Türkiye için 50 derece uyarısı geldi: İnsanlık tarihinin en sıcak senesi olacak

Boğaziçi Üniversitesi İklim Politikaları Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, geçen 3 sene içerisinde La Nina denen, Pasifik Okyanusu'nun yüzey sularının biraz daha serin olmasına neden olan bir olgunun olduğunu, bundan dolayı da dünyanın ne kadar ısındığının fark edilmediğini söyledi.

La Nina’nın geçtiğimiz Nisan ayında bitmeye başladığını ifade eden Prof. Dr. Kurnaz, “Şu anda nötrden onun tam tersi olan El Nino'ya doğru geçiyoruz. La Nina'nın perdeleyici etkisi kalktığında sıcaklıklar birden, hızla yukarı doğru gitmeye başladı. 4 Temmuz tarihinde yaşanan olayda 17.18 dereceyle dünya insanın gördüğü, en sıcak günü yaşadı” ifadelerini kullandı.

10 - 12 tane daha rekorlu gün yaşayacağız

“Hepimiz biliyoruz ki Temmuz ayının başı en sıcak günler değildir” diyen Prof. Dr. Kurnaz, daha Temmuz'un ortası, Ağustos'un başı olan sıcak günlerin olduğunu hatırlattı. Dolayısıyla sıcaklıkların bundan sonra artmaya devam edeceğini kaydeden Prof. Dr. Kurnaz, bir de bunun üstüne gittikçe artan El Nino etkisinin bineceğini aktardı. “Onun için yaklaşık olarak Ağustos ayının ortasına kadar her gün neredeyse yeni bir rekor kırıyor olabiliriz” diyen Prof. Dr. Kurnaz, bir gün sıcak, bir gün biraz daha az sıcak olabileceğini söyledi. Bu sene içerisinde yaklaşık 10-12 tane daha rekorlu gün yaşanacağını öngördüklerini dile getiren Prof. Dr. Kurnaz, “Bu durumda 2023 dünyanın, insanların yaşadığı en sıcak sene olacak” dedi.

Kuraklık yüzde 20 daha az yağış düşmesine neden olacak

Kuraklığa da değinen Prof. Dr. Kurnaz, “Kış sıcak geçecek, ondan sonraki ilkbahar da sıcak geçecek, ondan sonraki yaz da sıcak geçecek. Bundan sonra böyle yaşayacağımız her mevsim kendi mevsimleriyle kıyaslandığında, yani kış bir önceki kışlarla kıyaslandığında daha sıcak geçiyor olacak” ifadelerine yer verdi. Kuraklığın başka unsurlara da bağlı olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Kurnaz, Akdeniz Havzası'nın doğusunda kuraklığın önümüzdeki 50 sene içerisinde neredeyse yüzde 20 daha az yağış düşmesine neden olacağının altını çizdi.  Prof. Dr. Kurnaz, “Bu nedenle de bizim artık az suyla yaşamayı öğrenmeye başlamamız gerekiyor” önerisinde bulundu.

50 derecenin üstünü göreceğimizi düşünüyorum

“17.5- 18 dereceye doğru bir şeyler görüyor olmamız çok sürpriz olmaz. Bunun normali 16.6 gibi bir şeydi” diyen Prof. Dr. Kurnaz, şu anda normalin epey üstünde olunduğunu belirtti. Halk olarak bakıldığında yarım derece dendiğini ancak ortalamaların bu kadar üstünde olmak hiç hayırlı bir şey olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Kurnaz, bununla beraber uç olayların arttığına dikkat çekti. Türkiye'de bu sene çok büyük ihtimalle en yüksek sıcaklık rekorunun kırılacağını kaydeden Prof. Dr. Kurnaz, “Şimdiye kadar 49.1 derece görmüştük, 50 derecenin üstünü çok rahat göreceğimizi düşünüyorum” ifadelerine yer verdi.

Küresel ısınmanın önüne geçmek mümkün ama eskiye döndürmek mümkün değil

“Şu anda Pakistan'da, Hindistan'da, Çin'de, Moğolistan'da o kadar aşırı sıcaklar var ki Meksika'da bu sıcaklardan yüzlerce insan ölüyor” diyen Prof. Dr. Kurnaz, Türkiye’nin daha kötü kısmını çok yaşamamış olduğunu ve dünyanın bu konuda çok ciddi problemler yaşadığını aktardı. “Genç bile olsanız dışarısı 40 dereceyken bana bir şey olmaz demeyeceksiniz” önerisinde bulunan Prof. Dr. Kurnaz, bu sıcaklığın herkesin sağlığına dokunabileceğini ve öncelikle bebekler ile yaşlıların korunması gerektiğini savundu.

“Küresel ısınmanın önüne geçmek mümkün ama eskiye döndürmek mümkün değil” diyen Prof. Dr. Kurnaz, daha kötü olmasının engellenebileceğini anca daha iyi olmasının en azından yakın vadede çok mümkün olmadığını belirtti.