Game of Thrones dizisinin kötü karakteri Night King ile eğlenceli röportaj

Binlerce yıl, her daim kışın hüküm sürdüğü diyarlarda yaşadı; insanlığın üzerine korku saldı. Ondan kaçanların aklında sadece yaşayabilmek varken, onun aklında ‘kek’ vardı… Neden mi? Devamı haberimizde… (Spoiler içerir)

MAGAZİN 01.05.2019, 11:53 01.05.2019, 12:56
Game of Thrones dizisinin kötü karakteri Night King ile eğlenceli röportaj

Yeni doğmuş bebekleri, küçük buzdan zombilere dönüştüren ve bu yaşayan ölülerden binlerce Ak Gezenin olduğu ordular kuran; ordusunun büyüklüğü ve ölümsüzlüğü ile duvarın ötesindekilere korku salan Night King’in (Gece Kralı) devri artık sona erdi.

Geçtiğimiz Pazar günü yayınlanan Game of Thrones dizisinin 8. sezon 3. bölümünde, masmavi gözleriyle Westeros kıtası insanlarının korkulu rüyası haline gelen Ak Gezenlerin kralı, Arya Stark’ın sinsi saldırısıyla sonsuza kadar yol oldu.

Dizinin 6. sezonundan itibaren karşımıza Night King olarak çıkan Vladimir Furdik, (daha önceki 4. ve 5. sezonlarda Night King, Richard Brake tarafından canlandırılmıştır) gerçekte bir aktör değil; bir dublör. Oyunculuk konusunda yeterli tecrübesi yok ve yönetmeni ne derse onu yapıyor. 48 yaşındaki Çekoslavak oyuncuyu, Night King makyajı olmadığında tanımak ise hayli güç.

Game of Thrones’taki rolü üzerine Times ile gerçekleştirdiği röportaj ise şu şekilde:

Night King’in bu kadar çabuk öldürülmüş olmasına şaşırdınız mı?

Hayır, şaşırmadım, çünkü bu dizi yalnızca Night King ile sınırlı değil. Dizinin içerisinde çok başka hikâyeler de var ve 8. sezonun ortalarında ölmüş olması beni hiç şaşırtmadı. Çünkü ‘Game of Thrones’ çok başka bir şey. Night King sadece bu hikâyelerden biriydi.

Night King karakterini canlandırırken sizi en çok ne zorladı?

Yayınlanan son bölümde birlikte çalıştığımız Miguel Sapochnik bana büyük bir ders verdi. Ben doğru dürüst bir aktör değilim; bu yüzden de çekimlere geçmeden önce bana ders vermesi gerekti. Miguel’in söyledikleri doğrultusunda yaptıklarım beni çok zorladı. Bir A ve B noktası arasında yürümem gerektiğinde, Miguel benden tamamen farklı bir yürüyüş bekliyordu. “Asker gibi yürüme, savaşçı gibi yürüme!” şeklinde defalarca uyardı.

Ve en sonunda; “Önünde bir kek varmış ve sen o keki yemeyi çok istiyormuşsun gibi yürüyebilir misin?” diye sordu. “O keke ulaşmayı çok istiyorsun. Ben işte bu yürüyüşü görmek istiyorum.” dedi.

O halde, bu son bölümdeki sahnelerde hep o keki mi düşünüyordunuz?

Evet! Çünkü bana; “Bir asker gibi yürüdüğünü görmek istemiyorum.” dedi. Vücudumu gevşek tutarak; “Tamamdır, o benim ve onu alacağım.” şeklinde yürürsem daha korkutucu görüneceğini söyledi. Tabii bu benim için oldukça zordu; çünkü etrafımda ateş vardı, kamera beni çekiyordu ve herkes bana bakıyordu. O duman ve rüzgârın içerisinde gevşek bir yürüyüş yapmam bekleniyordu ve bu hiç kolay değildi.

Peki, kollara ne demeli? Night King kollarını çok farklı kullanıyordu.

O ateşlerin içerisinde yürüdüğüm sahneyi belki de 15 – 20 kez tekrarladık. Hatta bazen kafam karıştı ve; “Acaba değiştirsem mi bir şeyleri?” şeklinde sordum yönetmene ama o; “Hayır, değiştirme, aynı şekilde devam et.” dedi. Bu yüzden de ellerime pek dikkat etmedim açıkçası. Aktör olmak kolay değil; dublör olmak kolaydı…

Nasıl dublör oldunuz?

Atları çok severim. Onları aktörler için hazırlıyor; ahırı temizliyor, atı alıp sahnenin çekileceği yere götürüyor, semerlerini ayarlıyordum. Bir dublöre ihtiyaç duyduklarında ise diğer aktörlerin yerine at sürüyordum. Bir süre bu şekilde adım adım devam etti ve bir gün uyandığımda fark ettim ki; dublör olmuşum.

Night King’in makyajı konusunda ne söylemek istersiniz?

Makyaj, yaklaşık olarak 5 ile 6 saat sürüyor. Sezonun başlarında 7 saat kadar vakit alabiliyordu fakat sonlara doğru yapmaya alıştılar ve hızlandılar.

Peki, makyajın yapıldığı bu süre boyunca nasıl vakit geçiriyorsunuz?

Müzik dinleyerek uyuyorum. Pek bir şey düşünmeme gerek yok; yoga gibi bir şeydi benim için.

Gözleriniz gerçekte mavi renk mi?

Aslında gözlerim gerçekte çok garip. Normal bir ışığın altında, kahverengi ve yeşil arası bir renk. Ama, bir aktör yerine dublörlük yaptığım ve bana koyu bir makyaj yapıldığı zamanlarda gözlerimin mavi renge döndüğünü de çok net hatırlıyorum. Anlayamadım. Nerede olduğuma ve makyajıma göre gözlerim renk değiştiriyor. Ama çoğunlukla kahverengi – yeşil tonlarda…

Demir Taht’a kimin geçmesini istersiniz?

Ben birini istiyorum ama sanırım o taht ile pek ilgilenmiyor. Bahsettiğim kişi Tyrion Lannister.

Niçin Tyrion?

Tyrion, kendine güvenen bir karakter. Çok rahat hareket ediyor; tarzını çok beğeniyorum. Aynı zamanda şarabı ve kadınları da seviyor ki ben de onları seviyorum.

Sizce Night King’in amacı neydi, ne istiyordu?

İntikam! Sanırım bir gün, onun gerçekte ne istediği ile ilgili bize doğru cevabı verebilecek biri çıkacak! Ama bence, o Night King olmayı aslında hiç istemiyordu. Night King oldu, olmak zorunda kaldı ve bu onun kaderinde yoktu. Bu yüzden de intikam almak istedi…

Kaynak: L.A. Times

Yorumlar (0)