Nükleer gerilim sürüyor! İmran Han uyardı

Pakistan Başbakanı İmran Han, dünyaya 'nükleer' uyarıda ulundu. Han, "Dünya, Modi hükümetinin kontrolündeki Hindistan'ın nükleer cephaneliğinin güvenliğini ciddi şekilde dikkate almalı." dedi.

DÜNYA 19.08.2019, 09:21 19.08.2019, 09:27
Nükleer gerilim sürüyor! İmran Han uyardı

Pakistan ile Hindistan arasındaki Keşmir gerilimi tırmanmaya devam ediyor. 

Pakistan Başbakanı İmran Han, Yeni Delhi yönetiminin nükleer silah politikasında değişikliğe gidilebileceğini belirtmesinin ardından uluslararası topluma, Hindistan'ın nükleer cephaneliğinin güvenliğini dikkate alma uyarısında bulundu. 

İmran Han, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Dünya, faşist ve ırkçı Hindu milliyetçisi Modi hükümetinin kontrolündeki Hindistan'ın nükleer cephaneliğinin güvenliğini ciddi şekilde dikkate almalı." ifadesine yer verdi.

Bu konunun yalnızca bölgeyi değil, dünyayı da etkileyen bir sorun olduğunu ifade eden Han, uluslararası toplumu, Hindistan'ın nükleer cephaneliğini güvence altına almak için adım atmaya çağırdı. 

"Vatandaşlıkları iptal edilebilir"

Pakistan Başbakanı İmran Han, 4 milyon Müslüman Hint'in, vatandaşlıklarının iptal edilme riskiyle karşı karşıya olduğunu hatırlatarak, 9 milyon Keşmirlinin de Hindistan tarafından iletişim sınırlamasına maruz kaldığına dikkat çekti. 

Hindistan Savunma Bakanı Rajnath Singh, Pokhran şehrindeki nükleer deneme merkezinde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Hindistan’ın yıllardır benimsediği 'nükleer silahı kullanan ilk taraf olmama' politikasını değiştirebileceğini açıklamıştı. 

Sing, nükleer bir savaşı tetikleyebilecek, herhangi bir ülkeye karşı 'nükleer gücü ilk kullanan ülke olmama' politikasının hükümet tarafından kararlı bir şekilde uygulandığını savunmuş ancak gelecekte neler olacağının şartlara bağlı olduğunu kaydetmişti. 

Hindistan'ın nükleer doktrini

Hindistan, 2003 yılında yayınladığı nükleer doktrini kapsamında, nükleer silahları sadece ülke topraklarına ya da herhangi bir yerdeki Hint askeri gücüne karşı yapılacak muhtemel bir nükleer saldırı karşısında misilleme amaçlı kullanmayı öngörüyor. 

Doktrin, kimyasal ya da biyolojik saldırılara karşı da misilleme yapılmasını içeriyor.

Cammu Keşmir'in özel statüsü kaldırıldı

Hindistan hükümeti, yarım asırdan uzun süredir Cammu Keşmir'e ayrıcalık tanıyan Anayasa'nın 370. maddesini iptal etmiş, bölgenin özel statüsünü kaldırmıştı.

'Cammu ve Keşmir'in Yeniden Yapılandırılması Teklifi', Hindistan'da Cammu Keşmir eyaletinin iki birlik toprağına ayrılmasını öngörüyor. Bu teklif, federal parlamentonun üst kanadı Rajya Sabha'da (Eyaletler Meclisi) 61 ret oyuna karşı 125 evet oyuyla 5 Ağustos günü kabul edilmişti.

Keşmir sorunu nasıl başladı?

İngiltere, 1947 yılında Hindistan'dan çekilirken, prenslik şeklinde yönetilen Keşmir'i Hindistan ya da Pakistan ile birleşme konusunda serbest bıraktı.

Nüfusunun yüzde 90'ı Müslüman olan Keşmir halkı, 1947 yılında Pakistan'a katılmak arzusundaydı. Fakat dönemin prensi, Hindistan ile birleşme kararı aldı. Müslüman Keşmir halkı, karara tepki gösterdi. 

Pakistan ve Hindistan tarafından bölgeye asker gönderildi. Böylece taraflar, 1947 yılında ilk kez savaştı. İki ülke arasında yine aynı sebeple 1965 ve 1999'da savaş çıktı.

Keşmir'in yüzde 45'i Hindistan'ın, yüzde 35'i Pakistan'ın kontrolünde. Bölgenin yüzde 20'si ise Çin hakimiyetinde bulunuyor. 

Hindistan, ele geçirdiği bölgeleri 'Cammu Keşmir' eyaleti adında kendine bağladı. Cammu Keşmir, şu anda Hindistan'da Müslüman nüfusun çoğunluğunu oluşturduğu tek eyalet durumunda. Pakistan ise kendi denetimindeki Keşmir'e 'Azad Keşmir' (Bağımsız Keşmir) ve 'Gilgit Baltistan' olarak iki özerk bölge statüsü verdi.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), 1948'den itibaren aldığı kararlarla Keşmir'in askerden arındırılmasını ve geleceğinin halkoyu ile belirlenmesini öngördü. Hindistan halk oylamasına sıcak bakmasa da Pakistan, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarının uygulanmasını istiyor.

Yorumlar (0)