OECD: Dünyada durgunluk, Türkiye'de büyüme

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), 2019-2021 yılları için küresel büyüme tahminlerini açıkladı. Rapora göre, OECD küresel GSYH'nin daralması tahminini yaparken, Türkiye ekonomisinin büyüyeceğini belirtti.

EKONOMİ 21.11.2019, 17:43
OECD: Dünyada durgunluk, Türkiye'de büyüme

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) Kasım Ayı Geçici Dönem Ekonomik Görünüm Raporu'na göre, Türkiye ekonomisinin büyümesi son aylarda ivmelendi. Hükûmet teşviki sayesinde iç talebin daha önce tahmin edilenden daha güçlü bir şekilde artmasını tetiklediğini belirten OECD, Türk Lirasının değer kaybının ihracatı desteklediğini vurguladı. Bununla birlikte, zayıf dış ticaret talebinin, jeopolitik belirsizliklerin ve bozulmuş özel bilançoların GSYH büyümesini yüzde 3 oranında olacağını öngören örgüt, zayıflayan ve ekonomideki politika kaynaklı bozulmalardan dolayı daha da düşebileceğini belirtiyor ve Türkiye ekonomisinin potansiyel büyümesinden uzaklaştığını ekliyor.

OECD, Türkiye ekonomisine olan yatırımcı güveninin kırılgan olduğunu belirterek, yatırım kaleminin dramatik bir şekilde azaldığına dikkat çekiyor. Bu güvenin tekrar sağlanabilmesi için örgüt, makroekonomik politika çerçevesinin sadeleştirilmesi ve daha şeffaf hale getirilmesi gerektiğini savunuyor. Güven için gerekli görülen diğer faktörler ise genel devlet mali pozisyonunun şeffaflığının arttırılması ve merkez bankası bağımsızlığının güvenilirliğinin sağlanması olarak belirtiliyor.

Önemli risklere açık

GSYH büyümesinin, 2020 ve 2021'de yüzde  3 civarında sabit kalmasını bekleyen OECD, özel tüketimin toparlanacağını ancak yatırımların yalnızca kademeli olarak iyileşeceğini öngörüyor.

OECD, jeopolitik belirsizlikler sebebiyle gerçekleşen risklerin, eğer geçirilmez ise, güven aşındırabileceğini ve kırılganlığı artırabileceğini vurguluyor. Buna karşılık, mali, finansal ve parasal politika alanlarındaki güvenilir politika iyileştirmeleri yapılırsa, yerel ve uluslararası yatırımcı taahhüdünü koruyarak toparlanmayı hızlandırabileceği ifade ediliyor.

Küresel görünüm istikrarsız

OECD, dünya GSYH büyüme tahminini bu yıl yüzde 2,9'a düşürdü ve bu oran 2008 finansal krizinden bu yana en düşük oran diyebiliriz. OECD, bu durumun acilen düzelmesi için dünyadaki hükûmetlere sesleniyor ve bu uzun süreli durgunluğu önlemek için işbirliği ve yatırım yapılması gerektiğini belirtiyor.

Örgüt, ekonomik güveni geri kazanmak, kapsayıcı büyümeyi artırmak ve yaşam standartlarını yükseltmek için acil eşgüdümlü politik eylemlere ihtiyacımız olduğunu savunuyor. Küresel ticaretin durgunlaşması ve neredeyse tüm büyük ekonomilerdeki ekonomik aktiviteyi durgunluğa sürüklediğini belirten örgüt, politika belirsizliğinin yatırım ve gelecekteki iş ve gelirleri baltaladığını da ekliyor. Ticaret çatışmalarının artması, jeopolitik gerilimler, Çin’de beklenenden daha keskin bir yavaşlama olasılığı ve iklim değişikliği dahil olmak üzere zayıf büyüme riskleri yüksek olarak gözlemleniyor.

OECD'nin politika tavsiyeleri şu şekilde sıralanabilir:

1. Daha yeşil bir gelecek için şimdiden altyapıya yatırım yapılmalı. Altyapıdaki kamu harcamalarını artırmak, özel yatırımları teşvik etmek ve daha çevreci bir ortamı desteklemek için düşük faiz oranlarından yararlanılabilir. Dijitalleşme ve yaşlanmanın zorluklarını ele almak için politikalar yeniden ele alınmalı.

2. Ticari çatışmalar işletmeler için belirsizlik yaratıyor ve yatırımları yavaşlatıyor. Ticari çatışmaların merkezinde bulunan sübvansiyonlar azaltılmalı.

3. Vergi sistemini daha adil hale gelmeli. 2020 yılına kadar dijital ekonomi için şeffaf ve adil uluslararası vergilendirme konusunda anlaşmaya varılmalı.

Bu politika önerileri gerçekleşebilir mi?

Dünyada yükselen popülizm ve politik belirsizlikler, işbirliğini engelleyebilir fakat ticaret çatışmalarının dozu hafif de olsa azalıyor. Dünyanın birçok farklı yerindeki merkez bankalarının faiz indirimleri ile teşvik politikaları    
yavaş da olsa etkisini göstermeye başlayacak gibi duruyor. Fakat çevre konusunda net bir adım atılmaması hâlen büyük bir sorun teşkil ediyor. Bunun dışında Amerika Birleşik Devletleri'ndeki başkanlık seçimlerinin vergiler konusunda şekillenmesi ise, adil bir vergi sistemi getirilmesinin önünü açabilir.

Belki OECD'nin bütün politika önerileri gerçekleşmeyebilir ve kaçınılmaz olan küresel durgunluk yaşanabilir. Umarız ki böyle bir senaryo gerçekleşmez.

Habernediyor.com / İrem Çorum

Yorumlar (0)