Bahçeli’den Kılıçdaroğlu’na “Demirtaş” tepkisi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Terörist Selahattin Demirtaş'a sahip çıkmanın insani bir görev olduğunu duyuran CHP lideri, Allah için söylesin, bu açıklamayı yapmak insanlık mıdır? İhanete methiyeler düzmek şerefli bir davranış mıdır?" sözlerini kullandı.

GÜNDEM 04.06.2022, 17:58 06.06.2022, 10:50
Bahçeli’den Kılıçdaroğlu’na “Demirtaş” tepkisi

MHP Siyaset ve Liderlik Okulu 17. Dönem Sertifika Töreni'ne katılan MHP lideri Bahçeli, gündeme ilişkin açıklamalar yaptı.

“Bu bir tuzaktır, derin bir uçurumdur”

Bahçeli, parti genel merkezinde gerçekleştirilen MHP Siyaset ve Liderlik Okulu 17. Dönem Sertifika Töreni'nde düzenlediği konuşmada, siyasetin bir aklı, manevi çatısı ve ahlakının bulunduğunu ve olması gerektiğini dile getirdi. Aksi durumda siyaset ve icracısı olan siyasetçinin, en şedit karışıkların, en sert kavgaların, en büyük krizlerin hem müşterisi hem de müellifi olmaktan yakasını kurtaramayacağını söyleyen Bahçeli, "Bu bir tuzaktır, dibinde ne olduğu belli olmayan karanlık bir kuyu, derin bir uçurumdur." açıklamasını yaptı.

Bu tarz siyasi anlayışların sadece yozlaşmakla kalmadığı, düştükleri uçurumun farkına varamadıkları için yanlışa gömüldüklerini dile getiren Bahçeli, Ahmet Hamdi Tanpınar'ın, "Gerisin, ilerlersin. Cahilsin, okur, öğrenirsin. Adam yok, yetiştirirsin, bir gün meydana çıkıverir. Paran yok, kazanırsın. Her durumun bir çaresi vardır. Fakat insan bozuldu mu, çaresi yoktur." ifadelerini hatırlattı. 

Bahçeli, "Hiçbir vatandaşımız bozuk değildir. Fıtrat sağlamdır, maya sağlamdır, kan sağlamdır, mizaç sağlamdır, meşrep sağlamdır. Ve bu durumuyla da bir Türk dünyaya bedeldir. Bozgunu kaçınılmaz görülen, bozuk olan, yalnızca ve yalnızca üç, beş zillet partisinden ibarettir. Duruşu yanlış olan kişinin siyaseti doğru olamaz. Yanlış siyasetin hizmetkarlığı ve haysiyetinden söz edilemez." açıklamasını yaptı. 

Bahçeli, feraset imbiğinde damıtılmamış, mantık süzgecinden geçmemiş, samimiyet sınavını verememiş, milletseverlik ve vatanseverlik barajından geçememiş bir siyaset şeklinin gerçek anlamda siyaset olmadığına dikkat çekti.

Türkiye'nin aleyhine siyaset içinde olanların, çarpacak sahil arayan dümeni kırık metruk tekne gibi olduklarını belirten Bahçeli, basiret yoksunu bir siyaset zihniyetinin pek çok badire ve belaya çanak tutacağını ve ortam açacağını söyledi.

“Şuursuz bir siyaset çirkinliktir”

Basiretin, siyaseti ve hayatı doğru okumak olduğunu dile getiren Bahçeli, şunları söyledi:

"Beka ile basiretin sınır hatları birçok alanda birbiriyle çakışmaktadır. Basiretten mahrum bir siyasetin, basiretsiz siyasetçinin, bozgunda fetih rüyası görmesi, zillette gelecek rüyası görmesi çarpıklık olduğu gibi ahlaki tükeniş ve akıl tutulmasıdır. Yabancıların emanetine iradesini bırakmış, Türkiye düşmanlarının emeline ve eline istikbalini teslim etmiş siyasi devşirmelerin vicdan ve kafa hürriyetleri de ne yazık ki askıya alınmıştır. Türkiye'nin demokrasi ve siyaset hayatının en ciddi problemlerinden birisi, muhalefetin basiret ve şahsiyet yoksunluğudur, günden güne mahut problem yoğunluk kazanmaktadır. Şahsiyet yoksa şuur da bulunmaz. Şuursuz bir siyaset çirkinliktir, çürümüşlük ve çamurluktur, kendini yiyip bitiren organizma ne ise tek kelimeyle aynısıdır ve odur.

Ahlaki ve milli siyasetin yol haritasını izleyen inanç ve meziyet sahibi olan kişilerin ürettikleri değerlerle, arkalarında bırakmış oldukları eserlerle hatırlanıp hürmetle yad edileceğini ifade eden Devlet Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Maşeri vicdanda yalancıların yeri olamaz. Müptezellerin, müfterilerin ve hanetle ağız birliği yapmış olan müflislerin, ne milletimizin bugününde ne de geleceğinde yetki ve söz sahibi olması asla düşünülemez. Siyaset ve hayatın merkezinde, inandığı gibi yaşamayanlar, daha sonra yaşadıkları gibi bu şekilde inanmaya başlayacaklardır. Bu bir savrulmadır, ağır bir sakatlıktır, bir sapmadır. Gücünü milletten çok millet dışı küresel ve aktör mihraklardan aldığını düşünen, güven vermeyen, bu şekilde bir uyduluğa, bir teslimiyete ve sömürüye iştahlı ve istekli olan siyasetçiler esasen zilletini dibini boylamış ve ruhen iflas etmişlerdir. Aslında bunlar, kamyon farını görüp olduğu alanda çakılan tavşan gibidir."

- "Hainden siyasetçi olamaz"

Geleceğin siyaset yapma koşullarını, bugünden gelecekteki siyaset mizanını araştırma, analiz etme yoluyla gece gündüz düşünülmesi mecburiyeti olduğunu dile getiren Bahçeli, "Biz saman alevi değiliz. Çünkü sabah açıp akşam solanlardan asla değiliz." sözlerini kullandı.

"Kötü niyeti, hırsı ve haseti" siyasetçiyi yanlışa sürükleyen ve siyaseti kire bulayan "beşeri defo" olarak değerlendiren Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti:

"Mukaddesatı çiğneyen kişiden namuslu bir siyaset adamı çıkmaz, hainden siyasetçi asla olamaz, hakiki bir siyasetçiden hain çıkamaz, asla ihanetin siyasetinden bahsedilemez. Siyaset, barınma alanı, suç ve suçlunun sığınma kampı, palazlanma ve saklanma sahası sayılamaz. Bu sebeple terörün izinden giden, teröriste destek veren, polisimize, masum insanlarımıza, askerimize saldıran ve kurşun atanlarla kuzu sarması, can ciğer olan eniği cücüğü kim bulunuyorsa siyasetin değil bizatihi hukukun ve adaletin konusudur. Bölücü örgütle arasına duvar öremeyenler, teröriste 'terörist' diyemeyenler, siyasetçi olmadığı gibi bu milletin ve u toprakların gerçek evlatları da asla olamazlar. Terörist Selahattin Demirtaş'a sahip çıkmanın insani bir misyon olduğunu söyleyen CHP lideri, Allah için söylesin, bu açıklamalar insanlık mıdır? İhanete methiyeler düzmek şerefli bir davranış mıdır? Bir teröriste adaletsizlik, hukuksuzluk yapıldığını ifade etmesi, hukuk ilkeleriyle ve  insanlık değerleriyle nasıl tarif ve tevil edilecektir?"

Yorumlar (0)