Ulusal Tevhid Cemaati'nin Sri Lanka saldırılarıyla bağlantısı var mı?

Sri Lankalı yetkililer, Paskalya Bayramı’nda 350’den fazla kişinin ölümüne yol açan bir dizi koordineli bombalama eyleminde bulunduğunu belirtti. Polis, on yıl önce iç savaşın sona ermesinden bu yana Güney Asya’da bulunan ada ülkesinde ölümcül saldırılarla bağlantılı olarak Ulusal Tevhid Cemaati üyeleri dahil olmak üzere en az 76 kişiyi tutukladı. Polis, örgütün uluslararası bağları olduğundan şüpheleniyor.

Terör örgütü DEAŞ, Sri Lanka’daki saldırıları üstlendi ancak Sri Lankalı yetkililer DEAŞ'ın müdahalesinden emin değil. Ulusal Tevhid Cemaati ve Jammiyathul Milathu Ibrahim (JMI) adlı örgütlerden şüpheleniyorlar. İstihbarat yetkilileri ve Başbakan Ranil Wickremesinghe, ülkenin doğusunda Tamilce konuşan bir vaiz olan Mohamad Zahran’ın bu eylemlerin beyni olabileceği düşünülüyor.

Patlamaların üzerinden 5 gün geçti ve hükümet yetkilileri konu hakkında birçok kez bilgilendirme yaptı. Fakat şüphelenilen Ulusal Tevhid Cemaati hakkında çok az şey biliniyor.

Ulusal Tevhid Cemaati ne zaman kuruldu?

Hindu gazetesinde yer alan bir rapora göre, Ulusal Tevhid Cemaati’nin, daha geniş bir örgüt olan Sri Lanka Tevhid Cemaati’nden 2014 yılından ayrılarak kurulduğuna inanılıyor. Merkezi ülkenin doğusunda Müslümanların çoğunlukta olduğu Kattankudy şehri olan Ulusal Tevhid Cemaati’nin güçlü bir şekilde Vahhabizm’den etkilendiğine inanılıyor. Vahhabizm, Suudi Arabistan’da resmi bir dinî doktrindir ve Kur’an ve Hz. Muhammed’in öğretilerinin tam anlamıyla okunmasını gerektirir.

Sınırlı bir sosyal medya varlığına sahip olan ve Mart 2018’den beri güncellenmemiş olan Twitter hesabına göre, Ulusal Tevhid Cemaati, düzenli olarak görüşmeler ve seminerler düzenleyecek, videolar dağıtacak ve hatta camilerle cenaze namazı düzenleyecek.

CIA’de eski bir Ulusal İstihbarat Görevlisi Yardımcısı Glenn Carle, Ulusal Tevhid Cemaati üyeliği hakkında çok az şey biliniyorken, büyüklüğünün Sri Lanka Tevhid Cemaati’ne kıyasla daha az olduğunu ifade etti. Müslümanlar, Sri Lanka nüfusunun yalnızca yüzde 9,7’sini oluşturuyor. Carle, Ulusal Tevhid Cemaati’nin çok küçük göründüğünü, örgüte Vahhabizm’den etkilenmiş ve eğitilmiş bir imam tarafından liderlik edildiğini ancak dış bağlantılarının bilinmediğini söyledi.

Geçen yıl Sri Lanka hükümeti, Hint-Aryan dili konuşan etnik bir grup olan Sinhalaların Kandy şehrinde düzinelerce Müslüman işletmesine, evlerine ve camilerine gerçekleştirdikleri saldırılardan sonra olağanüstü hal ilan etmek zorunda kaldı. Cesedi yanıp kül olmuş bir binada bulunan Müslüman bir genç öldü.

Çıkan isyanlardan aylar sonra, destekçilerinin Aralık ayında Kegalle kasabasında Budist heykellerine saldırmakla suçlanmasından sonra Ulusal Tevhid Cemaati, herkesin dikkatini çekmeye başladı. Ulusal Tevhid Cemaati Sekreteri Abdul Razik, dini huzursuzluğu teşvik etme suçlamasıyla birkaç kez tutuklandı. Selefi grubu Sri Lanka Tevhid Cemaati, yıllar boyunca Budist muhafazakârlara karşı konuşmalar yaptı.

Perşembe günü yapılan açıklamada Sri Lanka Tevhid Cemaati, saldırganları örgütle ilişkilendiren raporları şiddetle kınadı.

“Sri Lanka Tevhid Cemaati, sorumsuzca ve yanlış bir şekilde, örgüt ile terör bombalamaları arasında bağlantı kuran medya organlarının yanılttığına işaret etmek istiyor.”

Sri Lanka Tevhid Cemaati Genel Sekreteri MFM Faseeh yaptığı açıklamada,  “Sri Lanka Tevhid Cemaati’nin bombalamalarla hiçbir bağlantısı yoktur ve olayla ilgili olduğu şüphelenilen kuruluşla da hiçbir bağı yoktur.” açıklamasını yaptı.

DEAŞ bağlantısı

Araştırmacılar, varlıklı ailelerden olan iyi eğitimli dokuz intihar bombacısının bu terör eylemlerine dahil olduğundan şüpheleniyorlar. DEAŞ’ın, Salı günü geç saatlerde yayımladığı videoda, siyah DEAŞ bayrağı altında duran ve biri hariç hepsinin yüzü kapalı olan sekiz erkek vardı. Onlar, liderleri Ebu Bekir El Bağdadi’ye bağlılıklarını ilan ediyorlardı.

Videoda yüzü açığa çıkmış tek kişi Mohamed Zahran’dı. Videoda sekiz kişi olsa da, Sri Lanka Savunma Bakanı Ruwan Wijewardene dokuz intihar bombacısı olduğunu söyledi. Sekiz kişinin tespit edildiğini ve bunlardan birisinin kadın olduğunu ifade etti. Wijewardene, bir basın toplantısında “Bombacıların çoğu iyi eğitimli, ekonomik bakımdan güçlü ailelerden geliyor. Bazıları çalışmalar yapmak için yurtdışına gitmiş.” dedi.

“Bildiğimiz kadarıyla bir tanesi İngiltere’ye, daha sonra hukuk eğitimi için Avustralya’ya gitmiş. İngiltere dahil yabancı ortaklar, bize bu soruşturmada yardımcı oluyorlar.”

Polis kaynakları, zengin bir Kolombo baharat tüccarının iki oğulları olan iki Müslüman erkek kardeşin, saldırının failleri arasında olduğunu gösteriyor. Ayrıca bu kaynaklara göre bu iki kardeş, konuk olarak başkentteki Shangri- La ve Cinnamon Grand otellerinde kahvaltı için sıraya girmişlerdir. Soruşturma memuruna göre onlar, Ulusal Tevhid Cemaati’nin kilit üyeleri.