Mısır halkı Sisi'ye karşı ayakta!
Mısır halkı, başta başkent Kahire'de olmak üzere çeşitli kentlerde Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'ye karşı protesto gösterileri düzenledi.
Binlerce demokrasi yanlısı protestocu, Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi'nin istifasını talep ederek Mısır sokaklarına döküldü.
Sosyal medyada yayımlanan videolar, cuma günü geç saatlerde protestocuların "İsyan et", "Korkma", "Defol Sisi", "Halk rejimi istemiyor" sloganları ile yürüdüğünü gösterdi.
Başkent Kahire, İskenderiye ve Süveyş kentlerinde protesto gösterileri düzenlendi. Sivil üniformalı memurlar, 2011 yılında Hüsnü Mübarek'i deviren kitlesel protestoların başladığı Tahrir Meydanı'na yaklaşan göstericiler ile karşı karşıya geldi.
Başkentte birkaç tutuklama yapıldığı ve göstericilere göz yaşartıcı gaz ile müdahale edildiği bildirildi. Gösteriler, sürgün edilen Mısırlı iş insanı ve aktör Muhammed Ali'nin yolsuzlukla suçladığı Cumhurbaşkanı Sisi'nin istifasını istemesi ve insanları sokaklara çıkmaya çağırmasının ardından meydana geldi.
Ali, salı günü yayımlanan videoda, "Sisi, perşembe günü istifasını duyurmazsa Mısır halkı cuma günü protesto gösterileri için meydanlarda olacak." demişti.
#ارحل_ياسيسي
— إسلام محمد (@EslamMu7) 20 Eylül 2019
قوم متخفش السيسي لازم يمشي#الشعب_يريد_اسقاط_السيسي pic.twitter.com/cmdALpJy1y
"Güçlü durun"
Muhammed Ali, ilk videosunu 2 Eylül günü yayımladı. Son videoları yüz binlerce kez izlenen Ali, ülkesinde tanınan bir figür haline geldi.
Protesto gösterileri hız kazanmaya devam ederken Ali, cuma günü yayımladığı bir videoda, insanlara güçlü durmaları ve haklarını talep etmeyi sürdürmeleri konusunda çağrıda bulundu. Ali, "Mısır'a geri dönmek istiyorum. Mısır'ı ve insanlarını özledim." dedi.
شكرا يا شعب مصر
— أسرار محمد علي - Mohamed Ali Secrets (@MohamedSecrets) 20 Eylül 2019
فاضل تكة :)#نازلين_بعد_الماتش pic.twitter.com/ylDuRW5Pf2
"Gecikmiş bir hareket"
El Cezire'nin Orta Doğu analisti Yehia Ghanem, cuma günü düzenlenen protestoların, Mısırlılar arasında farklı bir hareket gücünü temsil ettiğine inandığını söyledi. Ghanem, "Şu anda Mısır'da gerçekleşen şey, ülkeyi zorbalıktan kurtarmak için geç kalınmış bir hareket." değerlendirmesinde bulundu.
"2011 devriminden çok farklı"
Long Island Üniversitesi'nde doçent olan ve Washington DC'de Küresel Politika Merkezi'nin kıdemli bir üyesi olan Dalia Fahmy, bu protestoların 2011 Devrimi'nden çok farklı olduğunu söyledi.
Fahmy, bir yandan insanların korku bariyerini kırmasının şaşırtıcı olduğunu, diğer yandan da bu protesto hareketinin beklendiğini kaydetti.
"Bugün nüfusa bakarsak, yüz milyon insanın yaş ortalaması 23. Yani 8 yıl önce devrim gerçekleştiğinde bu insanlar 15 yaşındaydı. Nüfusun çoğunluğunu devrim sonrası travma yaşamayan gençler oluşturuyor. Farklı gelecek anlayışları ve farklı taleplere sahip olan bir grup genç var. Bugün sokaklarda yaşananlar, 8 yıl önce yaşananlardan çok daha farklı." diye konuştu.
Hükümet yanlısı medya olayların üstünü kapattı
Cuma günü düzenlenen protestolar, ülkede nadir görülen muhalefet gösterileriydi. Mısır'da Abdulfettah es-Sisi'nin 2013 yılında demokratik yollarla seçilmiş Muhammed Mursi'yi devirmesinden sonra tüm izinsiz gösterileri yasaklanmıştı.
Yetkililerden konuya ilişkin açıklamada gelmedi ve ulusal kanallar olaylar hakkında bilgi vermedi. Hükümet yanlısı bir spiker, küçük bir protestocu grubun Kahire'nin merkezinde video ve fotoğraf çekmek için toplandığını söyledi. Bir başka hükümet yanlısı kanal, Tahrir Meydanı'nda durumun sakin olduğunu söyledi.
Yoksulluk oranında artış
Abdulfettah es-Sisi'nin 2014 yılında göreve gelmesinden bu yana, 2011 Arap Baharı ile darbe vurulan ekonominin iyileştirilmesi için kemer sıkma önlemleri alındı. Fakat yoksulluk oranı artış gösterdi. Temmuz ayında yayımlanan istatistiklere göre, her üç Mısırlıdan biri yoksulluk içinde yaşıyor.
İfade özgürlüğüne müdahale
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Sisi'nin 2018 yılında ikinci dönem cumhurbaşkanlığı için yemin etmesinden beri, güvenlik güçleri tarafından siyasi muhaliflere ve aktivistlere karşı gözdağı, şiddet ve keyfi tutuklama kampanyası yürütüldüğünü bildirdi.
Birleşmiş Milletler (BM) uzmanları, Mısır'da ifade özgürlüğüne müdahalenin artması nedeniyle kaygılandıklarını bildirmişlerdi. Bu müdahale, haber sitelerinin kapatılması ile gazeteciler ve muhaliflerin hukuka aykırı olarak tutuklanmasını içeriyordu.
