Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD kanalına konuştu: "Biden bana söz verdi"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siyasi yaklaşımla karar vererek F-16 konusunda Türkiye'ye hala bir yaptırım uygulamaya gitmek iki dost ülke için çok yanlış bir şey. Sayın Biden son olarak, bunu çözme konusunda bana söz verdi." sözlerini kullandı.

GÜNDEM 20.09.2022, 11:20
Cumhurbaşkanı Erdoğan ABD kanalına konuştu: "Biden bana söz verdi"

Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 77. Genel Kurulu için gittiği New York'ta, bir ABD kanalının konuğu olarak, dünya ve dış politika gündemine yönelik soruları cevapladı.

“İsveç terörün kuluçka yuvasıdır”

"Türkiye olarak Finlandiya ve İsveç’in NATO'ya üyeliğini daimi olmak üzere engellemek gibi bir niyetiniz var mı?" sorusuna yanıt veren Erdoğan, "Şunu görmeniz lazım, burada İsveç özellikle terörün adeta bir kuluçka yuvasıdır." şeklinde konuştu. 

İsveç'te teröristlerin parlamentoya kadar sızdığını aktaran Erdoğan, şunları söyledi: 

"Sürekli, Stockholm caddelerinde, teröristbaşının pankartlarını ve paçavralarını taşıyarak teröristlerin yürüyüşler yaptığını ve İsveç'teki saf Türklere saldırılar gerçekleştirildiğini biz belgelerle birçok kez İsveç tarafına verdik. 'Finlandiya böyle mi?' diye sorarsanız, İsveç gibi değil. Onlar bu anlamda daha sakinler ve söz konusu olaya hakimler. Ama İsveç'te böyle bir durum yok. Sürekli biez bir gerekçeyle yanıt veriyorlar. Diyorlar ki 'Anayasamızın amir hükmü nedeniyle bu, özgürlükler çerçevesinde değerlendirilir.' Ben de diyorum ki, terörün özgürlükle bir ilgisi olmaz. Terörün özgürlük tanımında yeri olamaz. Dolayısıyla da bu teröristlere karşı eğer mücadelenizi ortaya koyarsanız, bir mücadele sergilerseniz, biz bu anlamda her türlü desteği veririz. Tabii bununla ilgili son karar merci bizim parlamentomuzdur. Son kararı parlamentomuz verir. Burada bir şeyi daha ifade etmekte yarar görüyorum, bu görüşmeleri yaptıktan sonra Stockholm caddelerinde yine maalesef bu teröristlerin yürüyüşlerini seyrettik. Bugünlerde bir seçim yaşadılar. Yeni kazanan parti bunlara izin vermeyeceğini söyleyerek iş başına geldi. Dilerim ki bu teröristlere İsveç'te izin verilmez, biz de elimizden gelen kolaylığı gösteririz."

"Eğer Finlandiya ve İsveç sizin onlardan istediğinizi yapmazsa, NATO üyeliklerini engelleme ve durdurma konusunda kararlı mısınız?" sorusuna yanıt veren Erdoğan, "Bu anlamda NATO üyelerinden herhangi birisinin olumsuz yanıt vermesi zaten bu girişi engeller." şeklinde açıklama yaptı.

Yunanistan'ın NATO'ya yeniden girişine o dönem iktidarda olan Türkiye Cumhuriyeti hükümetinin destek verdiğini söyleyen Erdoğan, "Eğer 'ret' deseydi, Yunanistan bugün NATO'da olamayacaktı fakat olumlu yaklaştığı için Yunanistan şu anda tekrar NATO'ya girme fırsatını yakaladı. Şimdi benzer bir durumla karşı karşıyayız. Bu dediklerimiz yerine getirilirse biz olumlu yaklaşım sergileriz. Fakat burada terör faaliyetleri sürerse olmaz." dedi.

- "Asla ayrım yapmayız, yapmadık"

NATO'nun terör örgütlerinin yanında değil, terörle mücadele eden bir kuruluş olduğuna vurgu yapan Erdoğan, "NATO'nun beşinci maddesi, üyelerinin müşterek korunmasına ilişkin bir maddedir ve biz bunu bekliyoruz. Çünkü biz 40 senedir terörle mücadele ediyoruz." sözlerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yalnızca Finlandiya ve İsveç’te değil, Irak, Suriye ve kendi ülkeniz içinde de Kürtler meselesi var. Bu konu nasıl çözüme ulaşır?" sorusuna cevabı verdi: 

"Bir defa şunu belirleyelim, meseleyi Kürt-Türk meselesi olarak değerlendirirseniz yanılırsınız. Olay bir Kürt-Türk olayı değildir. Tamamıyla terörist ve terörist olmayanlar konusudur. Suriye'nin kuzeyinde şu anda Kürt de var, Arap da var. Bizim tarafa geçtiğinizde bu boylarda Arap var, Kürt var. Benim partimde Kürt yönetici arkadaşlarım var, Kürt milletvekili var. İçimizde herhangi bir problem söz konusu değil. Kaldı ki şu anda ülkemin doğu ve güneydoğu bölgelerinde biz ikinci parti konumundayız ve buralardan ciddi oy alabiliyoruz. Ağırlıklı olarak buralarda Kürt vatandaşlar yaşıyor. Kürt vatandaşlarımızın yaşadığı yerlerden AK Parti olarak yoğun bir oy alıyoruz. İktidar olarak da buralara çok ciddi yatırımlar yaptık. 'Burası Kürtlerin yaşadığı bölgedir, yatırım yapmayalım' diye bir şey felsefemizde ve programlarımızda yok. Türkler de Kürtler de Araplar da benim vatandaşım. Biz bunların arasında ayrım yapmayız, yapmadık. Şu anda da aynı yerdeyiz. Bizim tüm vatandaşlarımıza yaklaşımımız hemen hemen aynıdır. Bundan sonra da böyle devam edecektir."

- "Bu konu en fazla bizi rahatsız ediyor"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Milyonlarca Suriyeli ülkesinden ayrılmak durumunda kaldı. Bunların birçoğu ülkenizde yaşıyor. Bu Suriye savaşı nereye doğru gidecek sizce?” sorusuna ise "Tabii bu durum, en çok bizi rahatsız ediyor. 4 milyon Suriyeli ülkemizde, ki bunların büyük bir bölümü Arap'tır, biz bunları misafir ediyoruz." cevabını verdi. 

Türkiye'de vatandaşlık verilen Suriyelilerin olduğunu, bunlar arasında doktor, mühendis, ebe, hukukçu, hemşirenin bulunduğunu söyleyen Erdoğan, şunları söyledi:

"Bu kadar vasıflı insanlar bir şeyler bekliyorlar ve biz onları yol ortasında bırakmadık. Elimizden geleni onlar için yaptık. Ancak biz şu an yeni bir adım attık. O da şu, Suriye'nin kuzeyinde özellikle belli bir bölgeyi briket evlerle inşa ediyoruz. Bu briket evler 2+1 şeklinde. Tuvaleti, banyosu her şeyi var. Altyapılarını yaptık. Hedefimiz ilk aşamada 100 bin konut yapmak ve artırarak devam ettirmek. Peki bunları neden yapıyoruz? Bizdeki Suriyeliler yeniden kendi topraklarına dönsün diye yaptık. Orada, o yaşanmaz çadırlarda bu insanların insanlık dışı bir hayata mahkum edilmesine katlanmak imkansız. Biz bununla ilgili Avrupa Birliği'nden ve birçok taraftan destekler istedik. Ama ne yazık ki bu destekleri alamadık. Pek çok liderle özel görüşmelerim oldu. Ancak öyle de olsa böyle de olsa Türkiye kendi bütçesinden ve STK'ların çabalarıyla bu konutları yaptı. Hedefimiz şu an bunu 250 bin briket eve ulaştırmak ve şu anda bizdeki Suriyeli misafirlerimizi yavaş yavaş kendi topraklarına yollamak."

Erdoğan, Türkiye'deki Suriyelilerin geri dönüşlerinin başladığını, burada amaçlarının ilk etapta 1 milyonu yakalamak olduğunu açıkladı.

- "Büyümede ikinci sıradayız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'deki enflasyon probleminin nasıl çözülebileceğine" yönelik soruya da şöyle cevap verdi:

"Enflasyon aşılamayacak bir ekonomik tehlike değildir. Ben ekonomistim. Bugün yüzde 8, yüzde 9 enflasyonun dahi tehdit ettiği ülkeler var. Bizde yüzde 80 var. Şu anda biz 250 milyar dolar ihracata ulaşmış bir ülkeyiz. Ülkemdeki marketlerde raflar boş değil. Fakat Amerika'da bile raflar boş, Fransa'da boş, Almanya'da boş. Benim vatandaşım şu anda istediği her ürünü bulabiliyor. Örneğin yeni bir adım attık. O da şu, Tarım Kredi Kooperatiflerimizde çok çok ucuz fiyatla ürünler satılıyor. Bunlar diğer marketlerden çok daha düşük fiyatlı. Şu anda bizim için enflasyon bir problemdir ama yılbaşından sonra enflasyonda da bu problemi aşacağız ve kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. Şu anda Türkiye'nin büyüme oranı yüzde 7,6. Dünyada büyümede ikinci sıradayız. Bu da bir şeyi gösteriyor."

"Türkiye'de 2023'te yapılacak seçimlere" ilişkin soruya yanıt veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şu anda seçimleri kazanma noktasında bir kaygımız yok. Ben meydanların dilini iyi bilirim. Yaptığım toplu açılışlarda, mitinglerde eğer on binleri meydanlarda bir araya getirebiliyorsam, bu halkımın bize teveccühünü göstermektedir. Halkımızın bize bu teveccühü devam ettikçe, kimse tutamaz. Çünkü alternatif yok." sözlerini kullandı.

Attıkları adımlarla Türkiye'nin sağlıktan savunma sanayiye, eğitime kadar her sektörde Batı ülkeleriyle kıyaslanamayacak bir yerde olduğunu söyleyen Erdoğan, şunları aktardı:

"Keşke gelseniz de sağlık sektörünü yerinde araştırsanız, bizim eğitim sistemimize yerinde baksanız. Hepsinde Batı'yla mukayese edilemeyecek seviyede bir performansı olan ülkeyiz. Onun için alternatifsiziz. Biz öyle bir konumdayız ki şu anda inşallah bu seçimleri de kazanacağız. Ben Cumhurbaşkanlığını yüzde 52 ile kazandım. Şimdi seçimlerde bizim hedefimiz aynı şekilde kazanmak. Başkanlık sistemine geçtik. Fakat bizim muhalif kanat, Türkiye'de başkanlık değil, parlamenter sistemi savunuyor, ki o parlamenter sistemde Türkiye 7, 8, 10 ayda, 13, 14, 15, 16 ayda bir seçime gitmiş, hükümetler yıkılmış. Böyle bir yerde istikrar olur mu? İstikrar olmadığı için ne oldu? Türkiye geride kaldı. Biz dedik ki başkanlık sistemine geçeceğiz ve başkanlık sistemine geçtik. Kısmen Amerika'daki sistemi de baz aldık. Başkanlık sistemiyle birlikte de Türkiye çok farklı bir yürüyüşe geçti ve bu yürüyüş içerisinde de ülkemizi gayet güzel bir yere getirdik."

"Sizce şu an ABD-Türkiye ilişkileri ne durumda?" sorusuna da yanıt veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İdeal bir konumdadır diyemem. Çünkü şu anda Amerika'yla dış ticaret hacmimizin bu seviyelerde olmaması lazım. Sayın Trump döneminde de belirlediğimiz bir hedef vardı, '100 milyar doları bulmalıyız' demiştik. Fakat ne yazık ki şu anda çok çok gerilerdeyiz." dedi.

ABD-Türkiye ticaret hacminin 20, 25, 30 milyar dolar olmaması gerektiğine dikkat çeken Erdoğan, "Bunları aşmamız lazım." şeklinde konuştu.

- "Yaptırım, iki dost devlet için yanlış bir şey"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD-Türkiye ilişkilerinin savunma sanayisinde de istenilen seviyede olmadığını aktararak, şu değerlendirmeyi yaptı: 

"Savunma sanayini iyi bir noktaya taşımamız gerek. İşte mesela F-16 meselemiz var. Biz sizden F-16 almışız. Şimdi F-16 aldığımıza göre gerisinin gelmesi gerek. Fakat burada siyasi bir karar vererek F-16 ile ilgili Türkiye'ye bir yaptırım uygulama yoluna gitmek iki dost devlet için yanlış bir şey. Sayın Biden, bunu çözme konusunda bana söz verdi. Şu anda Biden'ın buna olumlu baktığının farkındayım. Hatta Cumhuriyetçilerle de görüşmelerimiz var, onlar da buna pozitif bakacaklarını söylediler. Şimdi F-16 ile ilgili eğer biz Amerika'dan istediğimiz sonucu alamazsak ne yapacağız? Başımızın çaresine bakacağız. Kalkıp da siz Yunanistan'a F-16 açısından her türlü desteği vereceksiniz, orada üsler kuracaksınız fakat Türkiye gibi NATO'daki dost devlete ve ilk 5 içerisinde NATO'da her türlü desteği veren bir ülkeye bu desteği vermeyeceksiniz. O zaman Türkiye'nin yapacağı iş de başının çaresine bakmaktır. Bunun dışında bizim Amerika'yla bir problemimiz yok."

Yorumlar (0)