İslami finansın büyüklüğü 3 trilyon dolara çıktı

CIBAFI Genel Sekreteri Abdelilah Belatik, "İslami finans yıllık yüzde 8 büyümeyle 3 trilyon dolara tekabül ediyor." diye konuştu.

EKONOMİ 17.06.2019, 12:12
İslami finansın büyüklüğü 3 trilyon dolara çıktı

İslami Bankalar ve Finans Kurumları Genel Konseyi (CIBAFI) Genel Sekreteri Abdelilah Belatik, İstanbul Merkez Bankacılığı Araştırma ve Eğitim Merkezi ile CIBAFI'nin düzenlediği İslami Finansal Kuruluşlar İçin Stres Testi Teknik Çalıştayı'nda Anadolu Ajansı (AA) muhabirine verdiği mülakatta, CIBAFI olarak İslami finansal hizmetler sektörünü küresel bağlamda temsil ettiklerini, İslami finansı teşvik ettiklerini, aynı amaç ve ilgi alanlarına sahip kuruluşlarla iş birliği yapan bir organizasyon olduklarını ifade etti.

İslami finansal hizmetler endüstrisinin gelişmesini destekleyen, düzenleyici, finansal ve ekonomik politikaları savunan sektörün öncü sesi olduklarını ifade eden İslami Bankalar ve Finans Kurumları Genel Konseyi (CIBAFI) Genel Sekreteri Abdelilah Belatik, "CIBAFI, stratejik plan çerçevesinde belirtilen stratejik hedefler ile yönetilir. Bunlardan biri İslami finans değerlerinin savunulması ve bunlarla ilgili politika ve düzenlemeler... Diğeri ise araştırma, yenilik, eğitim ve mesleki güçlendirmedir." şeklinde konuştu.

İslami finans uygulamalarında sektörün karşılaştığı zorluklara çözüm üreten üretici ve yapıcı diyaloglar yapmak için standart belirleyici ve düzenleyiciler ile ortak bir şekilde çalıştıklarını aktaran İslami Bankalar ve Finans Kurumları Genel Konseyi (CIBAFI) Genel Sekreteri Abdelilah Belatik, "Sürdürülebilir kalkınmaya erişmek için yolları ve sektördeki fırsatları belirten raporlar ve yayınlarla sektördeki inovasyon ve pratikleri geliştirmeyi hedefliyoruz. Sektördeki insan kaynaklarının kalkınması için profesyonel kalkınma girişimleri ve gelişim programları tertipliyoruz." diye konuştu.

İslami finansın, finansal pazarlar içinde gelişmekte olan bir sektörü temsil ettiğini ve sektörün büyüklüğünün yıllık yüzde 8 büyümeyle 3 trilyon dolara tekabül ettiğini açıklayan İslami Bankalar ve Finans Kurumları Genel Konseyi (CIBAFI) Genel Sekreteri Abdelilah Belatik, İslami finansın, finansal krizler boyunca güvenilir bir finansman türü olduğunun altını çizdi.

"İslami Finans Sektörü, 2020 yılı sonunda 4 trilyon dolarlık bir büyüklüğe erişecek"

İslami Bankalar ve Finans Kurumları Genel Konseyi (CIBAFI) Genel Sekreteri Abdelilah Belatik, sektörün, İslami değerlere önem veren, ahlaki ve sorumlu finans çalışmalarıyla parlak bir geleceğe sahip olduğuna vurgu yaparak, şunları söyledi:

"İslami finans ve İslami bankacılık, hem Müslüman olan hem de Gayri Müslim ülkelere evrensel önermeler sunduğu için İslami finansın Müslüman veya Müslüman olmayan ülkelerdeki çalışmalarını ayrıt etmek mantıklı bir durum değil. Örnek vermemiz gerekirse, Malezya ve Birleşik Krallık hakkında burada yapılan değerlendirmeleri dikkate alabiliriz. Müslüman olanlar ve Müslüman olmayanlar, sorumlu yatırımlar ve ürünlerle küresel sürdürülebilir programın başarısıyla uyumlu şekilde İslami finansman türlerine çok büyük ilgi gösteriyor. CIBAFI, sektörün 2020 sonunda 4 trilyon dolarlık bir büyüklüğe ulaşacağını öngörüyor."

Atölye çalışmaları, seminer, konferans ve çeşitli faaliyetlerle küresel aktörler arasında İslami finansa dikkat çekmek için çaba sarf ettiklerini belirten İslami Bankalar ve Finans Kurumları Genel Konseyi (CIBAFI) Genel Sekreteri Abdelilah Belatik, "Pazarda olan fırsatlar üzerine İslami bankaları bilgilendiriyoruz ve onları pazarda değişen müşteri odağı, ihtiyaçlar ve ürün değişiklikleri hakkında cesaretlendiriyoruz. İslami bankaların kaygılarını duyurmak için standart belirleyiciler ve finansal kural koyucular ile yakından çalışıyoruz. Rapor ve yayınlarla, İslami finansın kıymetini artırmak için iş fırsatlarını gündeme getirmeyi ve platformlar kurulması için cesaretlendirmeyi hedefliyoruz." şeklinde konuştu.

"İslami bankaların birçok müşterisi Müslüman olmayan ülkelerden oluşuyor"

İslami Bankalar ve Finans Kurumları Genel Konseyi (CIBAFI) Genel Sekreteri Abdelilah Belatik, Hong Kong ve Lüksemburg gibi ülkelerde finansal merkezlerin, müşterilerini etkilemek için çalışmalarını çeşitlendirdiğini ve doğal olarak İslami finansa yönelebildiğini belirterek, şu yorumu yaptı:

"Birleşik Krallık, İslami finansal çalışmalar için sadece bölgesel bir pazar değil, aynı zamanda uluslararası finansal merkez olarak da faaliyetlerin yapıldığı yerdir. İslami finansın İngiltere'de kurulmuş olması; ülkede Müslüman toplulukların yer alması ve Birleşik Krallık pazarında yer alan yatırım fırsatlarına yönelik Körfez ülkesi müşterilerinin ilgisinin olmasından kaynaklanıyor. Müslüman olan ve Müslüman olmayan ülkelerde müşteriler, İslami finansa etik ve değer artıran katkılarından dolayı eğilimli durumdalar. İslam bankalarının birçok müşterisi bugün Müslüman olmayan ülkelerden oluşuyor."

"Türkiye'de İslami finans sadece yüzde 5'lik kesime hitap ediyor"

İslami Bankalar ve Finans Kurumları Genel Konseyi (CIBAFI) Genel Sekreteri Abdelilah Belatik, Türkiye'de İslami finansın bugün sadece yüzde 5'lik bir kesime hitap ettiğini, bu durumun ülkenin sektöre yönelik tam potansiyelini yansıtmadığını ifade ederek, Türkiye'nin, Müslüman ağırlıklı nüfusu ve ekonomik gelişiminden dolayı İslami finans için büyük potansiyele sahip marketlerden biri olduğunun altını çizdi.

Türkiye'nin 800 milyar doların üzerinde Gayri SAfi Millî Hasıla (GSMH)'ya sahip olduğunu hatırlatan İslami Bankalar ve Finans Kurumları Genel Konseyi (CIBAFI) Genel Sekreteri Abdelilah Belatik, "(Türkiye) Endonezya ve Suudi Arabistan'la birlikte G-20’ye üye ülke. Bundan dolayı gelecek yıllarda İslami finansın gelişimi için birçok fırsatlar barındırıyor." diye konuştu.

İslami finansın Türkiye'deki pazar payını artırmak için 3 ana ayağa odaklanılması gerektiğini söyleyen İslami Bankalar ve Finans Kurumları Genel Konseyi (CIBAFI) Genel Sekreteri Abdelilah Belatik, sözlerini şu şekilde sürdürdü:

"İslami finansmanın altyapısının geliştirilmesini çok önemli buluyorum. Düzenleyici kurumların varlığı, finansal piyasalar ile entegrasyona yardımcı olur ve İslami finans kurumlarının büyümesini hayli kolaylaştırır. Ayrıca, İslami finans kurumları, yalnızca şeriat uyum unsurlarına odaklanmamalı, bununla birlikte katma değeri yüksek yeni araçlar sunabilmelidirler. Kurumlar, özellikle İslami finansman tarzının etik değerlerine vurgu yapmalıdır. İslami bankalar, ürünlerini çeşitlendirmelidir ve onları dijitalleştirmelidir. İslami bankaların FinTech kuruluşlarını kucaklayıcı yatırım yapmalarının Türkiye’deki pazar payını artırmada etkili olacağına inancım tamdır."

"Türkiye, hem bölgesel hem de küresel İslami finansta etkin bir role sahip"

İslami Bankalar ve Finans Kurumları Genel Konseyi (CIBAFI) Genel Sekreteri Abdelilah Belatik, Türkiye'nin, İslami finans pazar payını artırma konusunda daha fazla potansiyele sahip olduğunu, bunun için aktörlerin, henüz piyasaya çıkmamış yeni sektörlere odaklanması ve nüfusun farklı kesimlerini hedef alan daha yenilikçi teklifler sunması gerektiğini ifade etti.

İslami Bankalar ve Finans Kurumları Genel Konseyi (CIBAFI) Genel Sekreteri Abdelilah Belatik, Türkiye'nin merkezi konumunun, İslami finansın gelişiminde önemli bir rol oynamasına yardımcı olacağını dile getirerek, "Türkiye'nin ekonomisinin büyüklüğü, batı ve doğu pazarları ile Körfez pazarı arasındaki stratejik konumu göz önüne alındığında Türkiye, İslami finansa ilgi duyan aktörler için muazzam bir fırsat sunmaktadır fakat bunun gerçekleşmesi için açık bir stratejik plana ihtiyaç duyulmaktadır. Türkiye, CIBAFI için önemli bir ortaktır. Türkiye ve bölgedeki katılım bankacılığının büyümesini ve gelişmesini desteklemekten memnuniyet duyarız. Türkiye'nin, hem bölgesel hem de küresel anlamda bu konuda etkin bir rol oynaması işten bile değil." diye konuştu.

Yorumlar (0)