Ukraynalı yetkili açıkladı: Rusya'nın Kırım ve Donbas talepleri kabul edilecek mi?

Kyslytsya, 24 Şubat'tan bu yana Rusya'nın Ukrayna'ya karşı başlattığı savaşa yönelik soruları cevapladı.

Erdoğan ve Türkiye’ye teşekkür

Arabuluculuk rolü sebebiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Türkiye'ye teşekkür eden Kyslytsya, ''Erdoğan haricinde bu kadar çok çaba ve kişisel zaman ayırmaya istekli liderlerin bulunduğuna inanmıyorum.'' açıklamasını yaptı.

Kyslytsya, “Türkiye'nin çıkarlarına ters düşecek bir şeyi Türkiye'den beklemeyiz ve müreffeh, barışçıl ve özgür bir Ukrayna, Türkiye'nin çıkarına olur. Türkiye'yi sevmemizin birçok sebebi var. Dostluğumuzun çok başarılı ve müreffeh bir geleceği olacağını düşünüyorum.'' sözlerini kullandı.

Rusya'nın söylemlerinin tersine Rus roketlerinin ve bombardımanın, Ukrayna'da sivil hedefleri vurmayı sürdürdüğünü söyleyen Kyslytsya, ''Rusların çekilme dediği şey, bana göre birliklerin tekrar konumlandırılması gibi görünüyor.'' açıklamasını yaptı.

“Rusya diplomatik çözüm peşinde değil”

Rusya'nın güvenilirliğini kaybettiğini söyleyen Kyslytsya, Rusya’nın diplomatik çözüm istediğini düşünmediğini ifade etti.

Kyslytsya, ''Rus yönetimi, Rusya’ya verdiği hasarı hafifletmek istiyorsa, ki uzun dönem acısını çekecek, müzakere görüşmelerinde ciddi olmalı ve kendine çekidüzen vermeli, çünkü hiç şüphesiz Rusya, Ukrayna'da yenilecek. Aksi durumda, küresel ölçekte önemsenmeyen ve izole edilmiş bir ülke olacak.'' yorumunu yaptı.

“Ölen Rus askerleri ''biyolojik tehlike'' arz ediyor”

Ukrayna'nın sonuna kadar mücadele edeceğini ve teslim olmayacağını söyleyen Kyslytsya, Rusya'nın Donbas'a odaklanması ve paralı Suriyeli askerlere yöneldiği iddialara yönelik şunları aktardı:

''Bu, Rus askeri birliğinin, dünyanın en büyük 2’nci ordusu olduğu efsanesini çürütüyor. Bir aydan kısa bir süre içinde Sovyetlerin Afganistan harekatındaki kaybından daha çok askeri kayıp yaşadılar. 17 bini aşkın asker kayıplarının olduğunu düşünüyoruz. Ölen Rus askerleri Ukrayna'nın her bölgesinde ve bunu ifade etmekten üzüntü duyuyorum fakat artık bizim için biyolojik tehlike arz ediyorlar. Ruslar cesetleri almak istemiyor, büyük ihtimalle bu cesetlerle ne yapacaklarını bile bilmiyorlar, çok kayıpları olduğu için Rusya’ya götürmek istemiyorlar. İnsani açıdan inanılır gibi değil. Düşman da olsa onurla ve aileleri tarafından gömülmeyi hak ediyorlar.''

Rusya'nın Donbas ve Kırım taleplerinin pazarlık meselesi olup olmayacağına yönelik ise Kyslytsya, ''Bu siyasi intihar olur. Mümkün değil.'' açıklamasını yaptı.

"50’yi aşkın ülke Rusya'nın BM üyeliğini sorguluyor"

BM’de 50'yi aşkın ülkenin, Rusya'nın örgütteki gücünü, yerini ve rolünü gözden geçirilmesini talep ettiğini belirten Kyslytsya,'' Birleşmiş Milletler Sözleşmesi'nin 4. maddesi barışı seven bütün ülkelere BM üyeliğinin açık olduğunu belirtir. Bu tarz bir savaş yürüten, barışı sevmeyen bir devlet, veto gücünü bırakın, üye olmaya dahi uygun değil.'' sözlerini kullandı.

Kyslytsya, “Ayrıca Rusya'nın demokratik bir devlet olana kadar Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi'nden de çıkarılması gerektiğini ifade etti.

Putin ve çevresine daha çok yaptırım isteği

Rusya yaptırımların da işe yaradığını söyleyen Kyslytsya, ''Putin ve yandaşlarına karşı yaptırım uygulanmalı.'' açıklamasını yaptı. Avrupa ülkelerinin Rus gazına bağımlılığını da yorumlayan Kyslytsya, ''Rus kaynaklarından bağımsız duruma gelmenin ulusal çıkarlarına olduğunu fark etme noktasındalar.'' sözlerini kullandı.

Nükleer santrallerin Rusya'nın kontrolüne geçme kaygısı

Rusya'nın nükleer silah ihtimali kaygılarına da değinen Kyslytsya, şunları aktardı:

''Dünyadaki hemen hemen herkes nükleer savaştan kaygılanmalı ve bunun yaşanmasını kimse istemiyor. Nükleer savaş yaşanır mı yaşanmaz mı bilmiyorum fakat bu durum Putin'in düğmeye basması neticesinde, Avrupa'nın üzerinde nükleer bir füzenin uçacağı gibi basitleştirilmemeli. Nükleer füze konusunda Putin, daha fazla blöf yapıyor. Bizim asıl kaygımız, Ukrayna'daki nükleer santralleri Rusya'nın ele geçirmesi. Avrupa'daki en büyük nükleer santral Zaporijya'da korkunç bir olay yaşanırsa o zaman bütün Avrupa nükleer tozla kaplanacak ve bu, 1986 yılındaki Çernobil nükleer faciasından 10 kat daha tehlikeli.''

"Ukrayna kendini savunamazsa bir sonraki hedef NATO olacak"

Ukrayna'nın daha çok silaha ihtiyacı olduğunu ve NATO'nun Ukrayna'ya silah sağlamasının çıkarına olacağını belirten Kyslytsya, “Ukrayna bu noktada kendini savunmazsa sonraki hedef NATO ülkesi olacak.” açıklamasını yaptı.

Uluslararası toplumdan güvence isteği

Bugün yaşananların bir daha olmaması adına uluslararası toplumdan güvence istediklerini söyleyen Kyslytsya, şunları aktardı:

''Savaş biterse ve yollarımızı, altyapımızı, ülkemizi ve hastanelerimizi tekrar inşa edersek 10 sene sonra bunun bir kez daha yaşanmayacağından emin olmak istiyoruz.''