Dışişleri'nden KKTC bayrağının yakılmasına tepki!

Dışişleri Bakanlığı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) bayrağının Rumlar tarafından yakılmasına ilişkin yazılı açıklamada bulundu. 

Bakanlık tarafından yapılan yazılı açıklamada, KKTC'nin 36'ncı kuruluş yıl dönümünde Kıbrıs Rum tarafında KKTC bayrağının yakılmasının kınandığına dikkat çekildi.

KKTC makamlarının bu konudaki açıklamalarına tam destek verildiği belirtilen açıklamada, "Kıbrıs Rum yetkililerden bu nefret eylemini kınayan hiçbir açıklama yapılmamış ve faillerinin soruşturulmamış olması, bu eylemin resmi olarak desteklendiğine de işaret etmektedir." ifadesine yer verildi.

Açıklamada, ayrıca Kıbrıs Türklerine yönelik nefreti körükleyen açıklamalar yapan Kıbrıs Rum Yönetiminin ve Yunan makamlarının da sorumlu olduğuna inanıldığı belirtildi.

Uluslararası topluma çağrıda bulunan bakanlık, "Kıbrıs Rum tarafı ve Yunanistan'ın, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri’nin son raporunda da işaret edilen, Ada’daki gerginlik ortamını daha da kötüleştiren söylemlerden kaçınmaya davet edilmelerini bekliyoruz." ifadesini kullandı. 

Ne olmuştu?

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) kuruluşunun 36’ncı yıl dönümünde Rum tarafında eylemler düzenlenmişti.

Güney Lefkoşa'daki Ledra Caddesi'nde bir araya gelen Rumlar, Türkler aleyhine sloganlar atmışlardı. Eylem sırasında Yunan bayraklarının taşındığı fark edilmişti. Türklere karşı ırkçı eylemleriyle öne çıkan ELAM da harekete destek vermişti. 

Eylemde konuşan Yiannis Lapithios isimli Rum, ordular ve yabancı müdahaleler olmadan barışçıl ve herkesin ulaşabileceği bir Kıbrıs istediklerini belirtmişti. 

KKTC'den tepki gelmişti

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), Rumların bayrak yakma eylemine sert tepki göstermişti. 

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, şunları söylemişti:

"Rum tarafında ELAM mensuplarınca KKTC bayrağının yakılmasıyla ilgili olarak az önce Polis Genel Müdürümüz ve Başsavcımız ile görüştüm. Birleşmiş Milletler ile de istişare ederek görüntülerden kimlik tespiti yapıp gereken tedbiri alacağız. Kendinden farklı olanın bayrak ve benzeri sembollerine ve değerlerine saygı duymayanlar medeniyetten nasibini almamış olanlardır."

"Bayrağımız gönderden inmeyecektir"

KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Hasan Taçoy, "Kıbrıs’ta, halkların değerlerine saygısızlık yaparak, bir amaç elde edeceğini umanlar, unutmasın ki Kıbrıs Türk halkı buna asla geçit vermeyecektir. Bayrağımız, gönderden inmeyecektir." ifadelerini kullanmıştı. 

"Doğru olan nefret yükünden kurtulmaktır"

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da bayrak yakma eylemine sert tepki gösterenler arasında yer almıştı.

Yazılı açıklamada bulunan Akıncı, şu ifadeleri kullanmıştı:

"Güney Kıbrıs'ta ırkçı, faşist ELAM’cılar tarafından KKTC bayrağı yakılmasını kınıyorum.

Yazılı açıklama yapan Cumhurbaşkanı Akıncı, "Güney Kıbrıs'ta ırkçı, faşist ELAM’cılar tarafından KKTC bayrağı yakılmasını kınıyorum. Kıbrıs'ın eşit ortağı Kıbrıslı Türklere ve sembollerine tahammülü ve saygısı olmayan bu örgütün sık sık tekrarladığı yanlışlarına bir yenisi daha eklenmiştir. Nefret söylemini aşarak nefret eylemine geçen ELAM’ın siyaseten beslendiği düşmanlığa hizmet ettiği açıktır.

Kıbrıs'ın geçmişini acılarla dolduran böylesi nefret ve şiddet eylemlerinden hala ders çıkarılmaması endişe vericidir. Ada'mızın ihtiyacı gencecik insanların yürekleriyle zihinlerini nefretle doldurmak değildir. Nefret hem Kıbrıs hem de insanlık için ağır bir yüktür. Doğru olan, nefret yükünü çoğaltmak değil, o yükten bir an önce kurtulmaktır.

Akdoğan'daki ilkokuldan Türk bayrağını alıp kaçan Rum çocuğun ailesinin, çocuklarının yanlışını anlayıp pişman olduğunu belirterek Kıbrıs Türk halkından özür dileyerek yapılan yanlışa karşı attıkları doğru adım, örnek alınması gereken bir davranıştı. ELAM faşistlerinin bu yanlış davranışına karşı doğru seslerin öncelikle Rum toplumundan çıkmasını beklediğimizi belirtmek isterim.

Toplumların ortak değer ve sembollerine saygının esas olacağı bir Kıbrıs için, nefret söylemi ve nefret eylemlerine yer olmamalıdır. Bunun için ihtiyaç kötü örnekler değil, doğru ve iyi örneklerdir."