Ağbal'dan ekonomistlere 7 önemli çağrı

Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal, iletişim stratejisinin bir parçası olarak yürütülen yatırımcı toplantıları kapsamında ekonomistlerle bir araya geldi.

Burada önemli açıklamalarda bulunan Naci Ağbal, ekonomistlere 7 temel husus konusunda önemli çağrılarda bulundu.

İşte Ağbal’ın yedi temel mesajı;

1- Merkez Bankasının en önemli ve vazgeçilmez görevlerinden birinin kalıcı fiyat istikrarını sağlamak olduğunu vurgulayan Başkan Ağbal, “Attığımız ve atacağımız adımlarla bu amaca hizmet edecek para politikası çerçevemizi kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz.” dedi

2- Son haftalarda sık sık dile getirdiği sıkı para politikası ve finansal koşullardaki sıkılaşma vurgusunu bir kez daha yineleyen Ağbal, bu politikanın talep kanalı üzerinden daha ılımlı bir ekonomik aktivite düzeyine yönelim sağlayacağını belirtti.

3- Ayrıca Ağbal, “Öngörülebilirlik ve sıkı duruş, ülke risk priminin düşmesine, enflasyonun düşüş eğilimine girmesine, ters para ikamesinin başlamasına, TL tasarrufların özendirilmesine, finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesine ve rezervlerin artış eğilimine katkı sağlayacaktır”  değerlendirmesinde bulundu.

4- Tüm kararların fiyat istikrarı önceliği ile alınacağının altının çizen Ağbal, “Fiyat istikrarı, finansal ve makroekonomik istikrarın temelidir.” dedi.

5-  Ağbal, para politikasındaki sıkı duruşu 2023 yılına kadar koruyacaklarını, başka bir değişle, güçlü dezenflasyonist bir etki sağlayacak derecede bir para politikası seti oluşturup, yüzde 5 hedefini elde edene kadar koruyacaklarını belirtti.

6-  Yurt içi yerleşiklerin dolarizasyon eğiliminin tersine dönmesi, sermaye girişlerinin istikrarlı ve güçlü bir hale gelmesi ile birlikte döviz alım ihaleleri yoluyla rezervlerimizi artıracaklarını söyleyen Ağbal, “Şartlar oluştuğunda, buna yönelik planımızı da açık ve şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylaşacağız.” ifadelerini kullandı.

7-Dezenflasyon ve fiyat istikrarı sürecine tüm paydaşların katılımının çok önemli olduğunu vurgulayan Ağbal, “Eş güdümün ve bütünsel bir yaklaşımın gerekli olduğunu düşünüyoruz." dedi.