Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın: Sahadaki gelişmeleri yakından takip ediyoruz

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, açıklama yaptı. Kalın, birçok konuda açıklamada bulunurken Barış Pınarı kapsamında sahadaki gelişmelerin yakından takip edildiğini kaydetti.

GÜNDEM 11.12.2019, 19:28 11.12.2019, 20:09
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın: Sahadaki gelişmeleri yakından takip ediyoruz

Kalın'ın açıklamalarının satır başları şöyle:

  • Uluslararası düzeyde devam eden temaslarda önümüzdeki hafta Cenevre'de mülteci krizi konuşulacak.
  • Suriye toplantısının ikincisi Şubat'ta İstanbul'da olacak.
  • Bütçe görüşmeleri devam ediyor. Yükseliş trendinin memnuniyet verdiğini ifade etmeliyim. Güven endeksleri yukarı doğru hareketlenmiş durumda. Turizm gelirleri de giderek artıyor. 50 milyon turist hedefi artık çok uzak değil.
  • Cumhurbaşkanımızın birazdan Putin ile telefon görüşmesi olacak.
  • Yarın Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Ödülleri dağıtılacak.
  • Suriye ve Libya'ya yaşanan gelişmeler önemli başlıklar oluşturuyor. Barış Pınarı'ndan sonra yaptığımız iki önemli anlaşma var.
  • Sahadaki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Teröristlerin sınırımızdan tamamen uzaklaştırılması, güvenli bölge için çalışmalarımız devam ediyor. Eş zamanlı olarak mültecilerin evlerine güvenli şekilde dönmesi için ilgili kurumlar ile detaylı çalışmalar sürüyor. Güvenli, gönüllü ve onurlu şekilde dönecekleri bir çalışma yapıyoruz.
  • Mültecilerin dönüşü, BM'nin belirlediği üç ana kritere göre olacak. Güvenli, gönüllü ve onurlu bir şekilde dönüşler sağlanacak.
  • Biraz sonra, 19:30-20:00 saatleri arasında, Cumhurbaşkanımızın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile telefon görüşmesi olacak Suriye' deki gelişmeleri Fırat'ın doğusundaki gelişmeleri, hem de İdlib'deki son durumu Cumhurbaşkanımız detaylı bir şekilde ele alacak. Libya'daki gelişmeler önem arz ediyor. Bu konuları da Sayın Putin ile görüşecekler.
  • İran ve Rusya tarafına gerekli telkinleri yaptık. Nihai olarak Suriye'de çözüm bir siyasi geçiş ile gerçekleşecek.

Feyzullah Kıyıklı'nın Davutoğlu ve Babacan'ı ziyareti üzerine gelen soruya;

  • Cumhurbaşkanımızın bu yönde bir görevlendirmesi söz konusu olmamıştır. Kendi girişimleridir.

Cumhurbaşkanı'nın mal varlığı tartışması üzerine;

  • Cumhurbaşkanımızın mal varlığı, mal beyanı bellidir.

F-35 konusunda;

  • Cumhurbaşkanımızın Trump ile görüşmesi oldu. Bu konu detaylı gündeme gelmedi. Biz teklifimizi yineledik. Tek taraflı olarak bizi F-35 programından çıkaracak bir durumun olmadığı kanaatindeyiz.
  • Batı ittifakı içindeki dostlarımıza kapıyı kapatmıyoruz. Sanayii kaynaklarımızı çeşitlendirmek zorundayız.

Çakarlı araç konusunda;

  • Meclis'ten geçen yasa henüz Cumhurbaşkanımızın önüne gelmedi, son karar kendilerinindir. Çakar kullanımı ile ilgili yeni bir uygulama başladı. 50'ye 1 oranda çakar kullanımı düşmüş oldu. Çok sıkı denetimler uygulanıyor. Devlet prosedüründeki ilk 29 çakar kullanımına sahiptir. Bu bir izindir, ama teşvik değildir. 

Doğa Koleji konusunda;

  • Milli Eğitim Bakanlığı ile de görüştüm. kendileri atılacak adımları açıklarlar. Özel okulların da tabi olduğu bazı idari-mali kurallar var. Bu kurallara uyduğu sürece, denetlenmek suretiyle eğitim veriyorlar. MEB'in ilk önceliği öğrencilerin mağdur olmayacağı formülü üretmektir. Milli Eğitim Bakanlığımızın bir çalışması var. Bakanlık bu konuyu çok yakından takip ediyor. Umarım bu dar boğazdan çıkarlar, mali sorunlarını çözerler ve çocuklarımız ve velilerimiz mağdur olmazlar.

S-400 konusunda;

  • Kongre'deki süreci takip ediyoruz. Kongreden bu yasa tasarısı geçse de geçmese de bu süreç devam edecek. Bu tasarı daha sonra Başkan'ın önüne geçecek. Önümüzde daha bir süreç var. Trump'ın bir iyi niyet içerisinde olduğunu biliyoruz. Kendisi de ifade etti. Kongre'den geçmiş bir yasa olduğu için onun da eli kolu bağlı, bunu anlayabiliyoruz. Yaptırım yasasındaki 12 maddeden hangilerini seçeceği Başkan'ın elinde. Kongre üyelerinin gözlerini ve kulaklarını gerçeklere kapattığı anlaşılıyor. Bu konunun olup bitmiş olduğunu söylüyorlar. Bizim bunu kabullenmemiz mümkün değil.

Libya'ya asker gönderilecek mi?

  • 27 Kasım'da İstanbul'da iki anlaşma yapıldı. Deniz yetki alanları tartışması yeni bir anlaşma. İki ülkenin bu konuda karşılıklı anlaşma yapmasını, başka ülkelerin tartışması kabul edilebilir değil. Aynı denize sahip olan ülkeler anlaşmalar yapabilirler. Akdeniz'in bir barış denizi haline gelmesi için tüm taraflarla anlaşma yapabileceğimizi söyledik. Tek istisnası Güney Kıbrıs, resmî olarak onları tanımıyoruz. İkinci anlaşma daha 2011 ya da 2012'de yapılan anlaşmanın güncellenmiş, kapsamı genişlemiş halidir. Libya böyle bir talepte bulunursa anlaşmanın içinde vardır. Umarım buna mecbur kalmazlar. İçerideki çatışmalar sona erer. Böyle bir talep olursa diye Cumhurbaşkanımız atıfta bulundu.
Yorumlar (0)