Srebrenitsa kurbanı kardeşini eşyalarından tanıdı

24 yıl önce Srebrenitsa'da Sırplar tarafından gerçekleştirilen soykırımın kurbanı olan Adil Suljic'in yalnızca birkaç kemiğine ulaşılabildi. Suljic'in kardeşi Nura Begovic, "Tüm bedeninden bulunabilen sadece bir eliydi. Onu ayakkabılarından, saatinden ve anahtarından tanıdım." dedi.

DÜNYA 07.07.2019, 15:00 07.07.2019, 15:04
Srebrenitsa kurbanı kardeşini eşyalarından tanıdı

Srebrenitsa soykırımı kurbanlarının yakınlarından Nura Begovic, açılan toplu mezarda kardeşi Adil Suljic'i, ayakkabısı, kol saati ve anahtarlarından tanıdığını söyledi. 

Srebrenitsa'da 1995 yılında yaşanan soykırım, Avrupa'da İkinci Dünya Savaşı'nın ardından meydana gelen en büyük insanlık trajedisi olarak kabul ediliyor. 8 bin 372 Boşnak sivilin katledildiği soykırımın 33 kurbanı daha bu sene Potoçari Anıt Mezarlığı'na defnedilecek.

Soykırımın üzerinden 24 yıl geçse de hala binin üzerinde kişinin cesedine ulaşılamadı. Defnedilen kurbanların çoğunluğunun da sadece birkaç kemiği toprağa veriliyor.

Bu yıl defnedilecek 33 soykırım kurbanından biri de Adil Suljic. Aradan geçen 24 yıla rağmen Suljic'in yalnızca el kemiklerine ulaşıldı. Suljic'in kız kardeşi Nura Begovic, 'bir mezarı olsun ve sonsuz huzura ulaşsın' diye 11 Temmuz günü kardeşinin birkaç kemiğini anıt mezarlığa defnedecek.

"Tüm bedeninden bulunabilen sadece bir eliydi"

Begovic, Srebrenitsa'nın Sırp güçlerinin eline geçmesinin ardından, kardeşi Adil'in orman yolunda Boşnakların kontrolündeki bölgeye ulaşmak amacıyla yola çıktığını anlattı.

"Eşim ve kız kardeşimin eşi de onunla gitti. Orman yolundaki binlerce insandan biriydi. Eşim hayatta kalmayı başardı, ama kardeşim başaramadı." ifadelerini kullanan Begovic, kardeşi Adil'e ait kemik parçalarına geçen sene ulaşıldığını belirtti. 

Begovic, "Toprağın üstünde birkaç kemik bulundu. Tüm bedeninden bulunabilen sadece bir eliydi. Yanında ayakkabı, saat ve anahtar da bulundu. Onu ayakkabılarından, saatinden ve anahtarından tanıdım." diye konuştu. 

"Nasıl öldürüldüğünü hiçbir zaman bilemeyeceğiz"

Kardeşini bu yıl düzenlenecek anma ve cenaze töreninde toprağa vereceklerini kaydeden Begovic, bu sayede onun da burada bir mezarı olmasını istedikleri belirtti. 
Begovic, "Nasıl öldürüldüğünü, ne acılar çektiğini hiçbir zaman bilemeyeceğiz. Annemiz, onun sonsuz huzura kavuştuğunu göremeden öldü." sözleri ile acısını paylaştı. 

Diğer kurban yakınlarını bulunan kemikleri bekletmeden toprağa vermeye çağıran Begovic, "Kemiklerin kimlik tespit merkezlerinde beklemesi yerine onların toprakta huzura kavuşmasını sağlamalıyız." dedi. 

Srebrenitsa katliamı

1995 yazına kadar, Doğu Bosna’daki üç kasaba- Srebrenitsa, Zepa ve Goradze- Bosna hükümetinin kontrolü altında kaldı. ABD, bu yerleşim bölgelerini 1993 yılında güvenli bölgeler olarak ilan etti ve buraların uluslararası barış güçleri tarafından silahsızlandırılıp korunacağını söyledi. Fakat 11 Temmuz 1995’te Ratko Mladic komutasındaki Bosnalı Sırp kuvvetleri, Srebrenitsa’da görev yapan Hollandalı barış güçlerinin taburunu basarak ilerlediler.  

Sırp kuvvetleri, daha sonra Srebrenitsa’daki Boşnak sivilleri ayırdı, kadınları ve kızları otobüslere bindirdi ve onları Boşnaklara ait bölgelere gönderdi. Kadınların bir kısmı tecavüze ve cinsel tacize uğradı, geride kalan erkekler derhal öldürüldü ve toplu katliam bölgelerine gönderildi.

Sırp kuvvetleri tarafından Srebrenitsa’da öldürülen Boşnakların sayısının yaklaşık 7 bin ya da 8 binden fazla olduğuna yönelik farklı tahminler bulunmaktadır.

Bosnalı Sırp kuvvetleri, aynı ay Zepa’yı ele geçirip kalabalık bir Saraybosna pazarında bomba patlattıktan sonra, uluslararası toplum devam eden çatışmalar ve giderek artan sivil ölümlerine karşı daha sert tepkiler vermeye başladı. Ağustos 1995’te Sırpların Birleşmiş Milletlerin ültimatomuna uymayı reddetmesinden sonra NATO, Bosnalı Sırpların mevkilerini bombalama ve kara saldırısı girişimleri için Boşnak ve Hırvat kuvvetlerine katıldı.

Sırbistan’ın ekonomisi, Birleşmiş Milletler’in ticari yaptırımları ve askeri güçleri nedeniyle zayıflarken, Miloseviç ekim ayında müzakerelere katılmayı kabul etti. Kasım 1995’te Ohio eyaletinin Dayton şehrinde düzenlenen Birleşmiş Milletler destekli barış görüşmeleri Hırvat-Boşnak Federasyonu ve Sırp Cumhuriyeti arasında ikiye bölünmüş federal bir Bosna’nın kurulmasıyla sonuçlandı.

Yorumlar (0)