Taraflar anlaştı: 'Komşu' erken seçime gidiyor

Irak Başbakanlığı tarafından gerçekleştirilen yazılı açıklama doğrultusunda, Cumhurbaşkanı Berhem Salih, BM (Birleşmiş Milletler) Irak Temsilcisi Jeanine Hennis-Plasschaert ve Yüksek Yargı Konseyi Başkanı Fayik Zeydan ile Sünni, Şii, Türkmen, Kürt ve Hristiyan toplumun temsilcileri Başbakan Mustafa el-Kazımi'nin başkanlığında başkent Bağdat'ta bulunan Hükümet Sarayı'nda buluştu.

Irak'taki siyasi krizin masaya yatırıldığı toplantıya, Sadr Hareketi'nden temsilci iştirak etmedi.

Tekrar erken seçime gidilmesi hususunda anlaşmaya varan liderler, söz konusu sürecin anayasal çerçevelere uygun bir şekilde ilerlemesini talep etti.

Toplantıda, anayasal çerçevelerde bir yol haritası oluşturulması için ulusal diyalog toplantılarının sürmesi yönünde karar alındı.

Siyasi liderler ayrıca Sadr Hareketi'ne bahse konu ulusal diyalog toplantılarına iştirak etme çağrısı yaptı. 

Sadr'ın talepleri neler?

Ülkedeki en büyük kitlesel tabana sahip olan Şii siyasi ve dini lider Mukteda es-Sadr, geçtiğimiz ekim ayında gerçekleştirilen seçimden galip gelse de hükümeti oluşturamamış, akabinde grubundaki vekilleri istifa ettirerek siyasetten çekildiğini duyurmuştu. Sadr sonrası hükümeti oluşturma işi rakibi Koordinasyon Çerçevesi'ne verilmişti.

Koordinasyon Çerçevesi tarafından başbakan adayı olarak eski Çalışma ve Sosyal İşler Bakanı Muhammed Şiya Sudani'nin seçildiğinin açıklanması üzerine Sadr destekçileri gösterilere başlamıştı.

Sadr'ı destekleyenler, iki haftayı aşkın bir süredir başkentteki Yeşil Bölge'de bulunan Meclis bahçesinde oturma eylemi yapıyor. Meclis, bahse konu eylemler sebebiyle toplanamıyor.

Sadr, rejim, yargı yönetimi ve anayasa değişikliğiyle erken seçime gidilmesini talep ediyor. Sadr'ın rakibi olan İran destekli Şii Koordinasyon Çerçevesi ise Sadr'ın taleplerine karşı çıkıyor.

Koordinasyon Çerçevesi'ni destekleyenler de Yeşil Bölge kapısında 'anayasa ve devleti koruma' gerekçesiyle oturma eylemlerine devam ediyor.

Sadr, Koordinasyon Çerçevesi'nin 'masaya dönme' çağrılarını cevapsız bırakarak, onlarla bir daha asla uzlaşı masasına oturmayacağını ifade etmişti.


(Sadr)