Dışişleri: Teröristlerden temizlenene kadar çıkmayacağız!

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, aylık değerlendirme toplantısının ardından gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Aksoy, Suriye'de verilen taahhütlerin yerine getirilmemesi durumunda Barış Pınarı Harekâtı'nı başlatma hakkının saklı tutulduğunu bildirdi.

Teröristlerden temizlenene kadar Suriye'den çıkılmayacağını kaydeden Aksoy, "Bugüne kadar Suriye'de terörden temizlediğimiz bölgelere 370 bin Suriyeli gönüllü geri döndü. Bağdadi'nin ele geçirilmesinde anahtar rol oynadık." ifadelerini kullandı. 

"Her egemen devletin anlaşma yapma yetkisi var"

Aksoy, Türkiye ile Libya arasında Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası'nın imzalanmasının ardından Yunanistan'ın Libya Büyükelçisi Muhammed Yunus Menfi'yi sınır dışı etme kararı almasına değindi. 

Uluslararası hukuka göre her egemen devletin anlaşma yapma yetkisinin bulunduğunu kaydeden Aksoy, "Libya da egemen bir devlet. Ulusal mutabakat hükümeti de ülkenin Birleşmiş Milletler tarafından tanınan tek meşru hükümeti. Her egemen devlet gibi anlaşma yapabilme yetkisine sahip. Yunanistan'ın hangi nedenlerle Libya Büyükelçisini istenmeyen adam ilan ettiğini bilemiyorum. Ama bunu diplomatik teamüllerle bağdaştırmıyorum. Pek uygun gözükmüyor." dedi. 

"Savunma planlarının sızdırılması gizlilik ihlâlidir"

Aksoy, İngiltere'nin başkenti Londra'da gerçekleştirilen NATO Zirvesi'nin Türkiye adına kötü sonuçlanmadığını belirtti. Barış Pınarı Harekâtı'nın terör örgütlerini destekleyenlere iyi bir yanıt niteliğinde olduğunu kaydeden Aksoy, "NATO savunma planları gizlilik derecesine sahiptir. Bu planların sızdırılması da ciddi gizlilik ihlalidir. Bunu sızdıranların en kısa zamanda bulunmalarını diliyoruz. İki temel yanlışı düzeltmek isterim. Birincisi; Baltıkların savunma planlarının bulunmadığı ve bu bölgelerin savunmasız kaldığıyla alakalı. Bunlar tamamen yanlış, gerçek değil. Zira NATO'nun her duruma göre ihtimal planları mevcuttur. Bu evvelden de böyleydi, bundan sonra da olacak. İkinci yanlış ise; blokaj, rezerv, veto gibi kelimeler. Müttefikler birbirlerini veto etmezler. Fikir ayrılıkları tabii ki olabilir ancak bunlar tartışılır ve aşılmasına dönük adımlar atılır. Nitekim ‘Londra Liderler Toplantısı'nda da bu sorun aşıldı." diye konuştu.

"Türkiye'nin NATO'da kaybettiği haberleri gerçeği yansıtmıyor"

Türkiye'nin herhangi bir müttefikin savunma planlarına dönük bir tasarrufunun olmadığını kaydeden Aksoy, "Ayrıca Baltıklı liderlerin demeçlerine de bakarsanız onlar da ülkemiz hakkında övgü dolu kelimeler kullanıyorlar. Litvanya Dışişleri Bakanı da sosyal medyada paylaşım yaptı bu konuda. Biz Türkiye olarak ittifakı doğu ve güney kanadı olarak ayırmak istemiyoruz. Güvenlik bir bütündür ve 360 derece temelinde gözetilmesi gerekir. 'Türkiye NATO'dan hiçbir şey kazanmadı, Liderler Toplantısı'nda kaybetti' diye haberler var. Bunlar da gerçeği yansıtmıyor." ifadelerini kullandı.

"Terörizmi en büyük tehdit olarak görüyorlar"

Aksoy, bundan 4-5 yıl önce NATO'nun gündeminde terörizm konusunun hiçbir şekilde yer almadığını hatırlatarak, "Gündemde böyle bir konu yoktu. Hatta çoğu müttefik bu konunun NATO'nun gündemine girmesini istemiyordu. Büyük ölçüde ülkemizin gayretleriyle terörizm NATO'nun gündemine girdi. Hatta müttefikler terörizmi, NATO'nun karşısındaki en büyük tehdit olarak görüyorlar. Londra Bildirisi'nde, ‘Terörizm hepimiz için tehdit olmaya devam ediyor' ifadesi yer alıyor." dedi. 

"YPG'nin PKK'nın uzantısı olduğunu anlattık"

PYD/YPG'nin bir terör örgütü olduğunu vurgulayan Aksoy, "Bunu hepimiz biliyoruz. PYD/YPG'nin PKK'nın Suriye'de uzantısı olduğunu da sıkılmadan tüm müttefiklerimize anlattık, anlatmaya da devam edeceğiz. İyi terörist, kötü terörist ayrımı olamaz. Dar siyasi hesaplarla yanlış adımlar atılmaması gerekiyor. PYD/YPG'ye kol kanat gerenler ‘Barış Pınarı Harekatı'yla büyük bir hüsrana uğradı. Esasen, bütün yaygara da bundan kopuyor." açıklamalarında bulundu.