"Kamuda ve özel sektörde gizli bir direniş var"

Cumhurbaşkanı Erdoğan,"Yerlileşmeye gizli bir direniş var. Yapılan tüm engellemeleri daha yakından takip altına alacağız." ifadelerini kullandı.

GÜNDEM 31.10.2019, 22:25
"Kamuda ve özel sektörde gizli bir direniş var"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rönesans Polat İstanbul Otel'de düzenlenen 6. Türk Tıp Dünyası Kurultayı'nda yaptığı konuşmada, çağın vebası haline dönüşmüş olan kanser başta olmak üzere pek çok hastalığın tedavisinde kullanılan teknikleri ifade eden bu başlık altında ele alınan konuların her birini önemli gördüğünü belirtti.

"Ürünlerin millileştirilmesi hususunda gizli bir direniş var"

Erdoğan, "Yerli ilaç, aşı ve cihaz üretimini öyle sadece, adı yerli kendisi yine dışa bağımlı şekilde değil, formülünün geliştirilmesinden nihai ürüne kadar tüm aşamalarıyla kendimize ait hale getirmekte kararlıyız. Vatandaşlarımızdan bazılarının yabancı menşeli ilaçlara ve aşılara mesafeli yaklaştığını görüyoruz. İlaçları ve aşıları halkımızın hassasiyetlerine uygun şekilde üretip hizmete sunduğumuzda bu sorunu aşmış olacağız. Kamuda ve özel sektörde ilaç, aşı ve cihaz üretimlerinin gerçek anlamda millileştirilmesi hususunda gizli bir direniş olduğunu da biliyorum.Ülkemiz açıdan stratejik öncelik olarak gördüğümüz bu hususta atılan tüm adımları ve yapılan tüm engellemeleri çok daha yakından takip altına alacağımızın bilinmesini istiyorum. İnşallah önümüzdeki dönemde milletimizin ve tüm insanlığın şifa vesilesi kurumlarımızla tıkır tıkır işleyen sistemimizle sağlık alanında ülkemizin yerini çok daha yüksek bir noktaya çıkartacağız." dedi.

"Tel Abyad ile Rasulayn arasında mülteciler şehri kuracağız"

"Yarın BM Genel Sekreteri misafirim olacak." diyen Erdoğan, "Sabah beraber bir kahvaltımız var. Kendisine aynen bu programı, bu planı takdim edeceğim. Projeleri takdim edeceğim. Diyeceğim ki, 'Uluslararası donörler toplantısı çağrısını siz yapın.' Yaptınız yaptınız, yapmadığınız takdirde bu çağrıyı ben yapacağım. Oldu oldu, olmadı Tel Abyad'la Rasulayn arasında mülteciler şehrini veya şehirlerini biz kuracağız." ifadelerini kullandı.

"Suriye gibi büyük yıkımlara uğrayan ülkede ortalama hayat süresi 73'ten 63'e geriledi." diyen Erdoğan, "Bugün 7,5 milyarı bulan bir dünya nüfusuna sahibiz. Karşımızdaki fotoğraf bize ortalama ömür uzamakla birlikte sağlık başta olmak üzere çeşitli alanlarda ciddi çarpıklıkların da büyüdüğüne işaret ediyor. Bir tarafta yüz milyonlarca insan açlıktan ölme tehdidiyle karşı karşıya, diğer taraftan obezitenin önemli sağlık sorunu hale dönüştüğü yerler var, başta Amerika. Bu çarpıklığın üzerinde hepimizin uzun uzun düşünmesi gerekiyor. Aynı şekilde silahlanmaya harcanan paranın sadece bir kısmıyla dünyada ne aç, ne de temiz su sıkıntısı çeken kimsenin kalmayacağı gerçeğini de dikkate almalıyız. Günümüzde dev bir ekonomi haline dönüşen sağlık endüstrisinin sadece maliyeti karşılayabilen ülkeler eve toplumlara çalışıyor olması da ayrı bir sorundur. Bu tür çarpıklıkların yol açtığı sosyal, siyasi, ekonomik kırılmaları dünyamızın geleceği için en büyük tehditlerden biri olarak görüyoruz." değerlendirmesini yaptı.

"Siyasetçilere bilim adamları yol gösterir"

Erdoğan, "Unutulmamalıdır ki siyasetçilere de bilim adamları yol gösterir. Sizlerin çalışmalarının ışığında hep birlikte dünyamızı daha yaşanabilir hale getirebileceğimize inanıyorum. Türkiye hem kendi toprakları içinde hem de bölgesinde ve dünyada yaşanan hadiselere daima insan merkezli yaklaşan bir ülkedir. Bugün ülkemizde kahir ekseriyeti Suriyeli olmak üzere yaklaşık 4 milyon kişi, sığınmacı hayatını sürdürüyor. Bu büyüklükteki sığınmacı topluluğuna sadece gönüllü kuruluşlar eliyle sağlık hizmeti verilebilmesi ilk bakışta mümkün değildir. Kurduğumuz sistem sayesinde ülkemizdeki sığınmacıların hepsi de tüm şehirlerimizdeki sağlık kurumlarından vatandaşlarımızla aynı şartlarda hizmet alıyor. Bu vesileyle Sağlık Bakanlığımıza, sağlık kurumlarımıza özellikle şahsım ve milletim adına şükranlarımı bildiriyorum." dedi.

Yorumlar (0)