SSB Başkanı Demir’den S-400 açıklaması: İki proje değil, tek proje var

S-400 hava savunma düzeniyle alakalı olarak Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, “Şu şekilde bir sağlıksız algı oluşmuş durumda. ‘Türkiye ilk sistemin alımını gerçekleştirdi, iyice düşündükten sonrasında bu defa ikincisini de mi almayı planlıyor.’ Ortada böyle bir durum bulunmuyor. Masaya biz iki sistem adına geçtik. Gerçekleşen bu proje tek başına olan proje. Biz bir proje gerçekleştiriyoruz, ikinci bir projeyi planlıyor değiliz” şeklinde bilgi verdi.

GÜNDEM 28.04.2022, 15:44 29.04.2022, 09:04
SSB Başkanı Demir’den S-400 açıklaması: İki proje değil, tek proje var

Bir televizyon programına katılım gerçekleştiren Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, bazı açıklamalar yaptı. S-400 hava savunma düzeneklerinden yeni bir satın alım yapılıp yapılmayacağı sorusunun gelmesiyle beraber İsmail Demir, “Aslında adı bize ipucu veriyor. Örneğin farklı bir yerden size hava yoluyla bir tehdit ulaşması durumunda işleme koyuyorsunuz ve bu oluşan tehlikeyi engellemek amacıyla kullanım sağlıyorsunuz. Eğer ki bir tehlike durumu yaşanmıyorsa bu düzeneğin çalıştırılma durum zamanında yıpranmalar falan gibi olaylarda olabiliyor. Birileri sürekli ‘Satın alınan bu sistemi kullanmıyorsunuz veya şunu bir gösterelim' şeklinde ifade veriyorlar. Bu söylenen gibi bir durum mevcut değil. Bizim kendi üretimini yaptığımız tertibatlar da S-400 de gerekli olduğu zamanlarda işleme koyulacak sistemler. Daha öncesinde bunun bilinmesi lazım” dedi.

“Tek anlaşma yapıldı, iki sistemde satın alındı”

Savunma Sanayii Başkanı Demir, S-400 hava savunma tertibatlarının satın alımı yapılırken esasen iki sistem adına görüşme yapıldığını ve o biçimde anlaşıldığına dikkat çekerek, güya ilk sistem satın alınmış da ikinci bir sisteminde alınması adına bir iddia alanı varmış şeklinde algı alanı yapılmaya çalışıldığını belirtti.

Yapılan anlaşmaların uygunluğunun olduğu iki sistemin ilk kısmının ulaştığını ve ikinci bölümüm de geleceğine vurgu yapan İsmail Demir, “Şu anda doğru olmayan bir düşünce ortada. ‘Türkiye ilk sistemin alımını gerçekleştirdi, iyice düşündükten sonrasında bu defa ikincisini de mi almayı planlıyor'. Bu şekilde bir durum mevcut değil çünkü biz iki sistem adına anlaşma yaptık. Gerçekleşen bu proje tek başına olan proje. Bir proje gerçekleştirdik ikinci adet projeyi yapma gibi bir durumumuz yok. Sonuç olarak satın alımını yapacağımız sistemin içerisindeki parametreler, nitelikleri, üniteler hepsi öncesinde netti. Sadece biz şu an bunun ilk kısmını aldık. İkinci kısmını da ivedilikle çok geçmeden teslim alabilirdik. Fakat orada belirli prosedürlerden mühim olan değişkenlerinden bir tanesi, belli teknoloji ortaklığı ve ortak üretim öğeleriydi. Bunun yanında üretim aşamasının genişlemesi şeklinde bir ifade vardı. Yapılan mütalaaların biraz vakit alması sonucunda sürecin çözüm yolu olarak biraz zamana genişletildi. ‘Türkiye bir şekilde düşündü ve sonuç olarak Amerika ne söylerse söylesin biz ikinci sistemi de satın alacağız şeklinde olayı inada bindirdi düşüncesinden daha fazla Türkiye en baştan aldığı kararı farksız bir şekilde işleme koyup sürdürüyor.' şeklinde düşünülmesi gerekiyor. Şu an olan bu algıya dikkat çekmek istiyorum.” şeklinde ifade etti.

“Hava savunma sistemimizin yenilenmesine ihtiyaç vardı”

Türkiye'nin hava savunmasının daha öncesinde NATO kaplamında satın alınması yapılmış, uzun seneler öncesinde üretimi yapılan bazı tertibatla ve uçaklarla kullanımın sağlandığını, bundan dolayı bu yerin yenilenmesine ihtiyaç olması durumundan dolayı hava savunma sistemlerinin satın alımının yapıldığını belirten İsmail Demir, “Fazla bir zaman değil, bundan takribi 3 sene, 4 sene kadar geriye geldiğimizde hava savunma düzeneğiyle alakalı herhangi bir ürünümüz bulunmuyordu. Esasen bu S-400 aşamasına giden, daha önce farklı Patriot ve SAMP/T münazaraları gerçekleştirdiğimiz ifade buradan aklımıza geldi. Ülkemiz hava savunma sistemine olan gereksinimini hissediyordu ve bu kapsamda çalışmalar gerçekleştirilmeye başlanmıştı. Türkiye’nin hava savunma tertibatının ana kısmında uçaklar yer alıyordu. Sonuç olarak hava savunmasını uçaklarla durdurma şeklinde gerçekleştirdiğimiz bir işlem vardı. Bunun yanı sıra NATO içeriğinde satın alımı yapılmış farklı, uzun seneler önce üretimi yapılmış belirli sistemlerimiz bulunuyordu. Mevcutta olan sistemlerin modernleşmesi ve yenilenmesi artık bir gereksinim olmuştu. Bu yönden hava savunma sistemi satın alınması için adım atıldı bu şekilde alım olayları meydana çıktı” dedi.

Yorumlar (0)