Bakan Tunç’tan Gazze açıklaması: Yalnızca çocuklar değil insanlık ölüyor

Adalet Bakanlığı Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Dairesi Başkanlığınca düzenlenen, "Çocuk Teslimi ve Çocukla Kişisel İlişki Kurulması İşlemleri Değerlendirme Çalıştayına katılan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, önemli açıklamalarda bulundu. İsrail'in Gazze'de 4 bin 104'ü çocuk, 2 bin 641'i kadın olmak üzere 10 bin 22 Filistinliyi öldürdüğünü belirten Bakan Tunç, en az 24 bin kişinin de bu saldırılarda yaralandığını ifade etti. Ölenler arasında 1 yaşını dahi doldurmamış 500'den fazla bebek bulunduğunun bilgisini veren Bakan Tunç, Gazze'de her 10 dakikada bir çocuğun İsrail tarafından öldürüldüğünü dile getirdi.

Bu katliamı yapanlar, insanlığın huzurunda hesap verecekler

İsrail'in saldırılarına sessiz kalan devletler ve uluslararası kuruluşları eleştiren Bakan Tunç, demokrasi, insan hakları, çocuk hakları, hukuk, adalet, özgürlük, güvenlik sözcüklerini dillerinden düşürmeyen uluslararası kuruluşlar ile devletlerin bu zulmü sessizce seyrettiğini vurguladı. Dünyanın gözü önünde çoğu çocuk ve kadın binlerce masum insan, teknolojinin son ürünü ağır silahlarla öldürüldüğünü anlatan Bakan Tunç, Gazze'de yalnızca çocuklar ve masumlar değil, insanlığın öldüğünü söyledi. “Biz inanıyoruz ki o çocukların ahı, çocuk katliamlarını yapanları tutacak” diyen Bakan Tunç, bu katliamı yapanların, insanlığın huzurunda hesap vereceklerine yürekten inandıklarını anlattı.

Devrim niteliğinde düzenlemeler yaptık

Son 21 yılda kadın hakları ve aile hukuku alanında Anayasal düzeyde "sessiz devrim" niteliğinde birçok düzenleme yaptıklarını anlatan Bakan Tunç, son olarak kasten öldürme, kasten yaralama, eziyet ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarının kadına karşı işlenmesi halinde cezayı ağırlaştırıcı neden olarak kabul ettiklerini hatırlattı. Kadına karşı işlenen kasten yaralama suçunu, kuvvetli suç şüphesinin varlığı halinde tutuklama nedeni varsayılan suçlar arasına aldıklarını vurgulayan Bakan Tunç, ısrarlı takip eylemini müstakil, ayrı bir suç şeklinde düzenlediklerini anlattı. Çünkü ısrarlı takibi, kadınların özgürlüğüne saldırı olarak gördüklerini kaydeden Bakan Tunç, kamuoyunda tartışmalara neden olan ve kravat indirimi olarak anılan 'iyi hal indirimi düzenlemesini' de tekrar gözden geçirdiklerinin altını çizdi.

Böylece failin salt indirim almaya yönelik kılık kıyafetine özen gösterme, takım elbise giyme veya kravat takma gibi davranışlarının indirim nedeni olarak kabul edilemeyeceğini hükme bağladıklarını söyleyen Bakan Tunç, “Kadınların adalete erişiminin güçlendirilmesi için, mağdur olan kadınların istemeleri halinde baro tarafından ücretsiz avukat görevlendirileceğini düzenledik” dedi.

Çocuk yargılamalarında ihtisaslaşma

Çocuk haklarıyla ilgili düzenlemelere de değinen Bakan Tunç, çocuk yargılamalarında ihtisaslaşmanın sağlanması için gerekli adımları attıklarını belirtti. Bakan Tunç, çocukların taraf olduğu ceza dosyalarındaki adli sürecin makul sürede bir an önce tamamlanması için çalışma yürütüldüğünün bilgisini verdi.

Suça sürüklendiği iddia edilen çocuk demek lazım

Bir çocuk suç işlemişse bunda tüm toplumun sorumluluğunun bulunduğunu kaydeden Bakan Tunç, iddianamelerde kullanılan "suça sürüklenen çocuk" ifadesini de doğru bulmadığını dile getirdi. "Suça sürüklendiği iddia edilen çocuk" denmesi gerektiğini savunan Bakan Tunç, henüz daha suça sürüklendiğini bilmeden iddianamelerde suça sürüklenen çocuk şeklinde yazıldığını ifade etti. Bakan Tunç, “Sürüklenmedi belki. Hani masumiyet karinesi? Önümüzdeki süreçte bunu da gündeme almak gerekir” şeklinde konuştu.

Çocukların bir eşya gibi icra konusu olmasına son verildi

Boşanan ailelerde çocuk teslimi işleminin daha önce icra dairelerince yürütüldüğünü hatırlatan Bakan Tunç, öncelikle, çocuğun manevi varlığını ve üstün yararını gözeterek, çocuk teslimini icra sisteminin dışına çıkarmak gerektiğini söyledi. Bu konudaki mevzuatta değişiklik yaparak çocuk teslimi işlemlerini yeniden düzenlediklerinin bilgisini veren Bakan Tunç, uygulamayla çocukların bir eşya gibi icra konusu olmasına, yetişkinler arasındaki gerilimin ortasında kalmalarına son verdiklerini belirtti.

Çocuk görüşme merkezlerinde 1746 çocuk teslimi yapıldı

Halen 592 adliye çevresinde, 792 çocuk görüşme merkezinde çocuk teslimi işlemlerinin yapıldığını bildiren Bakan Tunç, uygulamanın başladığı tarihten itibaren çocuk görüşme merkezlerinde 1746 çocuk teslimi yapıldığını söyledi. 17 bin 519 kişisel ilişki dosyası hazırlandığını aktaran Bakan Tunç, 19 bin 265 dosyada 124 bin 538 işlem gerçekleştirildiğini vurguladı. Tüm bu yeniliklerin temel amacının çocuğun üstün yararını korumak olduğunu vurgulayan Bakan Tunç, bundan sonra da çocukların hayata güvenle bakmalarını sağlayacak, çocuğun üstün yararını koruyacak her çalışmanın her projenin paydaşı olmaya hazır olduklarını vurguladı.