Erdoğan: ABD ile yeni bir sayfa açmakta kararlıyız

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmesine ilişkin, "ABD ile köklü müttefiklik bağımıza uygun bir şekilde ilişkilerimizde yeni bir sayfa açmakta kararlıyız." diye konuştu.

GÜNDEM 14.11.2019, 08:25
Erdoğan: ABD ile yeni bir sayfa açmakta kararlıyız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'da ortak basın toplantısı düzenledi.

Basın toplantısındaki konuşmasına Donald Trump ve eşi Melania Trump'a misafirperverlikleri için teşekkür ederek başlayan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ile gündemlerinde yer alan konulara ilişkin kapsamlı ve samimi görüşmeler gerçekleştirdiklerini açıkladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye-Amerika ilişkilerinin güçlü ve sağlıklı bir zeminde ilerletilmesi, iş birliğimizin derinleştirilmesi konularında Sayın Trump ile hemfikiriz. Köklü müttefiklik bağımıza uygun bir biçimde ilişkilerimizde yeni bir sayfa açmakta kararlıyız. Sayın Başkan Trump'la millî güvenliğimizi tehdit eden terör oluşumlarıyla mücadele konusunda karşılıklı irademizi teyit ettik. Terör örgütü DEAŞ'a karşı ortak mücadelemizin sürdürülmesinin önemine vurgu yaptık. Bilindiği gibi özellikle Ebubekir El Bağdadi'nin ölümünden sonraki süreçte de bizler gerek cezaevlerinden Suriye tarafında kaçmaya çalışan gerek Türkiye'de şu anda 2 bin 200 civarında DEAŞ'lı terörist elimizde tutuklu veya mahkûmdur." dedi. 

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin 9 Ekim'de başlattığı Barış Pınarı Harekâtı ile terörle mücadelede yeni ve önemli bir adım attığını belirterek, "Türkiye Barış Pınarı Harekâtı'yla bölücü terör örgütü PKK/YPG'nin Suriye'deki ayrılıkçı gündemine ağır darbe vurmuştur. Amerika ile yaptığımız 17 Ekim mutabakatımızla Suriye'de iş birliğimizin geliştirilmesi için önemli bir fırsat yakaladığımızı düşünüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bölücü terör örgütü PKK/YPG'nin bu mutabakatı bozmak için Türk askerlerini ve sivilleri hedef alan provokatif saldırılar düzenlediğini hatırlatarak, son 24 saat içinde terör örgütü tarafından 19 taciz ve saldırı gerçekleştirildiğini açıkladı.

"Mutabakata bağlılığımız devam ediyor"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu ay başında Telabyad'da pazar yerine koydukları bombanın patlaması neticesinde 13 sivil yaşamını yitirdi. Buna rağmen biz Suriye'deki krize kalıcı bir çözüm bulmak için ABD ile olan mutabakatımıza bağlılığımızı sürdürüyoruz." dedi. Erdoğan, terör örgütlerine sempati besleyen birtakım çevrelerin bundan rahatsızlık duyduklarını, dezenformasyonla kamuoyunun algısını bulandırmaya, ilişkileri bozmaya çalıştıklarını örnekleriyle anlattı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sözlerine şu şekilde devam etti:

"Hatta tarihi meseleleri bile çarpıtarak önümüze Türkiye-ABD münasebetlerini dinamitleyecek yeni sorunlar koymaya çalışıyorlar. Temsilciler Meclisi'nde 29 Ekim'de alınan kararların tam da bu amaca hizmet ettiğini, Türk milletini incittiğini ve ilişkilerimize gölge düşürme gayreti güttüğünü sayın Başkan Trump'la paylaştım. 104 yıl önce savaş şartlarında yaşanmış bir meselede karar vericiler siyasetçiler olmamalı, tarihçiler olmalıdır. Bizim bu konuda (Ermeni meselesi) alnımız ak, başımız dik, öz güvenimiz tamdır. Açık söylüyorum Türkiye bu konuda diyalogdan ve özgür tartışma ortamından asla kaçmamaktadır. Bilakis, Ermeni tarafına ortak tarih komisyonu kurulması teklifimiz hâlâ geçerlidir. Biz bütün arşivlerimizi açmış durumdayız, silahlı kuvvetlerimizin 1 milyonu aşkın belgesi mevcuttur arşivlerinde ve her an gelip bunları gezip görebilirler ve araştırmalarını yapabilirler."

Türkiye ve Amerika'nın terör örgütü DEAŞ'ı tamamen bitirmek ve Suriye'ye barış ve istikrar getirmek için birlikte çalışabileceğini vurgulayan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şöyle konuştu:

"Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) bölgedeki bu amacı gerçekleştirebileceği en güvenilir ortağı Türkiye'dir, öyle olmalıdır. Türkiye, terör örgütü DEAŞ'la göğüs göğüse mücadele eden ve bu uğurda şehitler veren tek NATO müttefikidir. Bugüne kadar 7 bin 680 yabancı terörist savaşçı yakaladık ve ülkelerine geri gönderdik. DEAŞ'la bağlantılı olabileceğini değerlendirdiğimiz yaklaşık 77 bin kişiye de Türkiye'ye giriş yasağı koyduk. Şu an hapishanelerimizde 40 farklı ülke vatandaşı 1216 DEAŞ mensubu var. Bölücü terör örgütü PKK/YPG'nin elindeki kamplardan kaçarak Türkiye'nin kontrolündeki bölgeye geçen aralarında kadınların ve çocukların da bulunduğu 287 kişiyi yakaladık.

Şahsımı yayınlarında manşet yaparak hedef gösteren sadece Türkiye'de 304 vatandaşımızın ölümüne yol açan DEAŞ terör örgütüyle mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Yabancı terörist savaşçıların kaynak ülkeler tarafından alınması da büyük önem arz ediyor. Avrupa'dakiler başta olmak üzere kaynak ülkelerini geri kabule ikna etme konusunda sayın Trump'la ortak anlayışa sahibiz."

"4 milyonun üzerinde sığınmacıya ev sahipliği yapıyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin Suriye ile 911 kilometre uzunluğunda sınırı bulunduğunu anımsatarak, "Suriye'de yaklaşık 9 yıl önce çatışmalar başladığında hadiselerden en fazla etkilenen Türkiye oldu. Hâlihazırda 3 milyon 650 bini Suriyeli daha çok Arap, Ezidi, Keldani olmak üzere, bunun yanında 350 bini de Kürtlerden oluşan 4 milyonu aşkın Suriyeli sığınmacıya ev sahipliği yapıyoruz. Bu insanlar için bütçemizden şu ana kadar 40 milyar doların üzerinde harcama yaptık. Avrupa ise bize şu ana kadar söz verdiği hâlde ne yazık ki 3 milyar avro gibi bir desteği STK'larımıza sağladı." dedi.

Erdoğan, aynı şekilde Suriye toprakları içinde yaşayan 3 milyon insana da düzenli olarak insani yardım gönderdiklerini belirterek, şöyle dedi:

"2015 senesindeki G20 Antalya Zirvesi'nde yaptığım güvenli bölge oluşturma çağrısı zamanında hayata geçmediği için 10 binlerce masum insan yaşamını yitirdi. Bu sorunun ilanihaye böyle devam etmesi asla mümkün değildir. Daha önce Fırat Kalkanı Harekâtı ve Zeytin Dalı Harekâtı ile 4 bin kilometrekarelik alanı terörden temizlemiştik. Sayın Başkan Trump'ın da güvenli bölge ilanı talebine aynen katılıyorum, bunu gerçekleştirmemizin çok çok önemli olduğuna da inanıyorum. Daha önce Fırat Kalkanı Harekâtı dedim, Zeytin Dalı Harekâtı dedim. 365 bin Suriyeli'nin kendi topraklarına geri dönüşünü sağladık Cerablus'ta."

Barış Pınarı Harekâtı 

Barış Pınarı Harekâtı'yla güvenli hâle getirdikleri şehir ve köylere de geri dönüşlerin başladığını vurgulayan Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Hazırladığımız ve sayın Donald Trump'la paylaştığımız özellikle plan-projeyi BM (Birleşmiş Milletler) ve uluslararası toplumun da desteğiyle hayata geçirebilirsek önümüzdeki dönemde geri dönenlerin sayısı daha da artacaktır. Hedefimiz ilk güvenli bölgeye (20 mil derinliğinde olan, Irak sınırından Cerablus'a kadar olan bölge) 1 milyon insan yerleştirilebilir. Rakka ve Deyrizor bölgesine de 1 milyon yerleştirilmesi durumunda bu rakam 2 milyona ulaşmış olur." değerlendirmesinde bulundu.

Terör örgütü FETÖ ile mücadele

Hain FETÖ'nün Türkiye'nin anayasal düzenini bir darbe girişimiyle ortadan kaldırmaya kalkışmış ancak başarılı olamamış bir terör örgütü olduğunun altını çizen Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "251 insanımızı katleden, 2 bin 193 insanımızı yaralayan FETÖ'cü teröristler, parlamentomuzu havadan bombalama cüretini dahi gösterebilmişlerdir. Görüşmelerimizde tabii FETÖ'nün ABD'deki (Amerika Birleşik Devletleri) mevcudiyetinin sona erdirilmesi yönündeki talebimizi ve beklentilerimizi bir kez daha vurguluyoruz." diye konuştu.

Ticari ilişkiler

ABD Başkanı Donald Trump ile ortaya koydukları 100 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefine en kısa sürede nasıl erişebileceklerini de ele aldıklarını anlatan Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siyasi meseleler ile ticari konuların birbirine karıştırılmaması gerektiğine de inanıyoruz. 100 milyar dolar hedefimiz bağlamında Ticaret Bakanlarımızın çalışmaları sürüyor. Temennimiz ve arzumuz bu hedefe ulaşmayı zorlaştıracak adımlardan imtina edilmesidir." dedi. 

Askerî ilişkiler

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, savunma sanayi alanındaki ilişkiler konusunun da gündemlerinde yer aldığını belirterek, şöyle konuştu:

"S-400 füze savunma sistemi ve F-35 programı başta olmak üzere bu alanda karşılaştığımız sınamaların üstesinden ancak diyalogla gelebiliriz. Değerli dostum Donald Trump, Türkiye'nin Patriotlar konusunda maruz kaldığı haksızlıkları Osaka'da bizzat kendileri gayet güzel, açık bir şekilde ifade etmiştir. Sayın Trump'a şayet istenilen şartlarda teklif verilmesi hâlinde Patriot satın alabileceğimizi tekrar söyledim ve söylüyorum. Türkiye olarak Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Kongresi'yle de yapıcı bir diyalogla angajmanımızı sürdürmeye hazır olduğumuzu sayın Başkan Trump'la paylaştım."

Gerçekleştirdikleri görüşmelerin hayırlı sonuçlar doğurmasını temenni eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başkan Trump'a daveti ve misafirperverlikleri için teşekkürlerini sundu.

Suriye'deki Hristiyanlar...

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin Suriye'deki Hristiyan'ları koruyacağına dair güvence verip veremeyeceğine ilişkin bir soruya karşı şu cevabı verdi:
"Keldani, Ezidi ve Hristiyanlar noktasında da bizim özel gayretimiz, çalışmamız var. Gerek Suriye tarafında kalan ve ibadethaneleri bile yıkılmış durumda olanların biz ibadethanelerini de yeniden restore etmek suretiyle o insanların kendi ibadethanelerinde ibadetlerini yapma fırsatını da onlara biz hazırlamış vaziyetteyiz. Şu anda Keldani, Ezidi, Arami, Hristiyan bütün bunlardan bizim tarafımıza geçmiş olanlar zaten herhangi bir sıkıntı yaşamıyor fakat Suriye tarafında kalanlarla ilgili de onların oradaki imkânlarını mümkün olduğunca daha özel bir şartta hallediyoruz. Onlara da yiyecek, giyecek, ilaç vesaire, onları da götürüyoruz."

FETÖ konusunda gelişme var mı?

İkili görüşmede Türkiye-ABD ilişkileri adına FETÖ konusunda bir gelişme olup olmadığına ilişkin bir soruya ise Erdoğan şu yanıtı verdi:

"Birçok belgeleri özellikle bu seyahatimizde de kendilerine takdim ettik. Bu belgeler ışığında da Feto (Fetullah Gülen) bizim için bir terörist başıdır. Zira bizim 251 vatandaşımız şehit olmuştur, devlete bir darbe yapılmıştır. 2 bin 193 vatandaşımız yaralanmış ve gazi olmuştur. Bütün bu olayların faili olan bir teröristin (Fetullah Gülen) Amerika'da 400 dönüm bir arazide yaşayarak, oradan dünyadaki diğer yerleri idare etmesi gerçekten kabul edilebilir bir durum değildir. Şimdi seyahatimizde yeni belgeleri ayrıca getirdik. Bu belgeleri de kendilerine takdim edeceğiz. Temenni ederim bu belgeler ışığında herhalde bizden nasıl teröristler istendiği zaman biz veriyorsak onlar da bu teröristi (Fetullah Gülen) bize verirler."

"Mektupları ve Mazlum Kobani ile ilgili CIA raporlarını Sayın Başkan'a iade ettim"

ABD Başkanı Donald Trump'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a gönderdiği kaydedilen mektuba yönelik bir soru üzerine Erdoğan, şöyle konuştu:

"Tabii bu mektupları bugün Sayın Trump'a ben iade ettim ve özellikle de kod adı Mazlum Kobani olan Ferhat Abdi Şahin denilen bu teröristin Amerika gibi bir ülkenin başkanı tarafından muhatap alınmasını üzüntüyle tabii ki karşıladım ve Ferhat Abdi Şahin denilen yüzlerce insanımızın öldürülmesine sebep olan bir teröristtir ve şu anda cezaevinde olan Apo'nun da 'manevi oğlum' dediği bir teröristtir. Böyle birisinin bizim stratejik ortağımız tabii ABD tarafından bu şekilde karşılanması doğrusu bizi üzmüştür. Aynı şekilde tabii bu şahıs Rusya tarafından da yine bu şekilde karşılanmıştır. Bunları anlamakta dünyadaki terörizmle mücadelede zora giriyoruz. Eğer biz terörizmle sağlıklı bir mücadele vereceksek bu konuda çok daha hassasiyet içerisinde olmamız gerekiyor. Bugün bize yarın bir başkasına. O bakımdan bu konudaki hassasiyetimiz sürüyor. Bunlarla ilgili de belgeleri kendilerine verdim. Hatta CIA teşkilatının bu adamın (Mazlum Kobani) terörist olduğuna dair vermiş olduğu belgeyi de ben yine kendilerine bugün takdim ettim. Çünkü CIA de bunun bir terörist olduğunu belgelemiş ve bu belgeleri bize de aktardılar ve biz de bunu ayrıca bugün Sayın Başkan Trump'a aynen takdim ettik. Gelen mektubu da yine aynı şekilde kendilerine iade ettik."

"Eğer bugün mücadele vermezseniz, bedelini yarın çok ağır ödersiniz"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Neden Suriye'deki Kürtlerle müzakerede bulunmuyorsunuz Irak'taki gibi?" sorusuna ise şu cevabı verdi:

"Bir şeyi birbirinden ayırt etmemiz lazım. Bizim Kürtlerle bir sorunumuz yok. Bizim terör örgütleriyle sorunumuz var. Kürtlerin içinden çıkan bir kısım teröristler. Kim bunlar? YPG/PYD ki bunlar PKK'nın Suriye'deki uzantılarıdır. Nasıl ki Kuzey Irak'taki Kürt kardeşlerimizle bizim münasebetlerimiz gayet iyiyse Kuzey Suriye'deki Kürt kardeşlerimizle de bizim münasebetlerimiz gayet iyi. Beşşar Esed'in Kuzey Suriye'deki Kürtleri kabul etmediği dönemde ben o zaman Beşşar Esed'e 'Yanlış yapıyorsun, pasaportlarını ver' demişimdir. Benim böyle bir konumum var. İki, çok daha önemlisi, şu anda bilmeni isterim (muhabire diyor) Parlamentoda benim partimin 50'yi aşkın Kürt milletvekili var. Yani bizim Kürtlerle hiçbir sorunumuz yok. Bizim sorunumuz teröristlerle. Herhalde teröristlere sizler de sahip çıkmazsınız. Kim olursa olsun. Bunda ayrım yapmayacağız. Bizim mücadelemiz dediğim gibi tamamen teröristlerledir. Çünkü teröristin ırkı, milleti, dini, vatanı olmaz. Terörist teröristtir. Eğer mücadeleyi vermezseniz, bedelini yarın çok ağır ödersiniz."

Yorumlar (0)