“İlk first lady” Semra Özal, acı gününün yıl dönümünde eşini anlattı: “Zehirlendi” 

Türkiye’ye “first lady” tanımını getiren Semra Özal, 8. Cumhurbaşkanı olan eşi merhum Turgut Özal’ı 28 yıl sonra tekrar anlattı. 

GÜNDEM 17.04.2021, 13:03 17.04.2021, 14:42
“İlk first lady” Semra Özal, acı gününün yıl dönümünde eşini anlattı: “Zehirlendi” 

Ülke genelinde pek çok yeniliği gerçekleştiren 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal, 28. vefat yıl dönümünde anıldı. Merhum Özal’ı, onu hiçbir zaman bırakmayan ve yanından hiç ayrılmayan eşi Semra Özal anlattı. 



“Naif bir insandı, kimseyi kırmadı”

39 senelik evlilik süresince Turgut Özal’ın yalnız kendisine karşı değil Türk halkına karşı da naif biri olduğunu, hiçbir zaman kimseyi kırmadığını belirten eski first lady, “Çocuklar ondan değil benden çekinirdi. O, çok iyi bir yönetici, çok iyi bir eş ve babaydı.” şeklinde konuşmasına başladı.



“Eleştirilere çok açıktı”

“Yazılı ve sözlü medyadaki eleştirilere aldırmaz ve hatta eleştirilere açık yaklaşırdı. Gazete ce dergilerde, hakkında yayınlanan karikatürleri, çizerlerinden orijinal olarak ister ve bunları odasının duvarına asardı. Ben eleştiriler konusunda tereddüt ettiğimde ise beni, ‘Bu eleştirilere aldırma’ şeklinde teselli ederdi.” cümleleri ile Turgut Özal’ın, “çağın ötesinde” bir başbakan olduğunu anlatan Semra Özal, zaman zaman duygularına hakim olamadı.



“Siyaset nankör”

Semra Özal, eşinin siyasete karışmasından duyduğu rahatsızlığı ise şu cümlelerle dile getiriyor: “Siyaset nankör ve bir o kadar da zor. İyi şeyler yaparsanız, gün gelir, inkar edilir. Çocuklarımın ve torunlarımın da siyasete girmesini istemem. Eğer geriye dönebilseydim, eşime, ‘siyasete girme’ derdim.” 




“Yokluğu, büyük bir boşluk bıraktı”

Vefatının üzerinden 28 yıl geçen Turgut Özal’ın yokluğunun büyük bir boşluk bıraktığını ve her geçen gün o boşluğun büyüdüğünü anlatan Semra Özal, duygu dolu şu cümleleri kullandı: “O yokken kendimi boşlukta hissediyorum. Özlemimi anlatmak oldukça zor. Türk halkının büyük kısmı, o siyasetteyken, onun değerini bildi. Kalan kısmı ise Turgut vefat ettikten sonra onun değerini anladı ve sonrasında onu takdir etti. Zaman geçtikçe herkes daha iyi anlıyor olanları. Biraz daha yaşayabilseydi, ülkeye yönelik ilerleme ve gelişme planlarını uygulardı. Oldukça çalışkandı. Geç saatlere kadar çalışır, az uyurdu. Belki de sağlığını kaybetmesinin üzerinde bu durumunun etkisi vardı. Ayrıca yemek yemeyi de çok seven biriydi. Evdeki zararlı yiyecekleri ondan saklardım fakat o bulur ve yerdi.” 



“Hastanede müdahale edilmedi”

Semra Özal, merhum Turgut Özal’ın daha dün gibi hatırladığı son gününü ise şu cümlelerle anlatıyor: “Ben kahvaltı hazırlıyordum ve o da spor yapıyordu. Birden düştü. Görevliler geldi ve hemen kaldırıp araca bindirdiler. Müdahale yapılmadı. Ambulans çağrılmadı. Arabaya götürüldü. Bahçede ambulans vardı ama o göstermelikti, çalışmıyordu ve şoförü yoktu. Arabayla hastaneye götürüldü fakat orada da gereken tedavinin yapıldığını düşünmüyorum. Hatta görevliler hastaneyi arayıp “Özal geliyor” dediklerinde tüm hastane personeli, Turgut’un ziyarete gittiğini sanmış. Ben de araba ile onları takip ettim. Rahatsızlandığında evde bir doktor olmuş olsaydı, o anda müdahale edilseydi sanıyorum ki kurtarılabilirdi. Bir devlet başkanının sağlığını korumaya yönelik önlemler, o dönemde alınmıyordu.”



“Zehirlendi ama kimin verdiğini bilmiyoruz”

Ölümünden seneler sonra “cinayet sebebi ile ölüm” olduğu iddialarını soruşturmak amacıyla otopsi isteyen Semra Özal, eşinin mezarını açtırdığını anlattı. “Ölüm sebebi hakkındaki iddiaların ardından mezarını açtırdık. Tahliller yapıldı ve yıllar sonra bile zehir bulundu. Fakat o zehri kimin, nasıl ve neden verdiğini bilmiyoruz. Konu, bu şekilde kapandı. Anavatan Partisi’nin 1988 senesinde düzenlenen kongresinde de silahlı saldırı gerçekleştirilmişti. O soruşturma kapsamında da bir kişi yakalandı fakat arkası gelmedi. O suikast, bir kişinin yapabileceği bir şey değildi. Turgut Özal, suikast görüntülerini sonrasında defalarca izledi fakat aile arasında bir daha o olaydan bahsetmedi.” cümleleri ile eşine karşı yapılan müdahaleleri aktardı. 

Yorumlar (0)