Kazı Başkanı isyan etti: Çalınan eserleri geri gönderin!

Troya Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, "Troya’dan kaçırılan, 19’uncu yüzyıldan itibaren dünyanın 44 farklı müze ve koleksiyonuna dağılan eserlerin sergilenmesi gereken yer Troya Müzesi’dir." dedi. 

KÜLTÜR-SANAT 03.12.2019, 09:59 03.12.2019, 10:02
Kazı Başkanı isyan etti: Çalınan eserleri geri gönderin!

Troya Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, British Museum’da açılan "Troya: Mit ve Gerçeklik" sergisi dâhilinde gerçekleştirilen "Mitolojinin ve Arkeolojinin Kenti: Troya" isimli konferansta önemli açıklamalarda bulundu. Aslan, "Troya’dan kaçırılan, 19’uncu yüzyıldan itibaren dünyanın 44 farklı müze ve koleksiyonuna dağılan eserlerin sergilenmesi gereken yer Troya Müzesi’dir." ifadelerini kullandı. 

1873 yılında Alman amatör arkeolog Heinrich Schliemann tarafından yasa dışı yollarla Osmanlı topraklarından kaçırılan eserler, geçen hafta İngiltere'nin başkenti Londra’da bulunan British Museum'da ziyarete açıldı. 8 Mart 2020 tarihine kadar açık kalacak sergide Almanya’daki Berlin Müzesi’nden, İngiltere’deki Ashmolean Müzesi’nden ve Danimarka’daki Ulusal Müze’den getirilen 300 parça eser, ziyaretçiler ile buluşturuldu.

Eserlerin nasıl kaçırıldığını anlattı

Troya Kazı Başkanı Prof. Dr. Rüstem Aslan, sergi dâhilinde gerçekleştirilen "Mitolojinin ve Arkeolojinin Kenti: Troya" (Troy: City of Mythology and Archaeology) isimli konferansa çağrıldı. Troya antik kentinin mitolojideki yerini, arkeolojik kazıları ve eserlerin Schliemann tarafından nasıl kaçırıldığını aktaran Prof. Dr. Aslan, şu ifadeleri kullandı:

"Hisarlık Tepe’de kazılar 1870’te başlar, ancak hem izni olmadığı için hem de arazi sahibinin şikâyeti üzerine kazıları durdurulur. Uzun uğraşlarla izin alan Schliemann, öldüğü 1890’a kadar Troya höyüğünün önemli bir bölümünün sonsuza dek yok olmasına neden olur."

"Hazineleri çalma fikrinden vazgeçmedi"

Prof. Dr. Aslan, özellikle 1873 yılında Troya’da bulunan ve Frederick Calvert’in de yardımıyla "Priamos Hazineleri"nin Yunanistan’a kaçırılmasının ardından Schliemann'ın Osmanlı Devleti ile ilişkilerinin oldukça sorunlu bir döneme girdiğini kaydederek, şunları söyledi:

"Kaçırılan hazineler konusundaki 1874-75’te görülen dava öncesinde ve dava sürecinde Schliemann’ın Osmanlılara karşı gösterdiği tipik 19’uncu yüzyıl Avrupalı oryantalist ve Türklere hakaretlere varacak kadar önyargılı tutumu ön plana çıkmıştır. Atina’daki dava Osmanlı topraklarından kaçırılan kültür hazinelerini geri almak için açılan ilk davadır. Dava sulh ile biter ancak Schliemann hazineleri çalma fikrinden vazgeçmedi."

"Troya’dan çalınan eserlerin geri dönüşü bekleniyor"

Troya’nın Dünya Kültür Mirası Listesi’ne girişinin 20. yılı sebebiyle 2018 yılının Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından "Troya Yılı" olarak ilan edildiğini bildiren Aslan, şunları kaydetti:

“Mimari yarışma ile elde edilen Troya Müzesi projesi, hayata geçirildi ve 18 Mart 2019 yılında Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıldı. Artık 21. yüzyılda hiçbir arkeolog, hiçbir müzeci eserlerin çıktıkları topraklarda sergilenmesi gerektiği fikrine karşı çıkmamaktadır, çıkamamaktadır. Türkiye’nin en modern müzelerinden biri olan Troya Müzesi bunun en iyi örneğidir. Ayrıca kaçırılan eserlerin, kendi topraklarına dönmesi gerektiği ve çıktığı yerde sergilenmesi gerektiği fikrinin en güzel ve en etkileyici örneği Troya Müzesi’dir. 2011 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Penn Müzesi ile yaptığı ortak çalışmayla geri getirilen Troya hazineleri çıktığı topraklarda sergilenmektedir. Troya’dan kaçırılan, 19. yüzyıldan itibaren dünyanın 44 farklı müze ve koleksiyonuna dağılan eserlerin sergilenmesi gereken yer Troya Müzesi’dir. Türkiye ve Troya’yı sevenler Troya’dan çalınan eserlerin geri dönüşünü beklemektedir.”

Yorumlar (0)