Raportörden 'Yüzyılın Anlaşması' uyarısı

BM İnsan Hakları Filistin Özel Raportörü Lynk, uluslararası toplumun İsrail'in Filistin'i işgalini sonlandırmasını öngören herhangi bir teklife destek vermesi gerektiğini açıkladı.

DÜNYA 29.06.2019, 13:45
Raportörden 'Yüzyılın Anlaşması' uyarısı

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Filistin Özel Raportörü Michael Lynk, Bahreyn'in başkenti Manama'da düzenlenen 'Refah için Barış' başlıklı ekonomi çalıştayının ardından yazılı bir açıklamada bulundu. Açıklamada, isim vermeden ABD'nin İsrail-Filistin meselesinin çözümü konusunda bildirilmesi beklenen 'Yüzyılın Anlaşması' planına ilişkin değerlendirmede bulundu.

Lynk, "Uluslararası hukukun çerçevesi olmadan, ABD'den gelecek bir teklif de dahil olmak üzere, herhangi bir barış planı siyasi gerçekliğe çarpacaktır. Ortadoğu barışına yönelik önceki planların tamamı son 50 yılda başarısız oldu çünkü büyük ölçüde, İsrail ve Filistin arasında hak temelli bir yaklaşım konusunda ısrar etmediler." diye konuştu.

Uluslararası hukukun, insani koruma, insan hakları, eşitlik ve adelet ilkeleri üzerine kurulu olduğuna dikkat çeken Lynk, tüm bu değerlerin İsrail-Filistin çatışmasına yönelik yüzlerce BM kararında belirtildiğini hatırlattı.

Lynk, "Uluslararası toplum, İsrail’in Filistin’i işgaline son verilmesi için yapılan herhangi bir öneride ve İsrail-Filistin ihtilafının adil ve kalıcı bir şekilde çözümünde uluslararası hukuka ve insan haklarına bağlı kalmasında ısrar etmelidir. İsrail ve Filistin için yapılacak bir barış planı, uluslararası hukuk çerçevesi olmadan başarısız olacak." ifadelerini kullandı. 

"Filistinliler, uluslararası hukukta yer alan tüm insan haklarına sahip"

Altı ilkenin özellikle barış sürecinin merkezinde olduğuna işaret eden Lynk, bunların; insan hakları, kendi kaderini tayin etme, İsrail işgali, Yahudi yerleşimciler, Filistinli mülteciler ve güvenlik konuları olduğunu söyledi. 

Özel Raportör Lynk, İsraillilerin olduğu gibi Filistin halkının da uluslararası hukukta yer alan tüm bireysel ve kollektif insan haklarına sahip olduğunu vurgulayarak, "Mevcut uluslararası konsensüs, Haziran 1967 sınırlarına dayanan, Doğu Kudüs'ün başkent olarak kabul edildiği, Batı Şeria ile Gazze arasında anlamlı bir ulaşım bağlantısının olduğu, uygulanabilir, bitişik ve tam bağımsız bir Filistin devletini temel alan iki devletli bir çözümü desteklemektedir." dedi. 

"Doğu Kudüs'ün Filistin toprakları olduğu kabul edilmeli" 

İsrail'in, 1967 ve 1980'de Doğu Kudüs'ü iki aşamada işgal ettiğini ve bu işgalin BM tarafından birçok kez yasadışı olarak kınandığını ifade eden Lynk, "Kudüs bilmecesiyle ilgili müzakereler, Doğu Kudüs'ün Filistin toprakları olduğunun kabul edilmesiyle başlamalıdır." önerisinde bulundu.

Lynk, Doğu Kudüs ve Batı Şeria'daki 240 Yahudi yerleşim yerinin, 'BM Güvenlik Konseyi'ne göre uluslararası hukukun çirkin bir ihlali' olduğuna dikkat çekti ve Yahudi yerleşimcileri, sistematik insan hakları ihlallerinin birincil kaynağı olarak tanımladı. 

Barış sürecinin merkezindeki altı ilkenin ABD'nin yakında açıklayacağı barış planının başarı olasılığını değerlendirmek için turnusol testi olduğunu teekrarlayan Lynk, bu ilkelerin gözardı edilmesi durumunda ABD planının da daha öncekilerle aynı kaderi paylaşarak başarısızlığa uğrayacağını söyledi. 

Yorumlar (0)