Büro Memur-Sen Genel Başkanı Metin Yılancı'dan önemli açıklamalar

Büro Memur-Sen Genel Başkanı Metin Yılancı, toplu sözleşme görüşmelerinden sözleşmelilerin durumuna, büro iş kolunda görev yapan memurların taleplerinden önümüzdeki süreçte sendikanın neler yapacağına kadar merak edilen tüm konularda Habernediyor.com'un sorularını cevaplandırdı.

ÖZEL HABER 04.12.2019, 13:33 04.12.2019, 17:08

1 Ağustos'ta başlayan ve 21 Ağustos'ta sona eren memur ve memur emeklisinin 2020 ve 2021 yıllarındaki mali ve sosyal haklarını belirleyecek 5. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde uzlaşma sağlanamamış, yasal müzakere süresi içinde uzlaşılamaması nedeniyle karar Kamu Görevlileri Hakem Kurulu'na kalmıştı. Kamu Görevlileri Hakem Kurulu ise Hükümetin verdiği oransal zammın aynısını yani 2020 için 4+4, 2021 için de 3+3 zam vermişti.

Memur ile kamu işvereni arasında 20 gün süren pazarlıklardan netice alınamamasının en ilginç örneğini ise büro hizmet kolunda görüldü. Söz konusu hizmet kolu adına yetkili sendika olarak masaya oturan Memur-Sen Konfederasyonu'na bağlı Büro Memur-Sen'in 86 maddeden oluşan taleplerinden bir maddesi bile kabul edilmemiş, Kamu İşveren Heyeti adına zam tekliflerini veren Hükümet'in bu tavrı memur tarafından "bu işte bir iş var" olarak yorumlanmıştı.

Habernediyor.com olarak gerek toplu sözleşme görüşmelerinde yaşananları gerek memurun genel sorunlarını ve gerekse memurun bundan sonra atacağı adımları Büro Memur-Sen Genel Başkanı Metin Yılancı'ya sorduk.

"Devletin omurgasıyız"

Türkiye'nin en büyük sivil toplum kuruluşu olan Memur-Sen Konfederasyonu'nun 11 hizmet kolundan birinde yetkili olarak faaliyet gösteren Büro Memur-Sen'in genel başkanı Metin Yılancı, 8 bakanlık ve 44 kurum ile ilgi ve sorumluluk alanı en yüksek sendikanın Büro Memur-Sen olduğunu belirterek, "Çoğu sendika bir bakanlığı temsil ederken bizim sendikamız 8 bakanlığı temsil ediyor. Bu durum sendikamızı devletin omurgası konumuna getiriyor. İllerde 119 şubemiz var. " dedi.

"Hakkımız olmayanı zaten istemeyiz"

Büro Memur-Sen'in Vefa Buluşması Toplantısı'nda yaptığı konuşmasında "Size layık bir kardeşiniz olmak için uğraşıyorum. Allah için uğraşıyorum. Toplu sözleşme görüşmelerinde size layık bir kardeşiniz olamadık ama inanın elimizden geleni yaptık. Bir yerde bir yanlış var, sizlerin desteğiyle düzelteceğiz." şeklindeki sözlerini hatırlattığımız Genel Başkan Metin Yılancı, şöyle konuştu:

"80 bin üyemiz adına, büro iş kolunda ise bizden beklentisi olan 300 bin memur adına toplu sözleşme masasına oturduk. Masaya oturmadan önce çok sıkı çalıştık. Kurumların yetkilileriyle görüştük. Taleplerimizi fazla gören olmadı, bilakis herkes destek verdi. Ama bu destekler toplu sözleşme görüşmelerine yansımadı. Bakanlar, bakan yardımcıları, daire başkanları, genel müdürler. Görüşmediğimiz kimse kalmadı. Görüşmelerden çok güzel neticeler elde ettik ama masada aksi oldu. Muhataplarımızı o kadar güzel bilgilendirdik ki, toplu sözleşme görüşmelerinde kendi bakanlığı adına memurun haklı olduğu yanları ortaya koyan ve savunan bir bakan yardımcısına bakanımız, 'Artık seni Memur-Sen genel başkanı yaparlar' bile dedi. Çünkü çok güzel bilgilendirdik, taleplerimizi ve bu taleplerdeki haklılığımızı çok güzel anlattık. Cumhurbaşkanlığından Meclis Başkanlığına, Meclis Başkanımızdan tüm komisyon başkanlarına kadar kendimizi anlattık. Hakkımız olanın bize verilmediğini, hakkımızdan fazlasını istemediğimizi ve zaten istemeyeceğimizi söyledik. Hiçbir zaman da hakkımızdan fazlasını istemedik. Ne bir eksik ne bir fazla."

"Herkese veriliyor, neden bize verilmiyor?"

Bir kitapçık hazırlayıp Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'a verdiklerini ve tek tek kitapçıkta yer alan verileri anlattıklarını kaydeden Büro Memur-Sen Genel Başkanı Metin Yılancı, "8 bakanlıkta ve 44 kurumda 1, 2, 3 ve 4. dönem toplu sözleşme görüşmelerinden Büro Memur-Sen'in kazanımlarını tek tek ortaya koyduk. Taleplerimizi içeren 96 maddeyi kendilerine verdik. Her maddenin altına gerekçesini ve hangi kurumlarda bu imkânların verildiğini yazdık. 'Herkese veriliyorsa bize neden verilmiyor? Biz üvey evlat mıyız?' dedim. Bu verileri tüm kurum yetkilileriyle paylaştık. 96 maddeden bir tanesi bile yerinde değil miydi de 96 talepten biri dahi verilmedi? 4688 sayılı Kanunun kesinlikle değişmesi lazım. Kamu İşveren Heyeti'nin verdiği yetkiyle o masada oturanlar var. Sadece provokatörlük yapıyorlar. Bakanlığın önünde eylem yapıyorlar, bakanlığı değil Memur-Sen'i eleştiriyorlar. Dertleri üzüm yemek değil ki, bağcıyı dövmek. Karşı tarafı eleştirmiyor, yanındakini eleştiriyor. Masada ben Hükümet ile tartışıyorum, bizi bakanlık önünde eleştirenler de bize 'Biraz sakin olur musunuz?' diyorlar, Kamu İşveren'i savunuyorlar. Madem öyle karşımızda oturum masada. Adil bir masa değil bir kere. Bu yüzden 4688 sayılı yasanın değişmesi lazım." diye konuştu.
 
Toplu Sözleşme Görüşmeleri'nde neler olmuştu?

1 Ağustos'ta başlayan Toplu Sözleşme Görüşmeleri kapsamında Hükümet, Kamu İşveren Heyeti adına ilk zam teklifini 16 Ağustos'ta açıklamıştı.

2020 yılının ilk 6 ayında (Ocak-Haziran dönemi) yüzde 3,5, ikinci altı ayında (Temmuz-Aralık dönemi) yüzde 3; 2021 yılının ilk 6 ayında (Ocak-Haziran dönemi) yüzde 3, ikinci 6 ayında (Temmuz-Aralık dönemi) yüzde 2,5 zamdan oluşan Hükümet teklifi, memur konfederasyonları tarafından kabul edilmemişti.

Memur konfederasyonlarının tepkisi üzerine Hükümet, 18 Ağustos'ta yeni bir teklifle gelmiş ve 2020 yılında yüzde 4+4, 2021 yılında ise yüzde 3+3 zam teklif etmişti.

Kamu Görevliler Sendikaları Heyet Başkanı ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, bu teklifin de sözleşmeyi imzalama gerçeğinden uzak olduğunu ifade ederek, yeni teklif beklediklerini ifade etmişti.

Taraflar arasında son güne yani 21 Ağustos'a kadar uzlaşmanın sağlanamaması üzerine Memur-Sen iş bırakma eylemi yapmış ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı önünde cüzdan bırakmıştı.

Konfederasyonlar ne istiyordu?

Toplu sözleşme görüşmelerinin yapıldığı masada 11 iş kolunun tamamında Memur-Sen yetkili. Yetkili konfederasyon Memur Sen, taban aylığa seyyanen 200 lira, 2020 yılında yüzde 8+7, 2021 yılında yüzde 6+6 zam ve 2021 yılında yüzde 3, 2022 yılında ise yüzde 2 refah payı istemişti.

Türkiye Kamu-Sen ise taban aylığa seyyanen 600 lira, 2020 yılında yüzde 10+10, 2021 yılında yüzde 8+8 zam ve 2020-2021 yılları için yüzde 3 refah payının yanında, memurlara bayram ikramiyesi ödenmesi talebinde bulunmuştu.

Pazarlık masasının diğer üyesi KESK de, 2020 yılı için toplam yüzde 38 artış, 2021 yılı için de 2020 enflasyonu+3 puan refah payı talep etmişti.

Yorumlar (0)