"Koronayla mücadele ederken ölenler şehit ilan edilsin"

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, yeni tip koronavirüs (Covid-19) ile mücadeleye ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Koronavirüs ile mücadelede yoğun çalışan sağlık çalışanlarına ilişkin Akşener, "Korona ile mücadele ederken hastasından alıp vefat eden bütün doktor, hemşire ve sağlık çalışanı yani ne olursa olsun hepsinin şehit ilan edilmesi gerektiğini öneriyorum. Ailelerine de aynı terör şehidi gibi davranılması gerektiğini öneriyorum. Aynı zamanda doktor, hemşire, sağlık çalışanı, hasta bakıcı vesairenin dışında şoför, bekçi, yani hastanelerin içinde görev yapan ama sağlık personeli dışında kabul edilenlere de sağlık çalışanlarına verilen primin verilmesi lazım." dedi. 

"Başka bir hastalığı olmayan gençler için de bir tehdit unsuru"

Akşener, koronavirüsten korunmak için dikkat ettiğini kaydederek, mücadele kapsamında 65 yaş üstü vatandaşların sokağa çıkmasına yönelik sınırlamanın yanlış anlaşıldığını ifade etti. 

Koronavirüsün gençler için de bir tehdit olduğunu belirten Akşener, "Onlar Kovid-19'la karşılaştığı zaman ölüm riskiyle karşı karşıya insanlar, fakat genç nesil yanlış anladı bunu. 'Gençler daha hafif atlatabilir' diye bir bilgi var ama görüyoruz ki İngiltere'de 22 yaşında, Türkiye'de gördüğümüz kadarıyla 33 yaşında gencecik insanlar da yakalandı bu virüse. Başka bir hastalığı olmayan gençler için de bir tehdit unsuru." dedi. 

"Bilim Kurulu'nun önerileri uygulanmalı"

Akşener, Sağlık Bakanlığının koordinatörlüğünde Bilim Kurulu oluşturulmasının "olumlu bir hareket" olduğunu kaydederek, kurulun önerilerinin uygulanmasının zorunlu olduğuna dikkat çekti.

"Konut kredisinin indiriminden siz ne anladınız?"

Hüükmet tarafından duyurulan ekonomik önlemlere ilişkin pakete ilişkin Akşener, "100 milyar liralık paketin içinde konut kredisinin indiriminden siz ne anladınız? Yani insanlar can derdinde ama birkaç madde var ki ne olduğunu hiçbirimiz anlayamadık." açıklamasını yaptı.

İYİ Parti lider, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ortak akıl oluşturması için muhalefet ile görüşmede bulunması gerektiğini aktararak, "Bu kendisine ve Türkiye'ye avantaj sağlar." dedi. 

"İktidar partisi olsaydık zorunlu karantinayı ilan ederdik"

Akşener, vaka sayısı hususunda şeffaf olunması gerektiğini aktararak, şunları söyledi:

"Böyle bir krizde iktidar partisi olmak isterdik. Hemen bu zorunlu karantinayı ilan ederdik. Çok yoğun bir şekilde test yaptırırdık Güney Kore'yi örnek alarak. Hemen sınır kapılarını kapatırdık, umre meselesi olmazdı. Yani çok hızlı karar, çok hızlı sonuçlar almayı hedeflerdik. PCR diye bir makine varmış ve oradaki testler yüzde yüz doğru çıkıyormuş, bunu söylediler. Beni uyarmam için söylediler. Zannediyorlar ki ben telefonu açsam Erdoğan karşımda. Ama ben buradan söyleyeceğime söz verdim. PCR'lerin yaygınlaştırılması çok önemli. Bir de bu iş şeffaf olmak zorunda. Hasta sayısını, ölüm vakalarını, hangi şehirlerde yoğun olduğunu bilmek zorundayız. Bu tevatürü endişeyi ve korkuyu ortadan kaldırır."

"Devlet olarak kişi başına 500 lira vermek zorundasınız"

AK Parti'nin bazı şeyleri gizlediği gibi bir algı oluştuğunu ileri süren Akşener, "Onun için şeffaf olmak çok önemli. 'Kendi karantinanı yap' dediğin zaman millet anlar, devlet benim yükümlülüklerimi karşılayacak durumda değil mi. Karantina kararı alındığı anda devlet olarak kişi başına 500 lira vermek zorundasınız. Esnafın kira stopajı ve çalıştırdığı asgari ücretliye ödediği 1200 liralık bir prim var bunları kaldıracaksınız. Müşteri garantisi verilen firmalar var. Oralara üç ay ücret ödemesi yapılmaması gerekiyor. Onlar da fedakarlık yapsın. Mücbir sebep yüzünden biraz da onlar fedakarlık etsin. Bunlara para ödenmesin. Bu ülke bu işi başarır, yeter ki karar verilsin." şeklinde konuştu. 

"8 yaşındaki çocuğa darbeyi anlatamazsınız"

Akşener, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından alınan önlemlerin bir kısmını çok beğendiğini kaydederek, şu ifadeleri kullandı:

"Uzaktan eğitim çok güzel bir karar ama siz 8 yaşındaki çocuklara Menderes'in asılma görüntüsünü nasıl gösterirsiniz? Elbette darbeyi anlatacaksınız ama animasyonla 8 yaşındaki çocuğa bunu anlatamazsınız . Bu işi yapanların cezalandırılması gerekir. Anlatılacak olan demokrasidir, haktır, hukuktur adalettir, parlamentonun önemidir yani cumhuriyet değerleridir. Çok vahim bir hata bunu yapanlar ceza görmeli."