Erdoğan, "Katil sürüleri" diyerek duyurdu! "Temizleyene kadar durmayacağız"

13. Büyükelçiler Konferansı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, burada "Tahıl koridoru mutabakatının uygulamaya alınmasını temin ettik. Böylece gıda krizinin kapıda olduğu bir süreçte dünya arz güvenliğine katkı sağladık" açıklamasını yaptı. Ayrıca son günlerin gündem maddelerinden biri olan olası sınır ötesi operasyonuna yönelik açıklamalar da yapan Erdoğan, "Katil sürülerini bölgeden temizleyene kadar durmayacağız." mesajını verdi.

GÜNDEM 08.08.2022, 16:21 08.08.2022, 16:37
Erdoğan, "Katil sürüleri" diyerek duyurdu! "Temizleyene kadar durmayacağız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 13. Büyükelçiler Konferansı sebebiyle Çankaya Köşkü'nde açıklamalarda bulundu.

"Bedel ödemiş bir ülkeyiz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:

“İki yıl aranın ardından sizleri tekrar Cumhurbaşkanlığında ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Büyükelçiler Konferansı'nın ve burada gerçekleştirilecek olan istişarelerin ülkemiz, milletimiz ve hariciye teşkilatımız için hayırlı olmasını diliyorum. Dışişleri Bakanımın şahsında konferansın gerçekleşmesinde emeği olan, değerli fikirleriyle programa katkı veren herkesi tebrik ediyorum. Dünyanın dört bir yanında görev yapan ve devletimizi gururla temsil eden büyükelçilerimizin teklif, tespit ve değerlendirmelerinin son derece değerli olduğuna inanıyorum. Bu süreçte sizlerden açık yüreklilikle görüş ve kanaatlerinizi paylaşmanızı bilhassa rica ediyorum. İlk defa 2008 yılında gerçekleştirmiş olduğumuz Büyükelçiler Konferansı'nın kıymeti, aradan geçen 14 senelik süre için çok daha iyi anlaşılıyor. Her sene küresel diplomasinin resminin çekildiği konferans sayesinde hem geçmiş senelerin muhasebesini yapıyor hem de Türkiye’nin fırsatlar ve tehditler karşısında daha hazırlıklı olmasına imkan tanıyoruz.

Büyükelçilerimizin kendi aralarında bilgi ve tecrübe paylaşımına fırsat tanıyan devletimizin diğer kurumlarıyla koordinasyonunu artıran söz konusu konferansın idari yapımızda kritik bir ihtiyacı giderdiğini anlıyoruz. 2023 ve sonrasında müşfik ve akil Türk diplomasisi temasıyla yapılan 13. Büyükelçiler Konferansı'nın, daha öncekiler gibi ufuk açıcı, verimli tartışmalara zemin teşkil edeceğine inanıyorum. Bir yandan özellikle küresel ölçekte ve bölgemizde yaşanan kritik gelişmeler göz önüne alındığında içerikli ve samimi fikir teatisine olan ihtiyacımız görülmektedir. Merhum Cengiz Aytmatov'un sözleriyle bir günü bir asra bedel olan bu süreçlerde en küçük bir ihmalin ve hatanın sonuçları çok daha ağır olacaktır. Bunu engellemek ise yalnızca iş birliği ruhu ve istişare kültürünün içselleştirilerek bakanlıklarımız arasında kuvvetlendirilmesiyle mümkündür. Bürokratik oligarşinin simgelerinden biri olan kurumsal taassubun geçmiş dönemde ülkemize yüklediği faturaları buradaki herkes gayet iyi biliyor. Türkiye yalnızca devlet organlarındaki eşgüdüm eksikliğinin değil, çekişmenin, güç savaşının, rekabetin ve hatta çatışmanın bedelini ödemiş bir devlettir."

"Devletin içine sızan örgütlerden, menfaat gruplarına kadar pek çok karanlık odakla mücadele ettik”

Erdoğan’ın açıklamalarının devamı şu şekilde: 

“İlk göreve geldiğimiz zaman bu problemle ne yazık ki biz de birçok kez yüzleştik. Kendini milletten, milletin sorumluluk ve yetki verdiği siyasi iradeden üstün olarak gören elitist zihniyetin engellemeleriyle uğraşmak zorunda kaldık. Devlete sızmış olan örgütlerden çeşit çeşit menfaat gruplarına kadar pek çok karanlık odakla bu süreçte karşılaştık, bunlarla mücadele ettik. 27 Nisan bildirisinden 7 Şubat MİT krizine, 17-25 Aralık’tan 252 vatan evladının şehit düştüğü 15 Temmuz kanlı darbe girişimine kadar devletin içine çöreklenmiş olan bu yapıların hedefi olduk. Milletimizin kuvvetli desteği ve demokratik zeminde gerçekleştirdiğimiz kararlı mücadele vesilesiyle hamdolsun bütün saldırıları boşa çıkardık. Milletine ve devletine bağlı, vatanperver bürokratlarımızın da gayretleriyle tarihi önemde yatırımlar, hizmetler ve eserleri ülkemize kazandırdık.”

"Türkiye, son yüzyılın en büyük sağlık krizini başarılı bir şekilde yöneten ülkelerden biri oldu"

Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçerek ülkemize, diplomatik, siyasi ve ekonomik olarak bedel ödeten vesayetçi yaklaşımları tam anlamıyla rafa kaldırdık. Yönetimde çift başlılığı ortadan kaldıran, karar alma süreçlerini hızlandıran söz konusu bu sistemin bilhassa avantajlarını salgın sürecinde bizzat gözlemleme fırsatı bulduk. Türkiye son yüzyılın en büyük sağlık krizini başarılı bir şekilde yöneten çok az ülkeden biri oldu. Kendi vatandaşımıza sahip çıktığımız gibi bize yardım talebini ileten 161 ülke ve 12 uluslararası kuruluşa destek yolladık. Gerek kendi insanımızın diğer ülkelerden tahliyesi gerekse yardımların ulaştırılması konusunda fedakar bir şekilde çalışan milletimizin yüzünü ağartan büyükelçilerimizi bir defa daha canı gönülden tebrik ediyorum.”

"Çevremizde iş birliği ve barış kuşağı oluşturma, iyi komşuluk ilişkilerini geliştirme düşüncesiyle hareket ediyoruz"

“Burada gösterdiğimiz başarıyı, bölgemizde barışın tesis edilmesi ve gerilimlerin azaltılması yolunda da sergilemenin arzusundayız. Çevremizde iş birliği ve barış kuşağı oluşturma, iyi komşuluk ilişkilerini geliştirme düşüncesiyle hareket ediyoruz. Yaşadığımız acı deneyimler, bize savaşın kazananın, adil bir barışın ise kaybedeninin olmayacağını özellikle göstermiştir. Çocukların daha hayatlarının baharındayken can verdiği bir süreçte kimsenin kendisini güvende hissedemeyeceği ortadadır. Ukrayna-Rusya savaşında ilk günden bu yana hep bu konuya dikkat çektik. Hem sayın Putin ile hem de Zelenskiy ile olan görüşmelerimizde problemlerin diyalog yoluyla çözülmesi gerektiğine dikkat çektik. Önce Antalya'da daha sonra ise İstanbul'da gerçekleştirilen temaslar, umutların tekrar yeşermesine neden olmuştu. Ancak sahada ortaya çıkan müessif gelişmeler sebebiyle beliren müspet atmosferi kalıcı ateşkese tahvil etmek ne maalesef ki mümkün olmadı.”

"Tahıl Koridoru Mutabakatının uygulamaya alınmasını temin ettik"

“Tabii ki bizim gibi barışı savunan kesimler kadar her iki taraf için de savaşın uzamasını daha yıpratıcı hale gelmesini isteyenler de bulunuyordu. Bütün bu olumsuzluklara karşın gayretlerimizi devam ettirerek Tahıl Koridoru Mutabakatının uygulamaya alınmasını temin ettik. Bildiğiniz gibi şu anda gemiler geliyor. Bu şekilde gıda krizinin kapıda olduğu bir süreçte dünya arz güvenliğine katkı sağlamış olduk. Bugüne kadar ciddi bir problemle karşılaşmadan bu mutabakatı gerçekleştirmeyi başardık. Bölgemizde sulhu sukün hakim olana kadar söz konusu bu mücadelemizi devam ettireceğiz. 

Bal bal diyerek nasıl ağız tatlanmazsa barış nutuklarıyla da dünyada hiçbir şekilde barış tesis edilemez. Yurtta barış, dünyada barış ilkes yalnızca sorumluluk üstlenen, girişimci ve proaktif yaklaşımlarla gerçek olabilir. Aynı zamanda sahada güçlü olmadan masada birtakım kazanımlar elde etmenin zorluğu da görülmektedir. Azerbaycan'ın işgal altında bulunan topraklarının azadlık aşaması bunun en dikkat çekici örneğidir. Yaklaşık 30 yıl boyunca devam eden soykırım, katliam ve işgal politikaları karşısında ne yazık ki uluslararası toplum, kayda değer herhangi bir adım atmadı. Yıllarca Azerbaycanlı kardeşlerimiz hem kayıplarının hem de işgalin acısıyla yaşamak zorunda bırakıldı.”

"Güney Kafkasya'da yeni bir dönem başlamıştır"

“Bu adaletsiz duruma son vermek Türkiye'nin verdiği destekle Azerbaycan Silahlı Kuvvetlerine kısmet oldu. 44 gün devam eden destansı bir mücadelenin sonucunda çok şükür Karabağ tekrar özgürlüğüne kavuşmuş 30 senelik işgal sona ermiştir. Varılan anlaşmalar sayesinde Güney Kafkasya'da yeni bir süreç başlamıştır. Bu tarihi fırsatın heba edilmemesi amacıyla yoğun gayret sarf ediyoruz. Şu ana kadar Azerbaycan ile olan yakın istişarelerle pek çok adım attık.

Radikal Ermeni kesimlerin sabotajlarına karşın Kafkasya'da kalıcı barış için önemli mesafe sağladık. Özel temsilciler vasıtasıyla Ermenistan'la başlattığımız görüşmeler şu anda sürüyor. Kurban Bayramı münasebetiyle Başbakan Paşinyan ile çok yapıcı bir görüşme gerçekleştirdik. Ermenistan'ın gelişmeleri doğru bir şekilde okuyarak Türkiye ve Azerbaycan’ın samimi çağrılarına karşılık vermesiyle birlikte bölgemizin istikrara kavuşacağını düşünüyorum.

Suriye'deki iç savaşın sona ermesi, Afganistan’da, Libya’da, Yemen’de, Filistin’de, Lübnan’da ve Irak'ta istikrarın temini amacıyla gayretlerimizi devam ettiriyoruz. Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan ile ilişkilerimizi eskisinden daha güçlü duruma getiriyoruz. İsrail ile yeniden rayına oturan ilişkilerimizi Türkiye'nin çıkarları yanında Filistinliler’in hak ve hukukunu savunmak için de ayrıca kullanıyoruz. Kudüs konusundaki hassasiyetimizi Türkiye'nin iki devletli çözüme ve Filistin'in kalkınma, huzur ve güvenliğine verdiği önemi İsrail hükümeti ile en üst seviyede paylaşıyoruz. Açık bir şekilde ilk kıblemiz olan Mescid-i Aksa'nın, kırmızı çizgimiz olduğunu dile getiriyoruz.

İsrail güvenlik güçlerinin son birkaç gündür Gazze'yi, Gazzeli kardeşlerimizi hedef alan saldırılarına karşı da ayrıca net bir duruş sergiledik. Çocukları ve henüz kundaktaki bebekleri öldürmenin bahanesi olamaz. Türkiye, Filistinli ve Gazzeli kardeşlerinin daima yanındadır. Derin bağlarla bağlı olduğumuz Balkanlar'da refah, iş birliği ve istikrarın tesisi için özellikle çalışıyoruz. Karadeniz’de, Doğu Akdeniz’de ve Ege'de aynı gaye ile hareket etmeye devam ediyoruz.”

“Katil sürülerini temizleyene kadar durmayacağız”

İsrail'in Gazze Şeridi'ne karşı saldırılarını sert bir şekilde eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhtemel sınır ötesi operasyonuna yönelik de mesaj verdi. Bölgede teröre yer olmadığını söyleyen Erdoğan, "Katil sürülerini bölgeden temizleye kadar durmayacağız.” açıklamasını yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamalarını “Karadeniz'de gerçekleştirdiğimiz 540 milyar metreküplük doğal gaz keşfi, enerji sektöründeki ısrarlı çabalarımızın ilk meyvesini teşkil etti. Bizi maceraperestlikle ve hayalcilikle, Türkiye'nin kaynaklarını heba etmekle suçlayanlar, bu tarihi keşifle beraber bir defa daha mahcup oldu. İsmini Abdülhamid Han olarak belirlediğimiz yeni nesil teknolojiye sahip olan dördüncü sondaj gemimizi, yarın Mersin Taşucu Limanı'ndan uğurlayacağız.” sözleriyle tamamladı.

Yorumlar (0)