Bankalara çağrı: Faizleri indirin!

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, son üç toplantısında 10 puanlık faiz indirimi yapan Merkez Bankası’nın reel sektörü memnun ettiğini söyleyerek, “Kamu bankalarımız faizleri hızla indirdiler, özel bankalarda ise hala bir duraksama var. Ekonominin büyümesine bir destek de özel bankalardan gelsin istiyoruz." dedi.

EKONOMİ 30.10.2019, 10:59 30.10.2019, 11:06
Bankalara çağrı: Faizleri indirin!

Merkez Bankası geçen hafta gerçekleştirdiği toplantıda politika faizini 250 baz puan indirerek yüzde 14’e çekti. Temmuzdan beri yapılan üç toplantıda toplam 10 puanlık faiz indirimine giden Merkez Bankası’nın kararı sonrası gözler bankalara çevrildi. Analistler, konut kredisinde Merkez Bankası’nın temmuz toplantısının ardından yüzde 0,99 seviyesine getirilen faizin yüzde 0,90’a inebileceği görüşünde. Ticarî kredi faizlerinin ise yüzde 14 seviyesine inmesi gerektiği söyleniyor. İş dünyası temsilcileri ise bankaların en kısa sürede adım atmasını bekliyor.

"İktisadî faaliyette toparlanma var"

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Merkez Bankası’nın cesur ve kararlı adımlarla 3 ayda politika faizini 10 puan düşürdüğünü ve yüzde 14 seviyesine çektiğini anımsatarak, “Piyasaları kilitleyen yüksek faizler uzun zamandır ülkemizin önemli bir problemiydi. Bütün dünyada merkez bankalarının faiz indirdiği bir dönemde Türkiye'nin yüksek faizde ısrar etmesi zaten doğru değildi. İş dünyası olarak bizler faiz indirim taleplerimizi her ortamda söyledik ve savunduk. Merkez Bankası’nın para politikasını şekillendirirken Türkiye iş dünyasının taleplerini göz önünde bulundurmasından memnuniyet duyduk. Merkez Bankası’nın faiz indirimleri iş dünyamıza moral veriyor. Faiz indirimlerinin de etkisiyle yurt içi iktisadi faaliyette bir toparlanma görülüyor. Ama bu süreci güçlendirecek adımlara hala ihtiyaç var.” ifadelerini kullandı. Krediye ulaşma maliyetinin bekledikleri ölçüde azalmadığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, şöyle konuştu: 

"İlk iki faiz indiriminin sonrasında da Merkez Bankası görevini yaptı, sıra bankalarda demiştim. Sağ olsun, kamu bankalarımız bu çağrımıza olumlu yanıt verdi ve faizleri hızla düşürdüler. Özel bankalarda ise hala bir atalet var. Faizleri yeterince hızlı indirmiyorlar, kredi musluklarını gerektiği kadar açmıyorlar. Buradan, sizin aracılığınız ile çağrımı tekrarlamak istiyorum. Ekonominin büyümesine özel bankalardan da destek gelmesini bekliyoruz.”

"Herkesin fedakârlık yapması gereken bir dönem"

Özel bankaların da ellerini taşın altına koymasını ve bu indirimi kredi faizlerine daha fazla yansıtmalarını bekleyen Hisarcıklıoğlu, “Bankalar kredi faizlerini bebek adımları ile değil reel sektörün ihtiyacına göre indirsin ki, yatırım iştahı artsın, istihdam artsın, ticaretin bereketi olsun.” şeklinde konuştu.

Hisarcıklıoğlu, reel sektörün kredi taleplerinde ve kullanımlarında bankalar tarafından faiz dışında giderek artan şekilde masraf ve komisyon adı altında yüksek ilâve maliyetler çıkarıldığına vurgu yaparak şunları söyledi: 

“Bu da reel sektörün üzerindeki yükü artırıyor. Bankalarımız bu politikalarını yeniden değerlendirmeli. Herkesin fedakârlık yapması gereken bu dönemde, ‘feda’yı reel sektöre bırakıp, ‘kâr’ı kendilerine almasınlar. Şimdi artık yatırım, istihdam, ihracat ve büyüme dönemidir. Bankalar da bu adıma eşlik etmeliler ki, büyümenin bereketi ülke geneline yayılsın.”

"Özel bankalar reel sektörü desteklemeli"

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Merkez Bankası’nın 10 puanlık faiz indiriminin ticarî kredi faiz ortalamasına yüzde 5 seviyesinde yansımasının iş dünyasında "bankalar indirimi sözde mi bırakıyor" sorusuna sebep olduğunu ifade etti. Avdagiç, şöyle konuştu: “Üç kamu bankamız bu dönemde çok olumlu ve öncü bir yaklaşımda bulundu. Özel bankaların da ellerini taşın altına koymalarının zamanı geldi. İzan sahibi hiç kimse, Merkez Bankası'nın indiriminin piyasaya yarısı kadar yansımasını yeterli bulamaz. Özel bankalar faiz indiriminde adeta kaplumbağa hızıyla gidiyor. Bankalar ile reel sektör ekonominin iki kanadı gibidir, bankalar kârlılık adına reel sektörü destekleme konusunda ağır kalırsa, faiz indiriminde ayak direrlerse, bu iş dünyasının dengesini bozacaktır. Reel sektörün yalnız kaldığı bir ortamda, bankalar da yalnız kalacak, sıkıntı yaşayacak. Bankalar, Türkiye ekonomisinin aktörü olduklarını unutmadan, piyasa şartlarının gereğini yapmalı ve faiz indirimine özden destek vermelidir. Merkez Bankası 4 ayda 3 defa faiz indirdi. Politika faizi seviyesinin yüzde 24’den yüzde 14’e gerilemesine karşın ticari kredi faizlerinin ağırlıklı ortalamalarına bakıldığında indirimin çok kısıtlı kaldığını görüyoruz.”

Avdagiç, Merkez’in faiz indirimi serisine başladığı 26 Temmuz’da, bankaların ticari kredilere uyguladığı ağırlıklı ortalama faizin yüzde 20,08 olduğunu hatırlatarak, “18 Ekim haftasına geliyoruz, bu oran yüzde 16,33. Kaldı ki ortalaması yüzde 16,33 ise bazı ticari kredi müşterilerine daha yüksek faiz uygulanıyor da demektir. Oysa yapılan bu indirimlerin asıl hedef kitlesi iş dünyasıdır, yatırımlardır. Bankaların, Merkez’in 10 puanlık faiz indirimini ticari kredi faizlerine 5 puan mertebesinde yansıtmaları, yatırımlara yol vermez, istihdamın, ihracatın, üretimin önünü açmaz. Başta özel bankalarımızın öncülük edeceği bir indirimle bu hafta ticari kredi faizlerinde göreceğimiz en yüksek seviye yüzde 14 olmalı” dedi.

"Ticari kredi kullanımı artmıyor"

Yeterince gerilemeyen ticari kredi faizlerinin, kredi kullanım hacmine de olumsuz olarak yansıdığını kaydeden Avdagiç, şöyle devam etti: “BDDK verilerine göre faizde ilk indirimin yapıldığı 26 Temmuz’dan bugüne kadar geçen 12 haftalık süreçte kullanılan kredi hacmine bakıldığında konutta yüzde 6,2, ihtiyaçta yüzde 8,6 artış yaşanırken, ticari kredi kullanımında yalnızca yüzde 1,04 artış var. Bunun önemli bir sebebi faiz oranlarının hala yeterince cazip olmaması.” 

Konut piyasası hareketlendi

Konut piyasasında satın alma kararını etkileyen en önemli faktörlerden biri faiz oranları. Son 1,5 yıldır durgun bir dönem geçiren sektör Merkez Bankası’nın temmuz toplantısının ardından konut kredi faizlerinin 0,99’a düşmesinden sonra hareket kazandı. Eylül ayında hem toplam konut satışında hem de banka kredili satışta tarihin en yüksek seviyesi görüldü.

Faiz indiriminin gayrimenkul sektörünü olumlu etkilediğini belirten Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Başkanı Feyzullah Yetgin “25 Temmuz’da Merkez Bankası’ndan faiz indirimi kararı sonrasında Ziraat Bankası, Vakıfbank ve Halkbank konut kredisi faizini yüzde 0,99’a çekmişti. Bazı özel bankaların da faizlerinde indirime gitmesinin sektöre etkisi son derece olumlu oldu. Sektörde hareketlenme başlarken, Merkez Bankası 12 Eylül’de de 325 baz puan faiz indirimi kararı aldı. Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, son olarak politika faizinin yüzde 16,50’den yüzde 14’e indirilmesine karar verdi. Yüksek faizler sebebiyle ertelenen talep, faiz indirimiyle birlikte konut satışına yansıdı. Kamu bankalarının öncülüğünde konut kredisi faizlerinin aylık yüzde 0,99 oranına düşürülmesiyle birlikte konut satışlarında hızlı bir artış yaşandı. Türkiye genelinde 146 bin 903 konut satışının gerçekleştirildiği eylül ayında, konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 15,4 arttı. Konut kredisiyle yapılan satışlar aynı dönemde yüzde 410,2 oranında artışla yeni bir rekora imza attı. Konut satışlarını olumlu etkileyen faiz indirimlerinin sektörün geneline yayılması ve bu indirimlerin özel bankalarda da devam etmesini bekliyoruz.” şeklinde konuştu.

Yorumlar (0)