Dijital platformlar dönüşümün eşiğinde! 4 olası senaryo

Çevrimiçi dizi ve film izleme platformları özellikle 2010'lu yıllarda muazzam bir artış gösterdi. Bu süreçte televizyonda yer alan pek çok program yavaş yavaş dijital platformlara kayarken özellikle Netflix, YouTube, Mubi, Amazon Prime Video gibi platformlar sayesinde insanların dizi ve film izleme alışkanlıkları büyük bir değişim geçirdi. Dijital platformlar son yıllarda sadece bir dizi ve film yayınlama aracı olarak değil aynı zamanda bu içerikleri üreten konuma da ulaştı. Özellikle pandemi döneminde kullanıcı sayılarının rekor seviyelere ulaştığı dijital platformlar bu günlerde bir kriz yaşıyor. Pandeminin etkisinin yavaş yavaş sona ermesi ve küresel anlamda yaşanan enflasyonlar dijital platformları köklü bir değişimin kıyısına getirdi. İşte dijital platformların yaşayacağı 4 olası değişim.

KÜLTÜR-SANAT 06.08.2022, 20:16
Dijital platformlar dönüşümün eşiğinde! 4 olası senaryo

Dijital dizi ve film izleme platformları son yıllarda oldukça yaygın bir hale geldi. Pek çok şirket her geçen gün bu büyüyen pazara girmek için adımlar atarken özellikle pandemi döneminde insanların evde geçirdiği süreler arttığı için birçok dijital platformun küresel anlamda kullanıcı sayıları rekor seviyelere ulaştı. Zira pek çok kişi için evde yapılabilecek en güzel aktiviteler arasında dizi ve film izlemek yer alıyor. Ancak bu kısıtlamaların ortadan kalkması ile birlikte pek çok ülkede normal hayata geri dönüldü ve insanların evde film ya da dizi izlemek yerine yapabilecekleri aktivitelerin sayısı tekrar artış gösterdi. Bununla birlikte dijital platformların geleceğini tehdit eden bir unsur daha var: Küresel enflasyon. Dünyada artan enflasyon rakamları ile birlikte pek çok ülkede yaşayan birçok vatandaş dijital platformlara verdiği ücretleri ve aboneliklerini tekrar değerlendirmeye başlıyor.

Enflasyon nedeniyle kullanıcılar aboneliklerini iptal ediyor

Dünyanın pek çok yerindeki kullanıcılar, yiyecek ve yakıt gibi giderek daha pahalı hale gelen ihtiyaçları karşılamak için eğlence hizmetlerine ayırdıkları paraları kesip dijital platform aboneliklerini iptal ediyor. Son on yılda dünyanın pek çok yerinde en iyi yayın hizmetlerinden biri olarak bilinen Netflix, eğlence endüstrisi için bir öncü olarak görülüyor. Bu nedenle şirketin bu yılın başlarında abonelik sayılarındaki düşüşe ilişkin tahmini eğlence piyasasını oldukça sarstı. Netflix, temmuz ayında dünya çapında yaklaşık 1 milyon kullanıcının aboneliğini iptal ettiğini duyurdu. Bu rakamlar 2 milyon abone düşüşü tahminlerine göre iyi bir sonuç gibi gözükse de şirket tarihindeki en büyük düşüşü yaşadı.

Dijital platformlardaki çifte korku

Bununla birlikte, bu tür rakamları bir bağlama oturtmak önemlidir. COVID'in yarattığı koşullar oldukça istisnaiydi ve akış platformlarının oldukça işine yaradı. Çoğumuz boş zamanlarımızda film ve dizi izlemekten başka yapacak bir şeyimizin olmadığı bir dönemde evlerimize kapandık. Ancak COVID karantina döneminin ardından, yaşam maliyetinde hızlı bir artış yaşandı ve akış platformlarında çifte bir korku yaşanmaya başladı. Kullanıcılar hem azalan COVID önemleri ile birlikte dijital platformlardan uzaklaşıp dışarıda daha fazla vakit geçirecek hem de dünyada artan enflasyon ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle insanlar dijital platformlara daha az para ayıracaktı. Platformlar, en son Amazon Prime'ın enflasyonla mücadele için bir fiyat zammı duyurmasıyla birlikte meydana gelebilecek olan zararı sınırlamak için çabalıyor. Birçok dijital platform ücretleri artırmanın yanı sıra, mevcut ekonomik ortamı ele almak için başka stratejiler kullanılacaktır. Dijital platformların abonelik hizmetlerinin sonuç olarak değişebileceği dört yol.

1. Daha ucuz ve düşük gizliliğe sahip abonelikler

Netflix, müzik akışı hizmeti Spotify tarafından sunulana benzer şekilde, 2023'ün başlarında daha ucuz, reklam destekli bir abonelik sistemi başlatacağını duyurmuştu. Bu tür modeller her zaman karlı değildir ancak gelecekte bu aboneleri ödeme yapan müşterilere dönüştürmek amacıyla kullanıcıları hizmete bağlamak için bir pazarlama aracı olarak kullanılabilir. Daha ucuz ancak ücretsiz olmayan bir abonelik sistemi oluştururken, şirketler gelirlerinin bir kısmını sübvanse etmek için reklamları kullanabilir ve aksi takdirde aboneliklerini iptal edecek olan müşterileri kendilerine çekmeye çalışırlar. Bununla birlikte, bu tür bir modelin birkaç gizlilik etkisi olabilir. Netflix gibi sağlayıcılar, şu anda ne tür film ve dizilerin çekileceğini hesaplamak ve bu tür içerikler üretildikten sonra bize yeni içerikler önermek için kişisel tüketim verilerimizi kullanıyor. Ancak, hedefli reklamların kullanılması, yani kullanıma dayalı reklamların gösterilmesi verilerimizin üçüncü taraflarla paylaşılmasını gerektirebilir.

2. Yapay zeka ile gelişmiş ve güvenlikli abonelikler

Benzer şekilde, tercihlerimize ilişkin anlayışlarını kendi amaçları doğrultusunda geliştiren sağlayıcılar tarafından yapay zeka ve makine öğreniminin sürekli olarak kullanılmasını bekleyebiliriz. Bu veriler, aboneliklerin ve şifrelerin hesap paylaşımıyla mücadele etmesine yardımcı olmak için de kullanılabilir. Şirketler, bir cihazı tanımlayan benzersiz bir kod olan IP adreslerini, bireysel kullanıcıların aynı evin dışındaki farklı konumlardan ne zaman bağlandığını izlemek için kullanabilir. Bu şekilde hesabını başka birisiyle paylaşmış olan bir kullanıcı tespit edilebilir. Yapılan bir araştırmaya göre ABD'de dijital platformlar parola paylaşımı nedeniyle yılda yaklaşık 25 milyar dolar gelir kaybediyor. Bu rakamın yaklaşık dörtte birini oluşturan Netflix, yakın zamanda belirli bölgelerde ana hane dışında kullanım için ekstra ödeme yapma seçeneğini denemeye başladı. Şirketler abonelerin hizmeti kullanmayı bırakma potansiyeli nedeniyle genellikle bu tür ihlallere karşı harekete geçmekten kaçınarak bunun yerine daha önemli korsanlık faaliyetlerine odaklanırlar. Örneğin içerikleri ya da hesap bilgilerini internet sitelerinde ücretsiz olarak paylaşan internet sitelerine yönelebilirler. Yakın gelecekte bu korsanları engellemek için daha katı adımlar atılabilir.

3. Birçok hizmet tek bir pakette toplanabilir

2021'de 200 milyondan fazla abonesi olan Amazon Prime, şu anda en başarılı dijital platformların biri konumunda. Ancak Amazon Prime gibi abonelik sistemlerinde insanları genellikle ilk çeken şey ücretsiz Amazon paket teslimatı gibi akış aboneliği ile birlikte gelen diğer hizmetlerdir. Bu tür bir strateji, tek bir hizmeti iptal edemeyeceğiniz entegre bir iş modeli fikrine dayanır. Örneğin Amazon Prime'da dijital platform hizmeti nakliye hizmetinden ayrılamaz. Öte yandan birden fazla abonelik nedeniyle ekonomik olarak zor zamanlar yaşandığında kullanıcılar artan yaşam maliyeti nedeniyle kesintiler yapıyor. Araştırmalar daha fazla insanın tek bir noktadan bu tür dijital platformlara bağlanmak istediğini gösteriyor. Örneğin, filmleri, spor karşılaşmalarını ve belki de bulut depolama gibi diğer öğeleri kapsayan tek bir abonelik sistemi. Bununla birlikte bu durum şirketlerin işine de yarayabilir. Zira şirketler için abonelerin birden fazla hizmet kullanması tercihlerine ilişkin daha ayrıntılı bilgi sağlayabilir. Spotify dijital biçimde mevcut olan hemen hemen tüm müziklere erişim sağladığı için bu strateji olmadan başarıya ulaşabilen bir şirkete örnek olarak gösterilebilir. Ancak, tüm dizilerin ve filmlerin tek bir platformda bulunmadığı video akışı pazarında, kullanıcıların abone olmalarına bir teşvik oluşturmak için şirketlerin daha fazla hizmet alması gerekebilir. Disney Plus, diğer içeriklerinin bir kısmını tek bir abonelikte toplayarak bu tür bir stratejiyi ABD'de zaten başlattı. Diğer akış hizmetlerinin de aynı stratejiyi uygulamasını bekleyebiliriz.

4. Daha kaliteli ve özgün içerikler

Dijital platformlar eğlence sektöründe ilk girdiği zamanlarda şirketler genel olarak en geniş içerik kataloğunu toplamaya odaklandı. Öte yandan platformlar bu tür dizi ve filmleri toplamak yerine artık kendi içeriklerini oluşturmaya daha fazla yatırım yapıyor. Bu tür platformlar genel olarak ikonik dizi oluşturmaya çalışıyorlar. Stranger Things, The Crown veya Game of Thrones bunlara örnek olarak gösterilebilir. Bu strateji, bu yıl Stranger Things'in son sezonunu yayınlayacak olan Netflix'i abonelerde daha ciddi bir düşüşten kurtardığı görüldü. Daha düşük kaliteli, kolay tüketilen içerikler mevcut olmaya devam edecek, ancak bu tür içerikler dış şirketlerden satın alınacak. Bunun yerine platformlar, oyunculuk, özel efektler, yazı ve kostümlere önemli yatırımlar yapılacak dizileri belirlemek için kişisel verilerimizi kullanacak. Bu stratejinin bölüm başına yaklaşık 13 milyon dolarlık bir bütçeye sahip olan The Crown gibi rekor kıran diziler için başarılı olduğunu kanıtladı. HBO, House of the Dragon bütçesinin bölüm başına 20 milyon dolar olduğu bildirilirken, Stranger Things'in dördüncü sezonunun her bölümü Netflix'e yaklaşık 30 milyon dolara mal oldu. Akış platformları, programlama ve veri analizine yapılan bu artan yatırımın, hane faturaları artmaya devam ederken bile abonelere bağlı kalmalarına yardımcı olmak için yeterli olacağına bahse giriyor.

HABERNEDİYOR.COM | TAYFUR BAL – ÖZEL HABER

Yorumlar (0)