Riyad'da ortak bildiri
İİT (İslam İşbirliği Teşkilatı) ve Arap Birliği Ortak Zirvesi'nin sonuç bildirisinde, Filistinliler sulh ve güvenliğe kavuşmadan ve gasbedilen bütün haklarını geri almadan, İsrail’in ve diğer herhangi bir bölge ülkesinin sulh ve güvenliğe kavuşamayacağı, İsrail'in işgalinin sürmesinin bölgesel istikrar ve güvenlik ile global sulh ve güvenliğe tehdit teşkil ettiği teyit edildi.

Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da gerçekleştirilen zirvenin ardından, İİT ve Arap Ligi'ne mensup ülkelerin hükümet ve devlet başkanlarının üzerinde mutabık kaldığı ortak bildiri yayımladı.
"İsrail'e silah ihracatını durdurun"
Bildiride, şu ifadelere yer verildi:
"Filistinlerin sulh ve güvenliğe kavuşmadan ve gasbedilen bütün haklarını geri almadan, İsrail'in ve diğer herhangi bir bölge ülkesinin sulh ve güvenliğe kavuşamayacağını, İsrail işgalinin sürmesinin bölgesel istikrar ve güvenliğe, global sulh ve güvenliğe tehdit teşkil ettiğini teyit ederiz.
İsrail'in Gazze'ye dönük başlattığı, 'kitlesel savaş suçu' manasına gelen misilleme saldırısının ve Kudüs ile Batı Şeria'da işlediği barbarca suçların feci yansımalarına ve İsrail’in saldırganlığını durdurmayı kabul etmemesinden ötürü savaşın genişlemesine dönük ortaya çıkan gerçek tehlikeye ve BMGK'nın (Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi) uluslararası hukuku devreye alarak İsrail'in saldırganlığına bir son verememesi acziyetine karşı uyarırız.
İsrail’i, çatışmanın sürmesi ve şiddetlenmesinden, şiddetin Filistinlilerin haklarına ve Hristiyan ile İslam mukaddeslerine yönelmesinden, sistemli faaliyet ve politikalardan, işgale yol açan hukuk dışı, tek taraflı adımlardan, kapsamlı ve adil bir sulhun temin edilebilmesini engellemekten sorumlu tutarız.
Bütün devletleri, işgal ordusunun, yetkililerinin ve terörist yerleşimcilerin, Filistinlileri katletmek, okulları, evleri, kilise ve camileri ile bütün mallarını yok etmek için kullandığı mühimmat ve silah ihracatını ivedilikle durdurmaya davet ediyoruz.
Gazze Şeridi'ne dönük ablukanın kırılarak, yardım konvoylarının ivedilikle girmesinin mecbur kılınmasını istiyoruz.
"FKÖ çatısı altında birleşin"
Uluslararası Ceza Mahkemesi'nden, İsrail'in Doğu Kudüs de dahil olmak kaydıyla işgal altında olan bütün Filistin topraklarında Filistinlilere karşı işlediği savaş suçları ve insanlığa karşı suçlara dair tahkikatı tamamlamasını istiyoruz.
Uluslararası bir sulh konferansının en kısa sürede toplanması çağrısında bulunuyoruz.
İsrail'in Lübnan'ı yeniden 'taş devrine' döndürmeye yönelik tehditlerini ve söylemlerini kınıyoruz ve çatışmanın daha da büyümesinin önüne geçilmesi adına, Kimyasal Silahların Yasaklanması Teşkilatı'na İsrail ordusunun kimyasal silah kullanımını araştırmasına dönük çağrı yapıyoruz.
Gazze Şeridi'nin Doğu Kudüs dahil olmak kaydıyla Batı Şeria’dan ayrılmasını kapsayan tüm önerileri reddediyoruz.
Gazze Şeridi'nin geleceğine dönük bütün yaklaşımların, Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nin egemen, bağımsız, hür, Doğu Kudüs başkentli ve 4 Haziran 1967 hudutları içinde kurulmuş Filistin devleti içindeki birliğini garantiye alacak kapsayıcı bir çözüm içinde yer alması hususunda ısrarımızı belirtiyoruz.
Filistin Kurtuluş Örgütü'nün, Filistinlilerin yegane meşru temsilcisi olduğuna dikkat çekerek, bütün Filistinli güç ve gruplara FKÖ çatısı altında bir araya gelme ve FKÖ’nün liderliğindeki ulusal ortaklık kapsamındaki sorumluluklarını harfiyen yerine getirme çağrısında bulunuyoruz."