömür boyu hapis cezası ile cezalandırılırken; Harp Okulu öğrencilerinin büyük kısma beraat etti. Ancak bütün öğrenciler okuldan atıldı. Bu arada Türkeş, Özdağ ve Baykal gibi 27 Mayısçı isimler de beraat etmişti.

Talat Aydemir ve Fethi Gürcan hakkındaki ölüm cezaları 9 Ocak 1964’te TBMM tarafından onaylandı. Fethi Gürcan 27 Haziran’da, Talat Aydemir ise 5 Temmuz’da idam edildi. Öteki isimler hakkındaki idam kararları ise uygulanmadı. 20-21 Mayıs Darbe girişimine karışanlar, birkaç yıl sonra çıkarılan af yasalarıyla kısmen veya tamamen serbest bırakıldı.

Yorumlar (0)