“Sınıra mayın döşeyeceğiz” diyen Ümit Özdağ, Hatay’a alınmadı

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, partisinin 1’inci Olağan Adana İl Kongresi sebebiyle toplantılara katılmak için Suriye sınırındaki Hatay'ın Reyhanlı ilçesine gitti. 

Özdağ, Hatay'a alınmadı

“İktidara geldiğimiz zaman Reyhanlı'da, Türkiye-Suriye sınırına, ilk mayını yerleştireceğiz." sözlerini kullanan Özdağ'ın konvoyu, Hatay kent girişinde jandarma ekiplerince durduruldu. Valilik kararıyla Özdağ'a, Hatay’a girişinin uygun olmadığı iletildi.

“Hatay’a girmeden dönmeyeceğiz”

Burada açıklama yapan Özdağ, bölgede partililerle bekleyeceklerini, Hatay'a girmeden geri dönmeyeceklerini bildirdi.

"Hatay sınırına mayın döşeyeceğiz." sözleri sebebiyle kente alınmadığını söyleyen Özdağ, "Türkiye'deki bütün Zafer Partilileri Hatay'a bekliyorum." açıklamasını yaptı. Jandarma, Hatay Valiliği’nin kararını Ümit Özdağ'a yazılı olarak iletti.

Öte yandan Jandarma, 1 hafta süreyle valiliğin bütün etkinlikleri iptal etmesi sebebiyle Özdağ ile beraberindekilerin şehre girişine izin verilmeyeceğini aktardı.

"Açıklama sembolikti”

Özdağ, burada yaptığı açıklamalarda, "Sınıra mayın döşeyeceğiz." ifadelerinin gerçek olarak anlaşıldığını, sınırların güvenliği konusunda sembolik bir adım olduğunu dile getirdi.

İktidar oldukları zaman Ottawa Antlaşması'ndan çekilme hakkını kullanacaklarını söyleyen Özdağ, şunları aktardı:

"Nedir Ottawa Antlaşması? Türkiye de yanlış bir şekilde imzalamış, sınırlarda anti personel mayının bulunması. Bu anlaşmadan çekilirsek eğer ve sınırlarımızı yeniden güvenli duruma getirmek için mayın döşersek, şu an olduğu gibi milyonlarca kişi, ülkemize giremeyecek. Görüyoruz ki sınırları korumak imkansız. Bu sebeple biz de Zafer Partisi olarak bir böyle karar aldık. Sembolik bir adımla, iktidara geldiğimiz zaman tamamlamak üzere sınıra bir mayın yerleştireceğimizi bildirdik. Tabii Süleyman Soylu, gerçek bir mayın olacağını zannetmiş, paniğe kapıldı. Süleyman Soylu, sen gerçekten bizim mayın taşıdığımızı mı düşündün? Sembolik bir mayın bu. Hedef, burada bugün Türkiye'nin ağır bir biçimde tehdit altında olduğu ve sınırlarımızın güvenliğinin bulunmadığını tüm Türkiye'ye duyurmaktı. Bir vali talimat veriyor. 700 bin Suriyelinin bulunduğu Hatay'dan söz ediyoruz. Zafer Partisi, böyle bir şehre giremez diyor. Sayın Vali, hiçbir yasa oraya girmemi engelleyemez, ben parlamenterim. Sen de engelleyemezsin. İstediğim şehre giderim. 700 bin Suriyeliye burada dokunamıyorsun. İbret niteliğinde bir yasaklama belgesi çıkarıyorsun. Türkiye Cumhuriyeti kanunları kapsamında kurulmuş bir parti Hatay'a gelirse şehirde olaylar çıkabilir diyorsun. Hatay'da kim olayları çıkaracak, Hataylılar mı? Hayır; kimlerin olay çıkaracağını kabul ediyorsun, ülkede misafir olarak yaşayan Suriyelilerin olay çıkaracağını anlıyorsun, Suriyelilerin Zafer Partisi'ne saldıracağını görüyorsun; aslında bu Türkiye'nin ne kadar büyük tehditle karşı karşıya olduğunun işaretidir. Ülkemizde bir siyasi parti, bu iddia ile bir şehre sokulmuyor.”