Akar Doha'da ilan etti: İzin vermeyeceğiz!

19. Doha Forumu'nda konuşan Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Sınırlarımızın güneyinde bir terör koridoru oluşturulmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

GÜNDEM 15.12.2019, 11:47
Akar Doha'da ilan etti: İzin vermeyeceğiz!

Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Türkiye'nin terör örgütleri DEAŞ ve PKK/YPG ile diğer tüm terör örgütleriyle mücadeledeki kararlılığında bir değişiklik olmadığını vurgulayarak, "Bizim Kürtlerle ya da diğer herhangi bir etnik grupla bir sorunumuz yoktur. Biz sadece terör örgütleri ile mücadele ediyoruz" ifadelerini kullandı.

Katar'ın başkenti Doha'da düzenlenen 19. Doha Forumu'nda konuşan Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, dengesiz ve öngörülemeyen, çok daha fazla dikkat gerektiren bir güvenlik ortamının yaşandığını hatırlattı.

Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, bunların yanı sıra geleneksel tehditlere "terörizm, radikal ideolojiler, çökmüş devletler, taşeron savaşları, donmuş çatışmalar, kitlesel göç" gibi ilave risklerin eşlik ettiğini belirterek, uluslararası ilişkiler sahnesindeki gelişmeleri etkileyen aktörler, faktörler ve risklerin daha da arttığına dikkat çekti.

Söz konusu risklerin ve zorlukların kontrol altına alınmasının, karar vericiler için daha fazla endişe konusu haline geldiğini ifade eden Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, özellikle ulus aşırı terörizmi "büyük bir tehdit" olarak nitelendirdi.

Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, aşırılık yanlısı grup ve bireylerin, sadece kendi ülkelerine değil uzak ülkelere de zarar verdiğini hatırlatarak, bunların yanı sıra yeni zorlukların, yeni iş birliği alanları için de imkanlar sunduğunu dile getirdi. Türkiye'nin uluslararası barışı ve güvenliği güçlendirmek isteyen herkesle, tüm bu alanlarda diyalog ve iş birliğini artırmaya hazır olduğunu da belirten Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Türkiye'nin terörizmden en çok çeken ülkelerden biri olduğunu ve terörizmle uzun süredir mücadele ettiğini kaydederek, "Bize doğrudan tehdit oluşturan birçok büyük terörist grupla karşı karşıyayız." diye konuştu.

Türkiye için doğrudan tehdit oluşturan terör örgütlerinden birinin PKK ile aynı olan YPG olduğunu belirten Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Amerika Birleşik Devletleri'ni kastederek, "Bazı ülkeler Suriye'de DEAŞ'e karşı savaşmak bahanesiyle YPG'yi desteklemeye başladığında, onları bir terörist örgütü bir başka terörist örgüt kullanarak yok etmeye çalışmanın getireceği risklere karşı uyarmıştık" dedi. Terör örgütü YPG'nin halen müttefik ülkelerden destek görmeye devam ettiğini vurgulayan Millî Savunma Bakanı Akar, "YPG'ye verilen her silah, doğrudan Türkiye'ye karşı kullanılmak üzere PKK'nın eline geçmektedir" şeklinde konuştu.

Millî Savunma Bakanı, "YPG'nin müttefiklerimizden destek görmesi onun terör örgütü olduğu gerçeğini değiştirmez" diyerek, 9 Ekim'de Barış Pınarı Harekatı'nın başlatıldığını hatırlattı. Türkiye'nin demografik yapıyı değiştirmek veya işgal gibi bir niyetinin olmadığının altını özenle çizen Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Dolayısıyla 'istila', 'işgal' veya 'etnik temizlik' suçlamaları resmen yanlıştır, yanıltıcıdır ve hatalıdır" diye konuştu.

"Mücadelemiz sadece terör örgütleriyle"

Suriye Millî Ordusu (SMO) ile birlikte icra edilen Barış Pınarı Operasyonu'nun uluslararası hukuk, Birleşmiş Milletler (BM) Sözleşmesi'nde öngörülen meşru müdafaa hakkı, terörle mücadele ile ilgili Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararları ve Suriye'de teröristlerle savaşmak için Türkiye ile Suriye arasında imzalanan "Adana Mutabakatı" çerçevesinde düzenlendiğini vurgulayan Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Barış Pınarı Harekâtıyla, sınırları ve halkı korumayı, terör örgütleri DEAŞ ve PKK/YPG mensubu teröristlerinin varlığına son vermeyi, Suriye'nin kuzeyinde terör koridorunu önlemeyi ve güvenli bir bölgeyi oluşturmayı hedeflediklerini kaydetti.

Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Barış Pınarı Harekâtıyla Araplar, Kürtler, Hristiyanlar, Yezidiler ve Keldaniler de dâhil, yaklaşık 2 milyon yerinden edilmiş Suriyelinin de onurlu ve gönüllü olarak kendi topraklarına ve evlerine güvenli bir şekilde dönmesinin sağlanmasının hedeflendiğini aktararak, "Bizim Kürtlerle veya diğer etnik kökenlerle ilgili hiçbir sorunumuz olmadığını vurgulamak isterim. Biz sadece terör örgütleriyle mücadele ediyoruz" diye konuştu.

Türkiye tarafından gerçekleştirilen diğer operasyonlarda olduğu gibi Barış Pınarı Harekatı'nda da sivilleri, tüm dinî ve etnik gruplarla birlikte tarihî kültürel yapıları, bölgedeki çevreyi ve sivil altyapıyı korumak için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerinin altını çizen Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Rusya ile iki mutabakata rağmen, bölücü terör örgütü PKK/YPG'nin çok sayıdaki ihlal ve tacizinin sürdüğü bilgisini paylaştı.

Barış Pınarı Harekat'ının icra edildiği alanda devriyelere, emniyet ve güvenliği sağlamayı çalışmaya ve el yapımı patlayıcıları temizlemeye devam ettiklerini de söyleyen Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Tel Abyad'da YPG tarafından yakılan hastane, tahrip edilen su tesisini ve elektrik şebekesini onardık. Altyapıyı tekrar işler hale getirdik ve bölgede yaşam normale dönmeye başladı. Silahlı Kuvvetlerimiz, devlet kurumlarımız ve kuruluşlarımız bölgede sağlık ve eğitim gibi birçok kamu hizmetinin devam etmesini sağlıyor" şeklinde konuştu.

Bölgedeki terör varlığı nedeniyle memleketlerinden kaçmak zorunda kalan tüm dinî ve etnik toplulukların artık güvenli bir şekilde ve gönüllü olarak evlerine dönebildiğine dikkatleri çeken Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, uluslararası bir araştırma şirketi tarafından Suriye'nin kuzey doğu kısmında geçen ay yapılan bir ankette, katılımcıların çoğunluğunun Barış Pınar Harekâtını desteklediğinin belirlendiğini anımsattı.

Terör örgütü DEAŞ ile mücadele

Türkiye'nin Suriye Millî Ordusu (SMO) ile birlikte Barış Pınarı Operasyonu'nu başlattığından bu yana sahte, taraflı haber ve görsellere dayanan geniş çaplı bir dezenformasyon kampanyasıyla karşı karşıya kaldığını örnekleriyle aktaran Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, dünyanın diğer bölgelerinde ve daha önce yaşanmış çatışmalardan alınan yanıltıcı görsellerin, Türkiye'yi suçlamak için sosyal medya aracılığıyla profesyonel bir şekilde dağıtıldığına dikkat çekti.

Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, teröristlerin ve onların destekçilerinin ürettiği sahte haberlere ve propagandaya itibar edilmesinin terörle mücadeleye zarar verdiğini belirterek, "Bizim tüm operasyonlarımızın ve faaliyetlerimizin merkezinde milli, ahlaki, etik ve profesyonel değerlerimiz yer almaktadır" değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin birden fazla terörist örgütle karşı karşıya olduğunu dile getiren Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, "Türkiye terör örgütü DEAŞ'a karşı yapılan mücadelede de ön saflarda yer almaktadır ve en etkin mücadeleyi vermektedir." şeklinde konuştu.

"Kahraman 72 Türk askerini şehit verdik"

Terör örgütü DEAŞ'a karşı uluslararası koalisyonun çabalarına aktif olarak katıldıklarını, terör örgütü DEAŞ'ın Türkiye'ye yönelik saldırılarında yaklaşık 600 sivilin yaşamını yitirdiğini aktaran Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"2016'da Fırat Kalkanı Operasyonunda, 3 bin terör örgütü DEAŞ'lı etkisiz hale getirildi. Bu operasyonda 72 kahraman Türk askerini şehit verdik. Barış Pınarı Operasyonu sırasında, Türkiye'nin operasyon sahası içinde bulunan yalnızca bir tane terör örgütü DEAŞ hapishanesi vardı. Biz vardığımızda bomboştu. Bölücü terör örgütü PKK/YPG bütün mahkumları serbest bırakmıştı. Son zamanlarda bazı üst düzey terör örgütü DEAŞ liderlerinin Türk güvenlik kuvvetleri tarafından yakalanması, terör örgütü DEAŞ'a karşı devam eden başarılı mücadelemizin bir göstergesidir. Türkiye'de tutuklanan terör örgütü DEAŞ'ın yabancı uyruklu üyelerinin, uluslararası hukuka uygun olarak kendi ülkelerine geri gönderilmesine devam ediliyor."

“Terör koridoruna asla izin vermeyeceğiz”

Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Suriye krizinin son 8 yılına bakıldığında Türkiye'nin, Suriyeliler ve bölge için diğer ülkelerin yaptığının toplamından daha fazlasını yaptığının altını çizerek şöyle konuştu:

"Terörizm, dünya için acil bir temel güvenlik tehdidi olmaya devam etmektedir. Terör örgütleri farklı isimler, biçimler ve stratejiler alabilir fakat tüm tezahürlerine karşı uyanık kalmalıyız. Ancak bir terör örgütünü, diğerini kullanarak mağlup edemezsin. Türkiye'nin DEAŞ, PKK/YPG ve tüm terör örgütleri ile mücadeleye olan bağlılığında bir değişiklik yoktur.  Bizim ne Kürtlerle, ne de diğer etnik gruplarla bir sorunumuz yoktur. Biz sadece terör örgütleri ile mücadele ediyoruz. Kürtler bizim kardeşlerimizdir. DEAŞ, Müslümanları temsil edemeyeceği gibi  PKK/YPG de Kürtleri temsil edemez. Sınırlarımızın güneyinde bir terör koridoru oluşturulmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz. Türkiye, Suriye ihtilafına kalıcı bir siyasi çözüm bulmada yardımcı olmak için çalışmaya devam edecektir. Biz, komşumuz olarak istikrarlı, demokratik ve siyasi birliği olan bir Suriye görmek istiyoruz."

Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar'ın konuşmasını Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ile Katar Savunma Bakanı Halid Bin Muhammed el- Attiye de dinledi.

Yorumlar (0)