Türkiye Ekonomisinin çıkış noktası olarak “Yerli Malı Haftası”

Resmî adı “Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası” olan Yerli Malı Haftası her yıl 12 ila 18 Aralık tarihleri arasında kutlanıyor. Yerli Malı Haftası’yla ulusal ekonomi ve tutumlu olmanın önemine işaret ediliyor. Türkiye’nin zor bir dönemden çıkış noktasını temsil eden bu etkinliğin nasıl bir tarihçesi var? Detaylar haberimizde…

ÖZEL HABER 13.12.2019, 14:37 13.12.2019, 14:54
Türkiye Ekonomisinin çıkış noktası olarak “Yerli Malı Haftası”

İhracat ithalat dengesini koruyamayıp, ithalatını artıran bir ülkenin üretimi, verimi, kalitesi dışarının standartlarına bağlı kalıyor, fiyatlar ithalatçı tarafından istenildiği gibi oynatılabiliyor. Bir ülkede üretim ve kazancın düşüşe geçmesi, yaşam koşullarının da düşüşe geçmesi manasını taşıyor. Dışarıya bağımlı bir ülke kendi dengesini kurmakta zayıf kalırken, ithal alınan ülke kendi vatandaşına daha iyi sağlık ve eğitim hizmeti, daha konforlu yaşam alanları sağlıyor. Yerli malına özendirme, okullarda kutlandığı gibi öğrencilerin evlerinden yiyecek ve içecek getirdiği bir kapsamdan gelmiyor. Hayata konu olan her türlü mal ve hizmeti kapsıyor.

İlk olarak 1946’da kutlanmaya başlayan Yerli Malı Haftası’nın çıkış noktası aslında Türkiye’nin zor bir süreçten çıkma mücadelesini temsil ediyor.

Ülke genelinde bilinçlendirme seminerleri yapılıyor!

Her yıl 12-18 Aralık tarihleri arasında kutlanan Yerli Malı Haftası için ülke genelinde kutlama etkinlikleri ve bilinçlendirme seminerleri hafta boyunca verilir. Yerli Malı Haftası’yla yerli malların üretilmesi, yurdun bağımsızlığının korunması gibi bilinç kazandırmayı amaçlayan saikler işleniyor.
Yerli Malı Haftası bu yılda büyük bir önem arz ederek ülke genelinde kutlanmaya devam ediyor. Özellikle tüm okullarda kutlama etkinlikleri ve bilinçlendirme seminerleri veriliyor.

Büyük Buhran yerli malıyla aşıldı!

Yerli Malı Haftası ilk olarak 1929 yılında dönemin başbakanı İsmet İnönü tarafından dile getirildi. Başbakan İsmet İnönü’nün Yerli Malı Haftasını ortaya attığı 1929 yılı ekonominin büyük bir bunalımda olduğu, Türkiye’de “Büyük Buhran” olarak adlandırılan döneme tekabül ediyor.
Bu ekonomik kriz, henüz emekleme döneminde olan Türkiye Cumhuriyeti için zor günler anlamına geliyordu. Piyasada birçok ithal malda kıtlık vardı. Halk kendi üretimini tüketmek zaruretinde kalıyordu.

Büyük buhranın vuku bulması da yerli malı kullanmayı özendirmek için çalışma faaliyetleri sürdürülüyordu. Halk yerli malı kullanırsa hem ithalat ihtiyacı azalacak hem de istihdam genişleyecek düşüncesine binaen atılımlar gerçekleştiriliyordu.

Başbakan İsmet İnönü, 12 Aralık 1929’da TBMM’ye ulusal ekonomiyi geliştirmeye, tutumlu olmaya ve yerli malı kullanmaya yönelik açıklamalarda bulundu. Bu konuşmadan sonra tutumlu olma, yerli malı kullanma yaygınlaştırması yapılmaya başlandı.

Yerli malı kullanımı stratejisiyle ekonomide dünya rekorları kırdı

Türkiye ekonomisi bu atılımın ilk yılında yüzde 21,6 büyüdü. Daha sonra da benzer atılımlarala; 1933’te yüzde 15,8, 1936’da yüzde 23,2, 1946’da yüzde 31,6 büyüdü ve ekonomik büyümede sadece Türkiye’de değil, dünyada rekorlar kırıldı. Böylece “Büyük Buhran”dan bir nebze avantaja çevirmiş oldu.
Dünya ekonomik bunalımların bukağısında hareket edemezken, genç cumhuriyet Türkiye, bu durumu avantaja çevirerek büyük adımlarla ilerledi. Sanayide, ulaşımda ve tarımda fevkalade başarıların altına imza attı.

İlk olarak yaygınlaştırma stratejisi olarak sunulan yerli malına özendirme 1946 yılında “Yerli Malı Haftası” resmî adıyla kutlandı. Bu isim 1983 yılında “Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası” ismiyle değiştirildi.

Habernediyor.com / Safa Kaçar

Yorumlar (1)
Pelin 4 yıl önce
Yerli malı mı kaldı acaba