Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: Bize bakıp kimse Müslümanlıktan soğumasın

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş Ramazan ayı etkinlikleri kapsamında Hollanda’da katıldığı Hollanda Diyanet Vakfı (HDV) Ahi Evran Camisi'nin açılış töreninde açıklamalarda bulundu. Camilerin eğitim merkezi olarak da kullanılabileceğini vurgulayan Erbaş Müslümanların İslam dinini en iyi şekilde yaşayarak komşuların İslam dinine heveslenmesini sağlaması gerektiğini söyledi. Erbaş ayrıca “Bize bakıp da İslam dininden soğurlarsa biz bunun vebalini taşıyamayız.” ifadelerine yer verdi.

GÜNDEM 26.04.2022, 10:08 26.04.2022, 17:45
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: Bize bakıp kimse Müslümanlıktan soğumasın

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş Ramazan etkinlikleri kapsamında yurt dışında gerçekleştirdiği Müslüman Türk topluluklarını ziyaret programlarına devam ediyor. Erbaş son olarak Hollanda’nın Lahey şehrinde bulunan ve inşası tamamlanan Hollanda Diyanet Vakfı (HDV) Ahi Evran Camisi'nin açılış törenine katıldı.

Camiler eğitim merkezi olarak da kullanılabilir

Açılış konuşmasında Ramazan ayında en hayırlı merasimlerden birini gerçekleştirdiklerini hatırlatan Erbaş “Camiler şehirlerin kalbi, camiler Cenabıhakk'ın beytullahının ve Peygamber Efendimizin Medine'deki Mescid-i Nebevi'sinin şubeleridir.” ifadelerini kullandı. Camilerin sadece namaz kılmak için değil eğitim merkezi olarak da kullanılabileceğini vurgulayan Erbaş açılışı yapılan caminin uzun yıllar hizmet vermesini ve ezan sesinin kıyamete kadar hiç dinmemesini diledi. Açılış konuşmalarının ardından kurdele kesilerek resmi açılış gerçekleştirildi.

Camilerimizi bilimle, eğitimle, irfanla, hikmetle değerlendirmeliyiz

Açılış gerçekleştirildikten sonra Diyanet İşleri Bakanı Erbaş, Hollanda Diyanet Vakfı tarafından organize edilen iftar programına karılarak gurbetçi vatandaşlarla ve HDV şube başkanları ile bir araya geldi. HDV Ahi Evran Camisi konferans salonunda gerçekleştirilen iftar programına katılan Erbaş daha sonra gurbetçi vatandaşların Ramazan ayını kutladı. Müslümanlığı kötü şeylere üzülen ve iyi şeylere sevinen kimse olarak niteleyen Erbaş sözlerine şu şekilde devam etti:

Şu ana kadar olduğu gibi camilerimizi bilimle, eğitimle, irfanla, hikmetle değerlendirmeliyiz. Çünkü bizim dinimiz, bilgi, hikmet, ilim ve irfan dinidir. Bizim dinimizin en önemli iki kaynağından biri Kur'an-ı Kerim, diğeri ise sünnet-i seniyedir.

“Bize bakıp da İslam dininden soğurlarsa biz bunun vebalini taşıyamayız”

Biz Müslümanlar olarak gayrimüslim insanlarla komşuluk yapıyoruz. Medine şehrinde Peygamber Efendimiz aleyhissalatü vesselam gayrimüslimlerle birlikte yaşamıştı. Bunun hukukunu orada oluşturdu. Medine Sözleşmesi bu hukukun dünyadaki prototipi gibidir. Bizler bugün dinimizi o kadar güzel yaşamalıyız ki bize bakan komşularımız İslam dinin heves etsin. Bize bakıp da İslam dininden soğurlarsa biz bunun vebalini taşıyamayız.

“İslam yeryüzüne gelmiş en büyük nimettir”

İslam’ın dünyaya gönderilmiş en büyük nimet olduğunun altını çizen Erbaş sözlerine şu şekilde devam etti:

İslam Hazreti Adem'den Hazreti Muhammed Mustafa Efendimize kadar bütün peygamberlerin getirdiği dinin ortak adıdır. Rabb'imiz İslam'ın en büyük nimet olduğunu ayet-i kerimesinde 'Ben üzerinizdeki nimetimi tamamladım.' buyuruyor. Buradaki nimetin adı İslam'dır.

Yorumlar (0)